HÜ HIV/AIDS Tedavi ve Araştırma Merkezi (HATAM) ve Polar'ın 1 Aralık Dünya AIDS günü dolayısıyla ortaklaşa düzenlediği etkinlikte, "HIV/AIDS Hastalık Maliyeti Çalışma Sonuçları" paylaşıldı.
Prof. Dr. Tatar, etkinlikte yaptığı konuşmada, maliyet araştırmasını 6 bin 889 AIDS hastasının verilerinden yararlanarak yaptıklarını söyledi. Tatar, maliyet hesaplaması yapılırken, "tıbbi direkt maliyetler", "tıbbi olmayan direkt maliyetler, cepten yapılan harcama ve endirekt maliyetler"in değerlendirildiğini söyledi. Tıbbi direk maliyetleri açıklayan Tatar, HIV ve eşlik eden hastalıkların tanısı ve yatış maliyetinin kişi başı yıllık 438 lira 43 kuruş, ayakta tedavi ve izlem maliyetinin 13 bin 637 lira 42 kuruş olmak üzere, hasta başına yıllık toplam direkt maliyetin 14 bin 75 lira 85 kuruş olduğunu söyledi.
- AIDS'in SGK'ya yükü 96 milyon 968 bin lira
Hastalığın ilaç maliyetinin ise kişi başına yıllık 12 bin 576 lira 52 kuruş, bu maliyetin toplam maliyet içindeki oranının da yüzde 89 olduğunu vurgulayan Tatar, HIV hastalarının SGK'ya yükünün de 96 milyon 968 bin 531 lira olduğunu kaydetti.
AIDS'in endirekt hastalık maliyetlerine de değinen Tatar, bunların "iş başında verimlilik kaybı, ödenmeyen iş gücü, doktora gitme nedeniyle ve hastanede yatış nedeniyle iş gücü kaybı maliyetleri" olarak değerlendirildiğini ve yıllık kişi başı maliyetin 3 bin 560 lira 40 kuruş olduğunu aktardı.
Tatar, "Çalışmamızın sonucuna göre AIDS hastalarının toplam maliyeti kişi başı yıllık, 19 bin 710 lira 82 kuruş, toplam yıllık maliyeti de 135 milyon 787 bin 839 liradır" diye konuştu.
HÜ Enfeksiyon Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Serhat Ünal da AIDS hastalığına ilişkin bilgi vererek, hastalığın tarihi sürecini anlattı. Ünal, AIDS'in en çok Afrika'yı etkileyen bir hastalık olarak ortaya çıktığına işaret ederek, herkesin bulaşma yolları konusunda bilgi edinmesi gerektiğini bildirdi.
AIDS'in hem hasta için hem de hekim için zor bir hastalık olduğuna dikkati çeken Ünal, "Hastalıkla ilgili son yıllarda tedavi edici ilaçların sayısı arttı. Önceden bir avuç dolusu ilaçla tedavi yapıyorduk artık tek tabletle tedavi edebiliyoruz" dedi. İlaçların etkinliklerinin de arttığına değinen Ünal, "İmmün hasar meydana gelmeden tanı koyar koymaz erken tedaviye başlıyoruz" ifadelerini kullandı.
- "Ayrımcılık sorunu devam ediyor"
AIDS hastalarının yaşam sürelerinin uzadığını, ancak hasta olmayanlara göre daha erken yaşlandıklarını söyleyen Ünal, Türkiye'de vaka sayısının da yıllara göre hızla arttığını kaydetti.
Hastalığın tanısı konusunda hekim olarak yaşadıkları sıkıntıları da anlatan Ünal, "Türkiye'de HIV konusunda ayrımcılık sorunu devam ediyor. Bu yüzden yeni vakaların ortaya çıkması çok yavaş" şeklinde konuştu.
Pozitif Yaşam Derneği Başkan Yardımcısı Pınar Oktem ise hastalığın toplumdaki psikososyal yükü hakkında bilgi verdi.
