Dolar

32,3645

Euro

34,9629

Altın

2.325,59

Bist

9.127,66

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Soylu:

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Soylu:

11 Yıl Önce Güncellendi

2014-07-23 13:36:24

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Soylu:
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu, cumhurbaşkanı seçimine ilişkin, "350 yıllık hayalimizle 10 Ağustos'ta buluşacağız. 10 Ağustos'ta, şiddetle, terörle, baskıyla, zulümle değil, sandıkla, oyla birlikte millet-devlet muhabbeti yeniden başlayacak" dedi.

Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Edip Uğur'u makamında ziyaret eden Soylu, 30 Mart'ta Balıkesir ve ülkedeki seçim sonuçlarının AK Parti ve Türkiye bakımından çok hayırlı neticelendiğini belirterek, o günden itibaren büyük bir sorumluluk aldıklarını söyledi.

Balıkesir'de kendilerine oy veren veya vermeyen herkese teşekkür eden Soylu, bu ilin 5 yılda çok önemli bir dönem geçireceğini anlattı.

Soylu, 10 Ağustos'ta Türkiye tarihinin ve bu toprakların önemli bir seçiminin yapılacağına dikkati çekerek, şöyle konuştu:

"Bu seçimlere önem veriyoruz. Topraklarımız, milletimiz bu seçimlere önem veriyor. 350 yıllık hayalimizle 10 Ağustos'ta buluşacağız. 10 Ağustos'ta, şiddetle, terörle, baskıyla, zulümle değil, sandıkla, oyla birlikte millet-devlet muhabbeti yeniden başlayacak. Bu millet, yeni bir mukavele imzalayacak. 10 Ağustos'u, aziz ve büyük milletimizin yeni mukavelesi, geleceğe ait mukavelesi olarak görüyoruz. Türkiye'nin 21'inci asrın başında attığı bu güçlü yeni Türkiye adımını yeniden güçlendirecek, bizi refah toplumuyla, tam demokratik Türkiye ile tekrar bütünleştirecek, öncü Türkiye'ye ulaştıracak anlayışı 10 Ağustos'ta gerçekleştireceğiz. Sayın Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin halk tarafından seçilmiş ilk cumhurbaşkanı olacak. Bu heyecanı Türkiye'nin her yerinde yaşıyorum. Türk milletinin önünde 350 yıllık bir fırsat duruyor. Bütün dünyada, özellikle ABD ve Avrupa'daki ekonomik kriz, Suriye, Irak, Libya ve diğer taraftan İsrail, uyguladığı katliam, Ukrayna gibi çevremizdeki coğrafyada büyük bir karmaşıklık yaşanırken Türkiye'yi bu karmaşıklıktan çekip alan, ülkenin istikrarını, huzurunu, ekonomik büyümesini iç ve dış etkilerden arındırarak 12 yıldan beri arabaya kaza yaptırmadan her türlü tezgaha, kumpasa, ahlak dışı olaylara karşı milletiyle beraber gelecek oluşturmaya çalışan Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın, bir kere, 10 kere, 100 kere, bin kere, 10 bin kere, milyon kere, milyar kere hakkıdır."

Herkesi kucaklayan, kimseyi etnik köken, kimlik, inanç, siyasal düşünce, cinsiyet ayırmadan, 77 milyonun kardeşlik içinde yürüyebileceği bir anlayışla ilgili kararı milletin vereceğini belirten Soylu, kararın hem Türkiye hem bölge hem de dünyada bu konuda büyük müjde bekleyen mağdur ve mazlumların beklediği ölçülerde olacağına inandığını bildirdi.

- Emniyetteki "paralel yapı" operasyonu

Süleyman Soylu, bir gazetecinin "paralel yapı" operasyonuna ilişkin sorusu üzerine, Türkiye'nin bir hukuk devleti olduğunu belirtti. Hukuk devletinde, devletin kendi içinde başka bir yapılanmaya, paralel yapılanmaya müsaade edilemeyeceğine dikkati çeken Soylu, şöyle devam etti:

"77 milyon, Sayın Başbakanımıza ve devlet yöneticilerine bir yetki vermiştir. Devletin çiftliği, üçlüğü, beşliği, ikiliği gibi bir şeyler söz konusu olamaz. Cumhurbaşkanlığı vizyon belgesinde birtakım grupların özellikle din ve İslam üzerinden devlete tahakküm etmesi ve devleti bir şekilde inançlarımız dolayısıyla kuşatması konusunda, net ifade ve irade söz konusudur. Bu konuda tavrımız nettir. 17 ve 25 Aralık'ın, yeni Türkiye'nin kapısını kapatmak için tezgahlandığını hem bizim milletimiz hem de etrafımızda bu olayları seyreden bütün dünya bilmektedir. Bugün, hukuk devleti önünde bu konunun hesap günüdür. Kim olursa olsun biz dahil olmak üzere eğer böyle bir paralel yapılanma, hukuk devletinin, demokrasinin ve milli iradenin dışında bir anlayış ortaya koyacaksa bu hesaba biz de çekilmeliyiz. Onun için hangi alanda olursa olsun ne şekilde olursa olsun devlette bir paralel yapılanma ortaya koyma iradesi gerçekleştirenlerin tamamının kökü kazınmalıdır. Bizim devletten beklediğimiz budur."

Bir ülkenin başbakanına, bakanlarına yönelik birtakım senaryolar üzerinden davaların meydana getirilmesi ve onların mahkum edilmeye çalışılmasının büyük bir tuzak olduğunu anlatan Soylu, bu tuzağa Türkiye'nin, siyaset ve milletin düşmediğini dile getirdi.

Milletin, 30 Mart seçimlerinde "Siz bu paralel yapının kökünü kazıyın" anlayışını ortaya koyduğunu savunan Soylu, "Bir paralel yapılanma üzerinden devlet irade edilecekse buna bir 'çadır devleti' denir" ifadesini kullandı.

Türkiye'nin bir çadır devleti olmadığını söyleyen Soylu, "Kökleri binlerce yıllık geleneğe dayalı bir anlayışın ta kendisidir, gereğini yerine getirir. Bugün güçlünün, tuzak ve oyun kuranın devleti değil milletin devleti var. Gerekli hazırlıklar yapılıyor, yapılacak. Kimsenin haksız, usulsüz ve hukuksuz şekilde yargılanması söz konusu olamaz ama gözümüzün önünde olan olayları da görmezden gelemeyiz. Burada kararlıyız. İki konu bizim için önemli ve kararlıyız; çözüm süreci ve paralel yapı. Bu iki konuda AK Parti'nin iradesi, hiçbir şekilde sarsılmaz anlayışla devam edecek" değerlendirmesinde bulundu.

- Gazze'ye yönelik saldırılar

Soylu'ya, "Gazze'ye yönelik saldırıların ardından İsrail ile Türkiye arasındaki ekonomik anlaşmalar tekrar gözden geçirilecek mi?" sorusu da yöneltildi.

Türkiye'de bir tezvirat çetesi bulunduğunu iddia eden Soylu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Sabahtan akşama kadar tezvirat yapıyorlar, dedikodu uyduruyorlar. Allah selamet versin, Aydın Doğan'ın gazeteleri buna çanaklık yapıyor, sabahtan akşama kadar. Burada çok açık söylemek gerekiyor. Yok Türkiye jet yakıtı satışı yapıyormuş, yok gemiler şöyle taşıyormuş, yok birçok ticaret ilişkisi söz konusuymuş. Bizim samimiyetimizi toplum nezdinde sorgulamaya yönelik yeni bir tezvirat hareketi söz konusudur. Bunların her biri uydurmadır, gerçek dışıdır ve her biri Türkiye'de tabanı olmayan dedikodulardan ibarettir. Sadece şu soru sorulabilir; bütün diplomatik ilişkilerini askıya alan ülke, İsrail Devleti'nden ne bekleyebilir, nasıl bir ticari iş ortaya koyabilir, bu dünyanın gözü önünde olabilir?

İsrail ile Türkiye arasındaki ilişkilerin yumuşaması noktasında ABD Başkanı ve bütün dünya devreye girdi. Tavrı gösteren kimdir? Türkiye. Türkiye adına kimdir; Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'dır. Bunu bir kere göstermiyor ki. Siz balçıkla sıvamaya çalışın, ne kadar çalışırsanız çalışın, güneş oradadır, sıvayamazsınız. Filistin ve Gazze'ye ambargo konusunda Türkiye'nin, İsrail ile ilişkilerinin normalleşmesi konusunda net tavrı vardır. Bu tavırdan Türkiye vazgeçmiş değildir. Bugünlerde bu ilişkilerin normalleşmesi söz konusu değildir."

Daha sonra Soylu'ya Yağcıbedir halısı ve Balıkesir kolonyası hediye eden Uğur, Kurtdereli Yağlı Güreş Müsabakaları'na davet etti.

Bu sırada Soylu, "Bugün Demirtaş (Cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş), Sayın Başbakanımıza, Cumhurbaşkanı adayımıza; 'Televizyonda karşıma çıksın, iki saatte ben ona ne olduğunu gösteririm' diyor. Gelirken de düşündüm bu da tevafuk oldu. İlk önce biraz mesafe kazansın, Kurtdereli güreşlerine bir gelsin de neyin ne olduğunu bir görsün, ondan sonra başpehlivanlığa soyunabilecek mi, soyunmayacak mı millet ona cevap verecektir" diye konuştu.

Uğur ile bir süre basına kapalı görüşen Soylu'nun kentteki esnaf ziyaretleri iptal edildi.

VİDEO HABER

Alman gazetecinin 'soykırım belgesi' sorusu BM yetkilisini sinirlendirdi

Haber Ara