Dolar

32,5004

Euro

34,6901

Altın

2.496,45

Bist

9.693,46

Bahçeli'den olay Dersim ve Seyit Rıza açıklaması

MHP Lideri Devlet Bahçeli, partisinin TBMM'deki grup toplantısında konuşuyor. MHP Grup Toplantısı'nda konuşan Bahçeli'nin açıklamaları...

10 Yıl Önce Güncellendi

2014-11-18 12:32:31

Bahçeli'den olay Dersim ve Seyit Rıza açıklaması

MHP Lideri Devlet Bahçeli, partisinin TBMM'deki grup toplantısında yaptığı konuşamısnda Dersim'le ilgili çok konuşulacak bir açıklama yaptı. Devlet Bahçeli, "Bugünün PKK'sı neyse Dersim isyancıları da odur. İmralı canisi neyse terörist Rıza da odur. Millet bize yetki versin yine yaparız, hepsini temizleriz" dedi.

Bahçeli'nin konuşmasından satır başları şöyle:


ÖCALAN NEYSE SEYİT RIZA DA O

Bahçeli, "Bugünün PKK'sı neyse, 1937-1938'de Dersim'de isyan edenler aynısıdır. Bugünün teröristbaşı Öcalan'ı neyse, Dersim ihanetinin baş aktörü terörist Rıza da kopyasıdır. Devlete ve millete başkaldıran, kafa tutanların geçmişteki akıbetleri bellidir. Bugün AKP'nin pazarlık yaptığı eşkıyayla Türk milleti asırlarca mücadele etmiştir" diye konuştu.

Bahçeli, "En ufak bir ihmal can ve mal kayıplarına yol açmaktadır. Tedbir-tevekkül arasındaki kopmaz bağın isabetli şekilde yorumlanamaması ağır sonuçlara neden olabilmektedir. Soma'da 301 kardeşimizi kaybettiğimiz cinayet gibi kazadan aylar sonra, bu kez de Ermenek'te yaşadığımız maden faciası aslında fazla söze gerek bırakmamaktadır. Madenlere neşter vurulması devamlı ertelenmiş, ilkel çalışma şartlarına ısrarla göz yumulmuştur. Ölümlü kazalara adeta davetiye çıkarılmıştır" dedi.

İŞ GÜVENLİĞİ EYLEM PAKETİ YETERLİ VE İKNA EDİCİ DEĞİLDİR

Bahçeli, "AKP Hükümeti, 12 yıllık süre zarfında, iş güvenliği ve çalışma hayatıyla ilgili yasal ve idari düzenlemeler yapmıştır. Bu çerçevede İş Kanunu da yenilenmiştir. Fakat yine de madenlerden kötü haber gelmesine, umutların toprak altında kalmasına mani olunamamıştır. AKP Hükümeti, uyarılara kulak tıkamış, sırf yandaşları kollayabilmek, madenleri eşe dosta peşkeş çekebilmek için yeni yeni kılıflar bulmuştur. Maden ruhsatlarının 2012 yılından itibaren Başbakanlık tarafından dağıtılması buna dair verilebilecek en somut örnektir. Bize göre yasal düzenleme yapmak, eylem planları hazırlamak önemlidir, ama önce bunları sahada tatbik etmek ve her yönüyle uygulanmasını denetlemek daha önemlidir. Başbakan Davutoğlu'nun geçen hafta açıkladığı 'İş Güvenliği Eylem Paketi' kağıt üstünde iyi niyetli gibi görünse de yeterli ve ikna edici değildir. Bu vesileyle Başbakan işçilerimizin ve işverenlerin bir zihniyet dönüşümü sürecine girmeleri gerektiğini söylemiş, ne var ki bunun nasıl olacağını dile getirememiştir" diye konuştu.

'KÜBA CAMİ YAPTIRMA DERNEĞİ'NE BAĞIŞLAMALI

Amerika'yı kimin keşfettiği tartışmasına da değinen Devlet Bahçeli, şöyle devam etti:

"ABD'nin keşfiyle ilgili kafa yorup internette dolaşan beşinci sınıf kulaktan dolma bilgilere itibar edenler, zaman bolluğundan canları sıkılıyorsa dizlerini kırıp işsizliğin, yoksulluğun millet varlığında açtığı dipsiz kuyuları keşfe çıkmalıdır. Kolomb'un keşfiyle ilgili polemik yapanlar, ekonomik teslimiyete, ekonomik kaosa, ekonomik alaboraya eğilmelidir. Amerika kıtasını alan almış, satan satmıştır; marifet fethin kim tarafından yapıldığını konuşmak değil, fethedilene kimin köle gibi bağlandığını itiraf edebilmek, bundan da utanç duymaktır.

Dahası saraya kurulan, hazineye çöreklenen zihniyet, Kristof Kolomb'un hatıralarında Küba kıyılarında bir dağın tepesinde bir caminin varlığından bahsettiğini söylemiştir. 17-25 Aralık akımının lideri burada da durmamış, Kübalı kardeşleriyle konuşacaklarını, o dağın tepesine bugün bir caminin yakışacağını açıklamıştır. Elbette cami Müslümanların manevi görkem ve güzelliği olarak yeryüzünün her tarafına yakışacaktır. Bundan gurur duyarız. Merakımız Erdoğan'ın, hangi açık ve kabahatini kapatmak için böylesi muhterem bir girişimi alet edeceğidir.

Şayet konu ibadet ise, aziz Peygamberimiz kuralı koymuş ve; 'yeryüzü bana mescit kılındı' buyurarak ibadetin mekanlar üstü olduğuna işaret etmiştir. Yine de, Küba'ya tıpkı Çamlıca'dakine benzer şekilde bir cami yapılmasını temenni ediyorum. Atatürk büstüne kucak açan Küba'nın camiye itiraz etmeyeceğini samimiyetle ümit ediyorum. Erdoğan hayır yapmak istiyorsa, sevap kazanmak arayışında ise bankadaki milyar dolarlarından bir bölümünü kurulacak 'Küba Cami Yaptırma Derneği'ne bağışlamalı, hiç olmazsa dua almalıdır."

TÜRKİYE YANIYOR' DİYORUZ, ERDOĞAN 'CAMİ' DİYOR

Bahçeli, "Erdoğan her sıkıştığında cami, her zorlandığında başörtüsü, her dara düştüğünde imam hatip istismarından medet ummaktadır. Çünkü Erdoğan için din ve mukaddesatımız siyasi hedefler için kullanılması mecburi vasıtalardır. Ne tuhaftır ki, Biz 'Türkiye yanıyor' diyoruz, Erdoğan Küba'ya cami diyor. Biz 'işsizlik var, yoksulluk var, vatandaş aç ve açıkta' diyoruz; Erdoğan 'başörtülü kardeşime saldırdılar' diyor. Biz 'kaçak ve karanlık saray haramdır, israftır, kanunsuzluktur' diyoruz; Erdoğan 'az durun cami de yaptıracağız' diyor. Biz 'çiftçi ne olacak, buğday, arpa, pancar ne zaman para yapacak' diye soruyoruz; Erdoğan 'İmam hatip okulları aslında bir düşüncenin isyanıdır, bir fikrin adeta isyanıdır' diyor. Biz 'hırsız var, yolsuzluk diz boyu, rüşvet sel gibi, hukuk ve adalet tepeleniyor' diyoruz; Erdoğan 'inanıyorsanız kazanacaksınız' diyor. Biz 'İranlı kara paracı bakanları rüşvete bağlamış, boğazınıza kadar pisliğe battınız' diyoruz; Erdoğan 'İranlı'ya laf yok, o hayırseverdir' diyor" diye konuştu.

Haber Ara