Cumhurbaşkanı'ndan ABD'ye eleştiri: Türkiye'ye rağmen...
Cumhurbaşkanı Erdoğan Letonya'da mevkidaşı Andris Berzins ile ortak açıklaması yaptı ve gündeme dair değerlendirmelerde bulundu.
10 Yıl Önce Güncellendi
2014-10-23 12:13:41
İşte konuşmadan satır başları
Dost ve müttefikimiz Letonya'nın değerli Cumhurbaşkanı'na şahsıma gösterdikleri yakın ilgi ve alakadan dolayı teşekkür ediyorum. Türkiye Letonya'yı 1925 yılında tanıdı ve tarih boyunca bağımsızdı ve özgürlüğü için mücadele veren Letonya'yı sonuna kadar destekledik. 1994 yılında imzaladığımız dostluk ve işbirliği anlaşması iki ülke arasındaki ilişkilerin güçlü bir temele oturmasını sağladı. Türkiye Letonya'nın yeniden bağımsızlığını kazanmasındaki çabalarına daima destek verdi. Letonya'nın AB müzakerelerinde ülkemize verdiği destekten dolayı sayın Cumhurbaşkanı'na tekrar teşekkür ediyorum. Türkiye'nin üyeliği AB'ye kültürel ve sosyal boyutlarda artı değer katacaktır. Türkiye ve Letonya arasındaki ekonomik ilişkiler gelişmeye devam ediyor. Görüşmelerimizde iki ülke arasındaki ilişkilerin daha da ileriye gitmesi hususunda mütabık kaldık. Ülkemizin bütün iş adamlarıyla ilgili kuruluşların ilgili isimlerini beraberimizde getirdik. 2013 yılında ülkemize gelen Leton turist sayısı 55 bini buldu. Bu önemli bir rakam. Bunun devam edeceğini umuyorum. Tekrardan saygılarımı sunup teşekkür ediyorum.
OBAMA DA PYD'YE TERÖR ÖRGÜTÜ DEDİ
Her şeyden önce Sayın Obam'ya bizim teklifimiz şu olmuştur. Eğer ABD ve Türkiye teröre karşıysak ki biz karşıyız. PYD'nin PKK ile aynı durumda olduğunu kendilerine telefon görüşmelerinde ilettim. O da bir terör örgütü dedi. Şu anda PYD saflarında PKK'nın lider kadrosunda olup orada savaşanlar var. Burada iki önemli grup var ki, bunlar ÖSO birinci tercihimiz, ikinci tercihimiz peşmerge. Bizm Peşmerge'nin ülkemiz üzerinden kontrollü bir şekilde geçmesine izin veririz dedik. İlk önce peşmergeyi kabul etmediler, daha sonra ettiler. Bu arada ABD özellikle Kobani'ye indirmekte olduğu silahların bir kısmının IŞİD terör örgütünün eline geçtiğini gördük. Diğerleri de PYD'ye geçti. Peki bu ellerine geçen silahlara Türkiye olumlu baktı mı? Hayır bakmadı. Türkiye'ye rağmen ABD bu işi yaptı. Ben kendilerine şunu da dedim. Kobani şu an sizin için stratejik bir durumda değil olsa olsa bizim için stratejik durumda. Orada sivil halk da yok. Kobani'deki sivil halk şu anda zaten benim ülkemde. Bu çelişkileri görmemiz lazım. Bugüne kadar 300 bin insan Suriye'de öldürülen insanlar için tüm dünya neredeydi. Irak'ın 3'te ikisi IŞİD'in kontrolü maltında burada ne yapılacak. Bu soruların cevapları bulunması lazım.
TÜRKİYE AB SÜRECİNDE HEP OYALANDI
Türkiye'nin AB ile süreci 51 yılı buldu. Ve Türkiye ne yazık ki bu süre içinde sürekli oyalanan bir ülke olmuştur.Türkiye bu süreçte örneğin Letonya gibi dost ülkelerin desteğini hep yanında hissetti ama bir ülkenin hayır demesi halinde siz bir faslı açamıyorsunuz. Bunların içerisinde biz şuana kadar 14 faslın aç kapasını yapabildik. Bunların hepsi oyun esnasında ortaya çıkmış yeni şartlar.23 ve 24 fasılla var. Bununla ilgili de hala bir tıkanma söz konusu. Biz Letonya'nın dönem başkanlığı sürecinde umudumuz başka. Bu mevcut üyeler içerisinde siyasi bir tavır takınılmazsa burada 3-4 fasılın açılabileceğini düşünüyoruz. İlgili bakanlarımız da bu konu ile ilgili yoğun çalışmalar sürdürüyorlar.
ÇÖZÜM SÜRECİNİ HAZMEDEMEYEN GRUPLAR VAR
Çözüm sürecini hazmedemeyen gruplar var. bölücü terör örgütü burayı tıkamak için bazı sıkıntılar çıkarıyor. Hükümetimiz son aldığı çalışmalarla yeni taslağı tamamladı. Bunu bir bakanlar kurulu haline getirip parlementoya sunacaklar. Bu süreci daha da güçlendireceğine inanıyorum. Tüm halkımız çözüm süreci noktasında ittifak halinde.
PUTİN'E GÖRÜŞLERİMİZİ BİLDİRDİK
Irak Suriye güney'de bizim için sıkıntı bölgesi. Kuzey'de de Rusya Ukrayna ile bir ağımız var. Ukrayna'daki gelişmelerin bizi ilgilendiren bir başka boyutu Kırım'dır. Rusya'nın Kırım politikasını kabul etmediğimizi biz söyledik. Kırım nüfusunun yüzde 14'ü Kırım tatarıdır. Biz bir NATO ülkesiyiz. Bizim bu konudaki görüşlerimiz biliniyor. Sayın Putin ile de bunları konuştuk. Artık bu bölgenin bir barış havzası olması gerektiğini bu el koymaların hiç bir anlamı olmadığını kendisine belirttik. Temenizmiz barış sürecinin sürekli olması ve Ukrayna üzerinde farklı tasaffurlar yapılmaması.
Haber Ara