Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun TBMM'ye sunduğu 64. Hükümet Programı'nda, "Yaşanabilir şehirler ve sürdürülebilir çevre" başlıklı bölümde çevre politikalarına ilişkin hedeflere yer verildi.
Türkiye'nin bölgesel gelişmişlik farklarının azaldığı, refahın ülke sathına daha dengeli yayıldığı, ekonomik ve sosyal bütünleşmenin güçlendiği bir ülke haline getirilmesinin hedeflendiği ifade edilerek, kalkınma politikalarının, yerleşimlerin niteliklerine ve ihtiyaçlarına göre farklılaştırılmasının sağlanacağı belirtildi.
Ülke genelinde çok merkezli ve dengeli bir yerleşim sistemi oluşturulacağı aktarılarak, "Metropollerin küresel ölçekte rekabet edebilirliğini artıracak, metropol ekonomilerinin ileri teknoloji ile ihtisaslaşmış hizmetler ile kültürel sektörlere odaklanmasını sağlayacağız. Kentsel altyapı ve kentsel kültürün geliştirilerek sosyal uyumun güçlendirilmesini sağlayacağız. Sanayinin ülke genelinde dengeli gelişimi ve mevcut iç potansiyellerden daha iyi yararlanmak üzere Anadolu'da büyüme odaklarını geliştireceğiz. Dinamik, yatırım ve nitelikli işgücünü kendine çeken rekabetçi şehirler oluşturacağız" ifadeleri kullanıldı.
Düşük gelirli yörelerde kalkınmada sürükleyici rol üstlenecek ve ülke genelinde daha dengeli kalkınmayı sağlayacak merkezlerin destekleneceği, zamanla da bu şehirlerin kaydettikleri gelişmenin çevre yörelere aktarılmasının sağlanacağı belirtilerek, orta gelişmişlik düzeyindeki illerde girişimciliğin desteklenmesine, kentsel standartlarının geliştirilmesine ve şehir imajının güçlendirilmesine, şehirlerdeki dönüşüm sürecini destekleyecek beşeri ve sosyal sermayenin geliştirilmesine ağırlık verileceği kaydedildi.
Düşük gelirli illerde asgari yaşam standartlarının iyileştirilmesine, bunların ulusal ekonomik ve sosyal yapısına entegrasyonunun güçlendirilmesine, temel altyapı ve hizmetlerin kalitesinin ve erişilebilirliğinin artırılmasına, ekonomik kalkınmaya taban oluşturacak sermaye birikiminin sağlanmasına yönelik politikaların uygulanacağı da aktarıldı.
- Kalkınma Ajansları daha da etkinleştirilecek
Nüfusun bölgelerde kalıcılığını sağlamaya destek olmak için bölgelere özel istihdam politikaları ve uygulamalarının geliştirileceğinin altı çizilerek, üniversitelerin bulundukları bölgelerle bağlantılarının güçlendirilmesi, öncelikle bölgelerindeki işletmeler ve kurumlara hizmet sunan bilgi, yenilik ve teknoloji aktarım merkezleri haline gelmesinin sağlanacağı bildirildi.
Programda, "Kalkınma Ajanslarını daha etkin bir şekilde çalıştıracağız. Ajans desteklerine ilişkin süreçlerde işlemleri azaltacak ve destek mekanizmalarını yeni araçlarla çeşitlendireceğiz. Kalkınma ajanslarının analiz ve araştırma çalışmalarına ağırlık vermelerini, bölgelerinin potansiyellerine odaklanarak farklılaşmalarını ve strateji geliştirmelerini destekleyeceğiz. Ajansların Avrupa Birliği Yapısal Fonlarının yönetimi ve kullanılması ile sınır ötesi işbirliklerinin güçlendirilmesi konusunda daha etkili bir rol üstlenmesini sağlayacağız" değerlendirmesinde bulunuldu.
- Mekan planlaması ve imar
"Önümüzdeki dönemde başta kadim şehirlerimiz olmak üzere tüm mekanlarımızda politikamız, dikey değil, yatay bir yapılaşma olacaktır" ifadesinin yer aldığı programda, şehirleri tabiat ve kültür ile iç içe yaşanacak ortamlar olarak korumak ve geliştirmenin en önemli öncelikler arasında yer alacağı belirtildi.
İnsan ve çevre dostu, estetik, katılımcı ve müreffeh marka şehirlerin hedeflendiği ifade edilerek, "Bu doğrultuda, imar mevzuatını günün ihtiyaçlarına uygun olarak revize edeceğiz. Kentsel tasarım ilkelerini ve uygulamalarını, engelli, yaşlı, hareket kısıtlılığı olanlar gibi özel ilgi bekleyen kesimlerin hizmetlere erişimini kolaylaştırmak üzere geliştireceğiz. Şehirlerde kamu arazilerinin imarlı yapılaşma, ekonomik kalkınma, ortak sosyo-kültürel fayda temelinde daha aktif kullanımını sağlayacağız" denildi.
Şehirlerin planlı ve sağlıklı bir yapıya kavuşması için arazi kullanımı, planlama ve yapılaşma konularında temel ilke ve standartlar ile denetim mekanizmasını içerecek şekilde imar ve şehircilik mevzuatının yenileneceği de bildirildi.
Programda, "Ortak kullanım alanlarının genişletilmesi ve imar uygulamalarındaki finansal yüklerin azaltılması amacıyla, yapılaşmamış alanlarda imar haklarının transferi gibi yenilikçi araçların belediyeler tarafından kullanımını yaygınlaştıracağız. Mekansal planlama sistemini sadeleştireceğiz. Planlamanın ve uygulamanın üst ölçekli strateji, hedef ve kriterleri gözeterek yerinde ve katılımcı bir süreçle gerçekleştirilmesini sağlayacağız. Coğrafi nitelikli mekansal bilgi üreten ve kullanan kuruluşlar arasında birlikte çalışabilirlik esaslarını hayata geçirecek ve ulusal coğrafi bilgi sistemi altyapısını kuracağız" bilgisi yer aldı.
- Kentsel dönüşüm ve konut
Kentsel dönüşüm çalışmalarının hızlı bir biçimde devam edileceğinin duyurulduğu programda, şunlar kaydedildi:
"Bu kapsamda 'Rekabetçiliği ve Sosyal Uyumu Gözeten Kentsel Dönüşüm Öncelikli Dönüşüm Programı'mızı hayata geçireceğiz. Programla imar değişiklikleri ile oluşan değer artışından kamunun pay almasını sağlayacak düzenlemeleri yapacağız. Kentsel dönüşüm alanlarında hakların devredilmesine imkan sağlayacak şekilde Gayrimenkul Sertifikası Modeli geliştireceğiz. Kentsel dönüşüm projelerinde SUKUK gibi yeni finansman araçlarının önünü açacak düzenlemeler yapacağız. Altyapılı arsa geliştirme çalışmalarına yönelik olarak yerel yönetimleri destekleyeceğiz. Şehir merkezinde kalan Küçük Sanayi Sitelerini (KSS) taşıyacak veya iyileştireceğiz. Tarihi şehir merkezlerinin canlandırılmasına yönelik projelere destek vereceğiz."
Afet riski ile karşı karşıya olan kültür varlıklarına ilişkin öncelikli tedbirlerin alınacağına dikkat çekilerek, büyükşehirlerde mahalle bazlı sosyal analizlerin yapılacağı belirtildi.
Programda, "Dönüşüm alanlarında sosyal uyumun güçlendirilmesi için sosyo-ekonomik ve kültürel etütler gerçekleştirecek ve alt gelir gruplarının ve yoksul kesimin konut ihtiyacının karşılanmasına yönelik düzenlemeler yapacağız. Meslek edindirme ve istihdam programları ile sosyal amaçlı kentsel dönüşüm programları arasında ilişkiyi güçlendireceğiz. Kentsel dönüşüm alanlarındaki uygulamaların ülke genelinde önceliklendirilmesi için Kentsel Dönüşüm Alanları Strateji Belgesi'ni hazırlayacağız" şeklinde hedeflere yer verildi.
Programda şu bilgiler yer aldı:
"Kentsel dönüşüm yapılması şartıyla, izinsiz yapılara elektrik ve su bağlanmasını sağlayacağız. İnsanımızın tasarruf eğilimini teşvik ederek ev sahibi olmasını kolaylaştırmak ve inşaat sektörümüzü desteklemek için yeni bir finansman mekanizması geliştiriyoruz. Ev almak için konut hesabı açan ve yüzde 25 peşinat biriktiren vatandaşımıza yüzde 15 kamu katkısı sağlayacağız."
Vatandaşların yaşam kalitesini artıracak şekilde kentsel altyapı çalışmalarına hız verileceği de ifade edilerek, Melen Barajı'nın inşaatının 2016 yılında tamamlanacağı, Gerede Projesi'nin tamamlanarak Ankara'nın 2050 yılına kadar içmesuyu probleminin çözüleceği belirtildi.
- İmar mevzuatında yeni düzenleme
Programda, merkezi yönetim ile yerel yönetimler arasında sağlıklı bir işbirliği ve koordinasyonun esas alınacağı ifade edilerek, mahalli idarelerin yerel gelirlerini artırmaya yönelik düzenlemelerin yapılacağı da bildirildi.
Büyükşehir belediyelerinin hizmet sunum yöntemlerini yeni bir model çerçevesinde değerlendirerek, gerekli idari, kurumsal ve mevzuat düzenlemelerinin yapılacağı belirtilerek, Büyükşehir Belediyesi Kanununun iyileştirileceği, yerel yönetimlerin asgari hizmet standartlarının belirleneceği kaydedildi.
"Yerelde Kurumsal Kapasitenin Geliştirilmesi Öncelikli Dönüşüm Programı"nın da hayata geçirileceğinin duyurulduğu programda, Bölge Kalkınma İdareleri'nin güçlendirileceği, temel belediye hizmetleriyle ilgili alanlarda hizmet standartlarının belirleneceği ve kırsal kesimde coğrafi ve sosyal koşulları dikkate alarak, imar mevzuatında yeni bir düzenleme yapılacağı da ifade edildi.