Dolar

32,3194

Euro

35,0711

Altın

2.279,76

Bist

9.016,60

Demirtaş bu kez daha sert çıktı!

HDP lideri Demirtaş, Türkiye'nin IŞİD ile savaşan güçlere silah yardımı yapmasını istedi, hatta bu yardıma PKK'nın dahil olabileceğini savundu. Demirtaş çözüm sürecinde hükümetin birkaç gün içinde adım atması ve müzakere sürecini başlatması gerektiğini söyledi.

10 Yıl Önce Güncellendi

2014-09-02 18:59:07

Demirtaş bu kez daha sert çıktı!

Irak'taki ilerleyişi ABD destekli operasyonlarla kesilmeye çalışılan Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) ile mücadele konusunda, HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş başta peşmerge olmak üzere IŞİD ile savaşan güçlere silah yardımı yapılması gerektiğini söyledi. Meclis'te gazetecilerin sorularını yanıtlayan Demirtaş, gerekirse Türkiye'nin de destek vermesini isterken, IŞID'e karşı savaşan PKK güçlerinin de bu yardıma dahil olabileceğini dile getirdi.

"Türkiye olarak sunabileceğimiz destek neyse sunabilmeliyiz. Silah yardımı olmalıdır. Türkiye esas şu soruyu sormalıdır. Orada daha çok PKK savaşıyor. PKK silah yardımı isterse ne diyecek? Madem barışıyor, neden PKK'ya da yardım yapılmasın? IŞİD gibi bir barbarlığa karşı onlar da savaşıyor. Türkiye ile de barışıyor. Ancak PKK silah bırakacak. Oysa halkı savunan tek güç olarak onlar kaldı orada. Marjinal gelebilir ama biz böyle düşünüyoruz."

'Kürdistan'ı ilk Türkiye tanısın isteriz'
Demirtaş'a IŞİD'in ilerleyişi ile birlikte Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi'nden gelen bağımsızlık mesajlarıyla ilgili tartışmalar da soruldu. Demirtaş böyle bir durumda HDP olarak destekleyeceklerini söyledi. Ancak Demirtaş'ın bir de uyarısı vardı:

"Biz Türkiye'nin Kürdistan'ı tanıyan ilk ülke olmasını isteriz. Ama bağımsızlık ilânına giden süreçte büyük kavgalara, yeni etnik çatışmalara, bölge savaşlarına vesile olacak adımlardan da kaçınılması gerekir. Bağımsızlık ilan edilecekse ve beraberinde büyük bir kanlı boğazlaşma getirecekse, bunun hesabının iyi yapılması gerekir. Şartlar uygun değilse bunu zorlamanın anlamı yok."

HDP yeni dönemde ne yapacak?
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ardından yeni kabine kuruldu. Ahmet Davutoğlu’nun başbakanlığındaki yeni hükümetin gündeminde yeni anayasa ve çözüm sürecinin geçeceği yeni aşamalar var. Aslında bir boyutuyla iç içe geçmiş bu başlıklarda hem çözüm süreci konusundaki görüşmeleri yürüttüğü için hem de anayasa değişikliği konusunda izleyeceği tavır nedeniyle Halkların Demokratik Partisi, kilit parti konumunda.

“Bu koşullar altında başkanlık sistemi olmaz”
Başkanlık sistemi tartışmaları ve anayasa değişikliği ile ilgili çalışmalar ile ilgili Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde gazetecilerin sorularını yanıtlayan HDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, partisinin bu koşullar altında başkanlık sistemine karşı olduğunu belirtti:

“Biz başkanlık sisteminin kabul edilemeyeceğini belirttik. Topyekün bir sistem değişikliği gerekir, bir kişinin ismi ile olmuyor. Yargı, sivil toplum, parlamentonun başkanlık sistemine uyarlanması gerekiyor. ‘Erdoğan’ı başkan ilan ettik’ demekle olmuyor. Biz mevcut parlamenter sistemin demokratikleşmesinden yanayız. Müzakere sürecinde bir pazarlık unsuru olarak bunu getirirlerse kabul etmeyiz, bu olamaz.”

“Çözüm için birkaç gün içinde adım atılmalı”
Demirtaş’a göre hükümetin önceliği çözüm sürecinde atılacak adımlar olmalı ve bu adımlar zamana yayılmadan “birkaç gün içinde” atılmalı. Hükümetin çözüm süreci heyetinde yapılan değişikliklerin partisi için önemli olmadığını, “İsim bizim için çok önemli değil, demokratik adımlar atılsın” sözleriyle dile getiren Demirtaş, müzakerelere bir an önce geçilmesi gerektiğinin altını çizdi.

“Diyalog için bir masa, iki sandalye yetiyor, müzakere için yetmiyor. Gözlemci sekreterya, dışarı ile bilgi akışı sağlayacak ekip, devletin nasıl kendi mekanizmalarıyla temasa geçme imkanı varsa, Öcalan’ın kendi örgütüyle temasa geçmesi imkanı da verilmesi gerekiyor. Hükümet, 'Bu hazırlığı yapıyorum, müzakere yürüteceğim masada bu ciddiyetle oturacağım' diyor. Biz de bugünlerde bunun hayata geçmesini istiyoruz artık.”

“İlk adım adaya gidecekler olmalı”
Selahattin Demirtaş’a göre bu süreçte atılması gereken bir diğer adım ise gazeteciler ve âkil adamların İmralı’da Abdullah Öcalan ile görüşmesi. “İlk olarak bu adımın atılmasını istiyoruz” diyen Demirtaş, hükümetin uzun dönemde af değil ama Türkiye’ye geri dönüşleri kapsayan bir çalışması olduğunu belirtti. Demirtaş’a göre, Erdoğan çözüm sürecinin bundan sonra kendi kontrolünde yürümesini istiyor.

Cihangir ve marjinaller
Sohbet toplantısında gündeme gelen bir diğer başlık ise KCK Eşbaşkanı Cemil Bayık’ın Cihangir ve marjinaller ile ilgili sözleriydi.

“Bayık 40 yıllık devrimcidir; bir öneri yapıyor, eksik de olsa, yanlış da olsa değerlendiririz. HDP yönetimi buna karar verir. Bizim için marjinal diye nitelendirilen kesimler kim olursa olsun, hak ve özgürlüklerin savunulması gerekir. Amasız, ancaksız ezilenden yana bir tavrımız, duruşumuz vardır. Anladığım kadarıyla Bayık, dar sokaklara, barlara hapsolmuş siyaset anlayışından söz ediyor. HDP de buradan çıkıp sokaklarda büyümelidir zaten.”

Kaynak: Al Jazeera

Haber Ara