Dolar

32,5208

Euro

34,7888

Altın

2.418,86

Bist

9.763,29

'İhvan şiddet sarmalına girerse...'

Yeni Şafak yazarı Akif Emre, 25 Ocak devriminin yıldönümünde düzenlenen gösterilerini analiz etti ve Sisi cuntasının İhvan'ı şiddet sarmalına ittiğini söyledi.

10 Yıl Önce Güncellendi

2015-01-27 09:11:01

'İhvan şiddet sarmalına girerse...'

Mısır'da Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin tutuklandığını darbenin üzerinden bir buçuk yıl geçti. Mübarek'in görevinden istifa etmesine yol açan 25 Ocak devriminin ise dördüncü yıldönümü iki gün önceydi. Mısır'da yeni bir sürece geçilebileceğinin işaretlerini veren 25 Ocak gösterilerini Yeni Şafak yazarı Akif Emre analiz etti. Akif Emre'ye göre İhvan'ın göstericilere direniş çağrısı yapması ve Sisi yönetiminin davrı Mısır'ı felakete sürükleyebilir.

İŞTE AKİF EMRE'NİN YAZISININ İLGİLİ BÖLÜMÜ

(...)

Mısır’da Sisi darbesinin bu ülkeye maliyeti hayli ağır oldu. Yönetim krizi demir yumrukla halledilmiş gibi görünse de toplumu ortadan bölen, üstelik taraflar arasına kanın girdiği bir bedel söz konusu. Süreç henüz bitmedi; üstelik gittikçe daha da şiddet içeren bir döneme evriliyor.   Bu noktada Türkiye deneyimi bağlamında bir hatırlatmanın anlamlı olduğu muhakkak: Post-modern darbe sonucu Refah Partisi kapatıldığında ortamın ne kadar gergin olduğunu o günleri yaşayanlar hatırlayacaktır. Bu süreçte Erbakan’ın tavrı Türkiye’deki oluşumun diğer bölgelerden farkını ortaya çıkarır. Siyasi partinin kapatılmasının “tarihin akışı içinde bir nokta” olduğunu söyleyerek kitlelerin muhtemelen kanla sonuçlanacak bir şiddet gösterisine meydan vermemesi altı çizilecek bir tutumdur.   Türkiye’deki İslami hareketlerin şiddete kapılmadan uzun soluklu bir yürüyüşü tercih etmeleri, sosyolojik ve tarihi faktörler göz önüne alınmadan anlaşılamaz. Her ne kadar bölgede ortaya çıkan modern şiddetin din anlayışı ile açıklanma biçimi olsa da bu topraklarda sömürgecilik deneyiminin yaşanmamış olması, kendine güvenin, bu ülkeye dair aidiyet duygusunun, sahicilik ilişkisinin daha güçlü olmasının belirleyici olduğu muhakkaktır.   İhvan bu zamana kadar şiddet içermeyen pasif gösterilerle askeri cuntaya karşı durdu. Ne var ki devrimin yıldönümü vesilesiyle yapılan kitlesel gösterilerde polis yine kan akıtırken ilk kez göstericiler şiddete başvurabileceğinin emarelerini gösterdi. Bu zamana kadar yüz binlerce kişinin meydanlara döküldüğü gösterilerde şiddetten uzak tutabilen İhvan bu tavrından vaz mı geçti?   Son olaylarda ilk kez otobüsler yakıldı, küçük de olsa bombalama gerçekleşti. Bu kadar geniş kitlesel olaylarda her zaman rastlanabilecek kontrol dışı eylemler bu kez başka gelişmelerin habercisi olabilir. İhvan’a yakın yurtdışından yayın yapan televizyon kanallarının göstericilere artık polise karşı direnmelerini telkin eden yayınlar yapmaları, eğer İhvan yönetiminin bilgisi dahilinde ise, bu değişikliğin işaret fişeğidir.   Henüz yönetimden bu yönde bir açıklama gelmediği için, bir strateji değişikliği hükmünü vermek için erken. Ancak pasif direnişten, dişe diş bir mücadeleye geçilmesi Mısır’ı çok daha derinden sarsacak. Dahası marjinal gruplarla sınırlı şiddet yaygınlaşırsa bunun sonuçları tahminlerden çok büyük olacaktır.   Mısır cuntasının İhvan’ı adeta kıyamete zorlayan uygulamalarının bedeli ağır olabilir.  Hem zindanlarda hem meydanlarda kırıma uğrattığı bu geniş toplumsal yapıya karşı husumeti sona erdirecek bir çıkışın bulunması gerekir.

(...)

Yazının tamamını http://www.yenisafak.com.tr/yazarlar/akifemre/ihvan-siddet-sarmalina-girerse-2007464 adresinden okuyabilirsiniz.

Haber Ara