M.H.P. Genel Başkanı Dr. Devlet Bahçeli belki de siyasi hayatının en sıkıntılı günlerini yaşıyor. Sağlık sorununu henüz atlatmış bir insanın çeşitli entrikalara maruz kalması hiçbir politikacının istemediği bir şey olsa gerek.
Kişisel siyasi tercihlerinizde Bahçeli gibi ya da ondan farklı düşünebilirsiniz. Fakat Sayın Bahçeli'nin özellikle 7 Haziran seçimlerinde memleket maslahatını gözettiğini göz ardı edemezsiniz. Hatırlarsanız, seçim gününün akşamı C.H.P. milletvekili ve Sözcüsü Haluk Koç sandıktan çıkan sonuçları yorumlarken seçmenin yaklaşık yüzde 60'ı AK Parti iktidarına hayır demiştir, demişti. Bu sözler sonraki günlerde “Blok Siyaseti” diye tedavüle girmiş ve birilerinin pek hoşuna gitmişti. İstenilen şuydu: C.H.P. , M.H.P. ve H.D.P. bir cephe oluşturarak AK Parti'nin karşısına bloklaşarak yeni bir hükümet kursunlar. İçerde birilerinin çok hoşuna giden bu formül beynelmilel siyaset arenasında da içtenlikle kabul görüyordu.
Kendisine başbakanlık teklif edilmesine rağmen Bahçeli'nin basireti şer ittifakına meydan vermedi. Partisinin terör örgütü destekli parti ile bir çuvala konulmasına vicdanı razı olmayan milliyetçi lider, kurulan tezgâhı erken fark etti ve Blok Siyaseti'ni boşa çıkardı. Bu yüzden bu ülkede yerli ve milli düşünce sahibi herkesin M.H.P. lideri Sayın Devlet Bahçeli'ye teşekkür borcu olduğuna inanıyorum.
Memleketimin insanı Bahçeli'ye şükran hisleriyle yaklaşırken, özellikle yerli ve milli düşünceyi benimsemeyenler yabancı işbirlikçilerle birlikte onu defterden silmenin yollarını aramaya başladılar. Daha önceki aşağılık kaset tezgahları boşa çıktığı için bu sefer daha sofistike yöntemler geliştirebilir.
Yeni yöntemleri Kaset Operasyonu ile kullanışlı hale getirdikleri Cumhuriyet Halk Partisi'ne benzer bir Milliyetçi Hareket Partisi dizayn etmekti. Hedef Baykal'ın kasetle gitmesinden sonra mezhepçi bir kimliğe bürünen C.H.P. benzeri bir M.H.P. oluşturmaktı. Daha kapsamlı daha etkin bir plan hazırladılar.
Neden?
Devlet Bahçeli neden M.H.P.'nin başından indirilmek isteniyor.
Bu sorunun cevabı çok zor değil.
Beynelmilel güçler ve onlara uşaklık eden içteki yapıların Türkiye'yi içine düşürmek istedikleri kumpasa Sayın Bahçeli'nin izin vermeyen vicdanını köreltmek için.
Eğer o vicdan bir biçimde köreltilirse Türkiye Lozan'da dayatılan planın devamına mahkûm olacaktır.
Eğer o basiret bir biçimde bağlanırsa bu ülke Suriye benzeri bir gayya kuyusuna düşecektir.
Eğer o yerli ve milli düşünce yok edilirse bu ülke terör örgütünün meclisteki destekçilerinin de eliyle emperyalist ülkeler tarafından başına türlü çoraplar geçirilecek ve insanlarımız birbirlerine düşürüleceklerdir.
Böyle bir zamanda yapılması gereken yerli ve milli düşünerek Bahçeli'ye ve onun fikriyatının temsil ettiği vicdana sahip çıkmaktır.