Dolar

32,3495

Euro

35,1149

Altın

2.309,28

Bist

9.079,97

Nuri Pakdil, en büyük sevdası Kudüs'e kavuştu

Şair Nuri Pakdil, gençliğinden beri özlemini duyduğu Kudüs'te cuma namazı kıldı...

10 Yıl Önce Güncellendi

2015-03-28 00:32:04

Nuri Pakdil, en büyük sevdası Kudüs'e kavuştu

"Kudüs şairi" olarak tanınan şair-yazar Nuri Pakdil'in, 81 yaşında geldiği Kudüs'te Mescid-i Aksa'da cuma namazı kılma hayali gerçek oldu.

Anadolu Ajansı'nın haberine göre; 
Pakdil, Mescid-i Aksa’da cuma namazı öncesinde Kudüs Müftüsü Muhammed Hüseyni ve Aksa imamlarını odalarında ziyaret ederek, bir süre sohbet etti.

Namazın ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı arayarak, "Kudüs’te bulunmaktan duyduğu sevinci anlattı ve kendisine dua ettiğini" iletti.  Pakdil ayrıca Erdoğan’ın da kendisine, Kudüs'ü ziyaret etmesinden sevinç duyduğunu söylediğini aktardı.

Türkiye Koordinasyon ve İşbirliği Ajansı’nın (TİKA), Batı Şeria'nın Nablus kentinde yaptırdığı okulun açılış programı kapsamında Kudüs’ü ziyaret eden Pakdil, AA muhabirine verdiği mülakatta, "Kudüs’ü, Filistin’i çok seviyoruz. Filistinliler bizim ezeli ebedi kardeşlerimizdir" dedi.

Kudüs’ü ziyaretini, TİKA’nın programı çerçevesinde organize ettiklerini kendisine ilk olarak eski İçişleri Bakanı Efkan Ala’nın ilettiği günden beri büyük bir heyecan içerisinde beklediğini belirten Pakdil, "Büyük bir heyecanla Kudüs’e ulaşmış bulunuyorum. Filistin topraklarına abdestli olarak ayak bastığımı ifade etmek istiyorum. Mescid-i Aksa’yı ilk gördüğümde yoğun bir heyecan duydum. O heyecanın hala etkisi altındayım” diye konuştu.

"KUDÜS BİZİM NAMUSUMUZDUR"
Türk halkının Filistin meselesini kendi meselesi olarak algıladığının altını çizen Pakdil, şunları söyledi: "Zaten Türk milleti her zaman Filistinlilerin yanında olmuştur. Daha da önemlisi Filistin bir bütün olarak Osmanlı imparatorluğunun parçasıydı. Müsaadenizle Kudüs’ü çok sevmemin sebebini de belirtmek istiyorum. Ezeli ebedi ulu önderimiz Hz. Muhammed’in miraca çıkarken ayak bastığı son yeryüzü parçası Kudüs olduğu için biz burayı çok seviyoruz. Kudüs bizim için çok kutsal bir yerdir. Kudüs sevgisi bizden uzaklaşamaz. Biz de Kudüs’ten uzaklaşamayız. Kudüs bizim namusumuzdur."

"İSLAM DÜNYASININ KURTULUŞU, TÜRKİYE'NİN AYAĞA KALKMASIYLA OLACAK"

İslam dünyasının Kudüs’e karşı tavrını çok "trajik" bulduğunu kaydeden Pakdil, "Zaten İslam dünyası kendi arasında kavgalı durumdadır ve maalesef Kudüs’e yönelme imkanı şu anda gözükmüyor. İslam dünyasının kurtuluşu ancak ve ancak Türkiye’nin ayağa kalkmasıyla mümkün olacaktır. Ben yeryüzündeki İslami hareketin, Türkiye’den başlayacağına inanıyorum. Bu inancı içimde her zaman capcanlı tutuyorum. Türkiye’deki İslami uyanışa büyük önem veriyorum" ifadesini kullandı.

Son dönemde Kudüs’e yönelik Türkiye’den artan ilgiyi ise çok sevindirici bulduğunu belirtenPakdil, "Bu çok sevindiricidir. Müslümanlar Kudüs’e büyük ilgi duymaya başlamışlardır. Kudüs’ü, Filistin’i çok seviyoruz. Filistinliler bizim ezeli ve ebedi kardeşlerimizdir" dedi.

ŞAİRİN ANNELER VE KUDÜSLER ŞİİRİ
Anneler ve Kudüsler
I
Güz suları bizim şehrin önünden akar
Kış savunması
Bizim şehir üs öbür şehirlere
Dakka şimdi bir doğu kamerası
Ölümü çeken
*
Geleceği parmakların bir bir gösterdi
Yeşil bir harmani dizlerinde
Çek denizi aradan
And anıtları koy
Eski çağ taşlarının üstüne
Yeni çağ silahları üstüne
*
Eylem öğlesi
Gül kurularını birbirine bağladık
Ekmeğimize bulaşan çağın hakkını
Kitabı açarak
Yonttuk
*
Soluğunda gül kokusu
Okunan ve bitmeyen bir sayfa
Gibi
Beni çeker bir girişime
*
Daha dinç ötede
Gerçekte olduğundan daha parlak
Yeresel
Otuzüç katlı bir yapı gibi
Damarlarımızda dolaşan kan gibi
Hamid çizgisi
*
II
At ipi atladı
Kitap soluyan atlar
Çocuk atı çağırdı
At çocuğu tanıdı
*
Denizi çek annemin başörtüsüyle ey sevgili
At geçer o zaman denizi
*
Bilirsiniz ormanlarla sonsuz bir at gelir
Görmüşsünüzdür çocukların rüyalarında da gelir
Biner ona
Sünnetçi
*
Cezayir’e atlarla gidilirdi
Babam atla bağa gelirdi
Yeni Ali
Paris’i atla dolaşacak
*
İyi binen ata
Bir solukta geçer Hazer’i
Yavaş yavaş ingiliz
Tuzağına düşer at süren yiğitlerin
*
III
Tûr Dağını yaşa
Ki bilesin nerde Kudüs
Ben Kudüs’ü kol saatı gibi taşıyorum
*
Ayarlanmadan Kudüs’e
Boşuna vakit geçirirsin
Buz tutar
Gözün görmez olur
*
Gel
Anne ol
Çünkü anne
Bir çocuktan bir Kudüs yapar
*
Adam baba olunca
İçinde bir Kudüs canlanır
*
Yürü kardeşim
Ayaklarına bir Kudüs gücü gelsin
(Ocak 1972)
*
IV
Narin bir üzüm anne yüreği
ağlaması çocuğun
çöl tülbent üstünde
sarar onunla anne yüreğini
*
Çocuk harita
anne çocuğun gözleriyle bakar
uyur çocuk
anne bekçi daim
*
Sokaklar dar mı
boğulur anne
bu atlar
geniş alan isterler
*
Çocuk koşar
ardından K da
insanın yüreğinde bir parça Kudüs vardır yani K
anne şimdi eline aldığı yüreğini yerine bırakır
*
Irmak yatağıdır
çocukların cepleri
bilmeyiz bütün ırmaklar sabahları
akşamları çocuk ceplerindedir
*
Erişince kelime beyi
çocuğun etine
pamuk gibi yumuşak olur o dağ
anneler her yerde o dağı ararlar
*
Dener çocuk
öndeki çocuk boynu mitralyözdür
toz kalktı mı ayaklardan
Alttaki çocukla birlikte ikisi de attır
*
Doğudan mı batıdan mı
yürüyen bir çocuk göreceğiz Kudüse
ben çok önce çıktım doğu’dan
anneler her yerde ararlar beni
*
Çocuk akdeniz görmüş
her ülkede bulunan
bir K’dır
*
Büyüyor elinde bomba
bombanın gerçeği yumuk çocuk eli
ama çocuk
aykırı görülür ölüme
*
Ölüm de yasadır
artar K
annelere sunu günaydın
çocuk önder
(Kasım 1973)
*
V
Mavi ışın dolanır anne gömleğinde
bal arısı deniz suyu
tayfı çocukların
gözetir kudüsleri
*
Kar yağmaz uçar anne gözlerinden
anne eli ovadır
oynayınca çocuk
daha genişler
*
Kudüse şiir gömlek dikişi annenin
gösterir yönümüzü iğneden çıkan ipliğin konumu
kare ya dikdörtgen
annenin çocuk yanağındaki izi
*
Düşününce anne
kudüsler yakınlaşır
bir tanrı tanımazın elinde de
kudüs haritası bakar kudüs yaklaşımıyla
*
Kelime anne dişleri
kiminde otuz iki kiminde otuz üç kelime
çocuk bu kelimeleri
öğrenerek yaş alır
*
Tapınakla yürek arasında en canlı ilişki
yüreğimiz sıkışınca
anladık
el aksa’dan bir taş düşürülmüştür
*
İnsan
soyaçekim
göğe yansır umudu
baktıkça aynada
*
Ve çocuk gülünce
ışır el aksa
el aksa bilir ki
çocuk koyacak o taşı
*
Ki biraz kirazdır ki biraz silâhtır
çocukların
gözleri
parmakları
*
Getirince baba
kudüsü özümleyen ekmeği
yeniler anne andını
kirazın ve silâhın üstüne
*
Deniz kabartısıyla
aynı andadır anne andı ve çocuk solunumu
bilir baba
toprağı süren makinanın hüzünle kudüsü söylediğini
*
Ağıt yakışmaz
şiire ve çocuk yüzlerine
ki çocuk yüzleridir getirir bizlere
gereğini bağımsızlığın
*
İlerler zaman
kudüs koşusunda
ancak anlar
çocukların daim önde olduklarını
(Şubat 1974)
Nuri Pakdil

Haber Ara