Selçuk, Milli Eğitim Bakanlığı ile Yükseköğretim Kurulu (YÖK), Yükseköğretim Kalite Kurulu (YÖKAK) ve ÖSYM Başkanlığı ile bağlı kuruluşların 2020 bütçeleri ve 2018 yılına ait kesin hesaplarının görüşüldüğü TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda milletvekillerinin sorularını yanıtladı.

Bakan Selçuk, komisyonda milletvekillerinden 200'ün üzerinde soru geldiğini belirterek, bunun kendisine mutluluk verdiğini söyledi.

Sıklıkla sorulan sorular arasında "sıklık çetelesi" düzenlediğini aktaran Selçuk, "Meslek Kanunu", "3600", "sözleşmeli", "tazminat", "engelli", "ücretli", "atama" kelimelerinin en sık kullanılan kelimeler olduğunu anlattı.

Ziya Selçuk, "Öğretmenlere 3600 ek gösterge ya da Meslek Kanunu da deseniz yaklaşık 5,2 milyarlık bir bütçesi var. Bununla ilgili her türlü hazırlığımız mevcut. STK'lerden ya da uluslararası kuruluşlardan yararlandığımız bir çerçeve de var." dedi.

Formasyon alan ve "ben de öğretmen adayıyım" diyen 600 bin dolayında gencin bulunduğuna işaret eden Selçuk, şöyle devam etti:

"Bu sene YÖK Başkanı ile eğitim fakültelerinin kontenjanlarını yüzde 10 azaltmakla ilgili bir çalışmamız var ve bunu her sene yapacağız. Ayrıca pedagojik formasyon kursunu kaldırdık. Üniversiteler, yüz binlerce gencimize 'formasyon alırsanız öğretmen olursunuz' şeklinde imalı bir bakış açısıyla bir sunumda bulundular. Biz şunu söyledik, dedik ki; 'Siz öğretmenlik sınavını kazanın, biz size ücretsiz olarak pedagojik formasyonu verececeğiz'. Yani kaideyi değiştirdik. Eğitim fakültelerinin kontenjanlarını azaltarak azaltmak. Formasyonu azaltarak kaldırmak. Bunun başka tedbirleri de var."

- LGS için risk analizi yaptık

Liselere Geçiş Sistemi'nin (LGS) değiştirilmesi konusundaki sorulara değinen Bakan Selçuk, "LGS'nin değiştirilmesinin bir risk analizi yapıldığında bunun bütün parametreler içerisindeki simülasyon çerçevesinde bizim istediğimiz yararı getirmeyeceği, yani sadece değişiklik olacağı şeklinde sonuç ortaya çıktı." diye konuştu.

Bununla ilgili 3 farklı senaryonun çıkarıldığına işaret eden Selçuk, "Burada da bu tür bir değişikliğe de ihtiyaç olmadığını, meselenin çoklu nedensellik içinde ele alınması gerektiğini gördük. Değişiklik için değişiklik yaptığımızda, bugünkü çözümlerimiz yarınki problemlerimiz olur. Benim bugün çözüm üretirken muhakkak surette yetimin hakkını dikkate alan bir bakış açısına ihtiyacım var." şeklinde konuştu.

Mesleki eğitimle ilgili 53 sektörle bireysel görüştüğünü, çalıştaylar düzenlendiğini dile getiren Ziya Selçuk, bu alanda hayata geçirilenleri özetledi.

- Hakemlik Lisesi açılacak

Turizm meslek liselerinde iş garantisi getirildiğini, mikromekanik, değirmencilik gibi alanlarda liselerde dallar açıldığını, savunma sanayisinde ASELSAN'ın içine lise açıldığını aktaran Selçuk, İTÜ bünyesinde açılan liseyi de hatırlattı.

Bakan Selçuk, şunları kaydetti:

"Hakemlik Lisesi açıyoruz. Hastanelerin içine okullar açıyoruz, yaşlı ve hasta bakımı konusunda ve temel Almanca, İngilizce becerisi koşuluyla, bunların hepsi iş garantili olarak açılıyor. Bunlardan yüzlerce açıyoruz ama binlerce de açabiliriz. Ama bu mesele gündeme geldiğinde bizim meslek liselerimizin mezunlarının yüzde 8'i kendi alanında işe girebiliyordu. Bizim mesleki eğitim merkezlerimizden mezun olanların yüzde 86'sı ise kendi alanında işe giriyor. Çıkan yasayla özel sektörün de mesleki eğitim merkezi açması sağlandı ve bir ay içinde yüzde 77 artış oldu. Bu, çıraklıkla ilgili altyapımızda sıçrama olacak demektir."

Meslek liseleri mezunlarına askerlikte avantajlar getirdiklerine işaret eden Selçuk, üretim yapan okullardaki hazine kesintisini de yüzde 15'ten yüzde 1'e indirdiklerini ve böylece okullardaki üretimde yüzde 277'lik artış yaşandığına dikkati çekti.

Bu yılı ''patent ve faydalı model yılı'' ilan ettiklerini ve bir yılda 250 patent ve faydalı model beklediklerini ifade eden Ziya Selçuk, eğitim, ekonomi ve demokrasiyi içine alan sac ayağını yerleştirmeye çalıştıklarını anlattı.

Eğitimi bir parti meselesi olarak görmediğini, bunun ülke ödevi olduğunu dile getiren Bakan Selçuk, "Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğini çok önemsiyorum. Çünkü eğitim tarihindeki bütün büyük eğitim reformlarının arkasında büyük bir liderlik var. Bu, inanın Milli Eğitim Bakanlığının kaldıracağı yük değil. Bunu bütün samimiyetimle kalbimden konuştuğum için söylüyorum." değerlendirmesinde bulundu.

- Selçuk'tan "3 yaşına kadar televizyon ve cep telefonu ekranı" uyarısı

Selçuk, Aksaray'da bir okulda otizmli öğrencilerin "yuhalandığı" iddialarına ilişkin de açıklamalar yaptı.

Otizmle ilgili dünyanın 6 ülkesindeki otizm araştırmaları konusunda kişisel çalışmalarının bulunduğunu bildiren Ziya Selçuk, Oslo ve New Jersey'deki uzmanların Türkiye'ye geldiğini ve bir çalışmaya katıldıklarını aktardı.

Dünyada da otizmin anlaşılmayan bir konu olduğunu anlatan Selçuk, şöyle konuştu:

"3 yaşına kadar çocukların televizyon ve cep telefonu ekranıyla ilgilenmelerinin bile otizmle çok güçlü bir ilişkisi, beyindeki beyaz madde üretiminin engellenmesiyle ilgili kanıta dayalı çalışmalar var. Daha dün bir makale okudum, 4 yaşından önce bunun yapılmasının beyin gelişimine zarar verdiği konusunda. O zaman biz şunu yapacağız; Bunu bir ekosistem olarak görmeliyiz. Bunu sadece sınıfın içindeki bir süreç olarak görmemeliyiz."

Okullarda bir problem olduğunda bütün Milli Eğitim'i zan altında bırakan ve "MEB bir şey yapamıyor" gibi eleştirilerin geldiğini dile getiren Bakan Selçuk, şunları kaydetti:

"Evet gerçekten her bir okulda kimin ne yapacağını ben kestiremiyorum, sadece üzerine gidiyorum, dikkat ediyorum, kontrol ediyorum. Dijital teftişle ilgili bir yapay zeka altyapısı kurduk. Şırnak'ın İdil ilçesinde herhangi bir iş ve işlem için 3 gün verilmişse, 4'üncü güne geldiğinde bizim masamıza uyarı olarak düşüyor. Yani teftiş sisteminin geliştirilmesine ihtiyacımız var, çünkü toplum değişiyor, yapı değişiyor, süreçler karmaşıklaşıyor. Bu konuda çalışmalar devam ediyor."

(Sürecek)