Four Seasons Bosphorus Otel'de Cumhurbaşkanlığı himayelerinde Uluslararası İş Birliği Platformu'nun düzenlediği 8. Boğaziçi Zirvesi'nin açılış yemeğinde konuşan Vali Şahin, tarih boyunca ticarete, bilime ve sanata öncülük eden bir şehir olarak İstanbul'un, zengin ve eşsiz tarihiyle geçmiş ve geleceği temsil ettiğini söyledi.
Şahin, İstanbul'un, barışın ve hoşgörünün geçmişte ve günümüzdeki adı olduğunu ifade ederek, bu minvalde Boğaziçi Zirvesi'nin yurt içi ve yurt dışından gelen misafirlerini, medeniyetler ve kültürlerin buluşma mekanı olan İstanbul'de ağırlamaktan memnuniyet duyduğunu dile getirdi.
İstanbul'un, büyük altyapı yatırımları, küresel pazarlara yakınlığı ve yüksek ekonomik performansıyla Türkiye'nin lokomotifi olduğunu anlatan Şahin, "İstanbul, tek başına ürettiği geliri ile Romanya, Macaristan, Hırvatistan ve Lüksemburg gibi 25 Avrupa ülkesini geride bırakmış olup, 130 ülkeden daha büyük bir ekonomik güce erişmiştir." diye konuştu.
Vali Şahin, 71 bine yakın uluslararası firmanın faaliyet gösterdiği İstanbul'da, dış ticaret hacminin yaklaşık 192 milyar dolara ulaştığını vurgulayarak, Türkiye'de elde edilen vergi gelirlerinin yaklaşık yüzde 45'inin, İstanbul'dan tahsil edildiğini, ulusal bütçeye sağladığı katkı açısından da kentin ilk sırada yer aldığını ifade etti.
İstanbul'un, beşeri sermaye açısından da zengin ve dinamik bir yapıya sahip olduğunu kaydeden Vali Vasip Şahin, sözlerini şöyle sürdürdü:
"56 üniversite, yaklaşık 30 bin öğretim elemanı ve 770 bin üniversite öğrencisi ile İstanbul, nitelikli iş gücü açısından büyük bir potansiyele sahiptir. 15 milyona yaklaşan nüfus içinde ortalama yaşın 30 olduğu ve nüfusun yüzde 70'ten fazlasının hala çalışma çağında olduğu dikkate alınırsa sadece ülke çapında değil, Avrupa'nın da en büyük ve en yüksek potansiyelli insan kaynağının İstanbul'da olduğu, şüphe götürmeyen bir gerçek olarak karşımıza çıkmaktadır. Esenlik şehri İstanbul, bahsettiğim ekonomik, sosyal ve kültürel ihtişamını geleceğe taşıyacak bilgi, tecrübe, nitelikli insan kaynağı ve vizyona sahiptir. Bu vizyonun çerçevesi içinde devletimiz tarafından İstanbul'a yapılan büyük ölçekli yatırımların çoğu tamamlanmış, 3'üncü havalimanı gibi küresel öneme sahip devasa bir yatırım da bitmek üzeredir. 3'üncü havalimanı, İstanbul'un dünyanın menteşesi olma rolüne bağlı olarak, dünyayı hava yolu ile birbirine kenetleyecektir. Asya ve Avrupa'yı birbirine bağlayan yegane raylı sistem yatırımı olan Marmaray, yine aynı işlevi lastikli araç geçişini sağlayan Avrasya Tüneli ve Yavuz Sultan Selim Köprüsü, bu vizyonun en gerçekçi ve somut örnekleridir."
Tüm bu büyük ölçekli altyapı yatırımlarının, İstanbul'un turizmdeki mevcut konumunun daha ileriye taşınmasını sağlayacağını aktaran Şahin, İstanbul'un yenilikçi ve girişimci eko-sistemini güçlendirmek için, önemli çabalar sarf ettiklerini ve bu alanlardaki yatırımları hem yerel hem de ulusal düzeyde desteklediklerini sözlerine ekledi.
- "Vizesiz seyahati müjdelemek istiyoruz"
Yunanistan Göç İşleri ve Vatandaşlık Komiseri Dimitris Avramopoulos da İstanbul'un yüzyıllar boyu değişim ve dönüşümün başını çektiğini ifade ederek, şehrin özgün kimliğini muhafaza edebildiğini dile getirdi.
Avramopoulos, çok çalkantılı günlerden geçtiklerini, küreselleşme sayesinde bu çalkantıları hissettiklerini söyledi.
Dünyanın sınırlarının küçüldüğünü aktaran Avramopoulos, dünya çapındaki ülkelerde doğrudan ya da dolaylı olarak çatışmalar yaşandığını, küresel ve birbiriyle bağlantılı bir dünyada, bundan herkesin etkilendiğini kaydetti.
"Birlikte daha güçlü olabiliriz ve bizim sosyal tutkalımıza yönelik tehdidi birlikte ortadan kaldırabiliriz. Avrupa'da da bir daire var." diyen Avramopoulos, konuşmasına şöyle devam etti:
"Bu daireyi uluslararası bir işbirliği haline getirmek istiyoruz ve tüm ülkelere bunu teklif ediyoruz. Bu bir ihtiyaç. İş birliği içinde hareket etmemiz şart fakat maalesef bu çatışmalar ve istikrarsızlık bizim coğrafyamızda kısa süre içinde yok olmayacak maalesef. Tabii ki hepimizin gayesi bu. İstikrarı ve huzuru tekrar sağlamak. Suriye, Irak, Libya ya da Sudan gibi ülkelere tekrar istikrar ve barış getirmek. Ancak bu süre zarfında bütün bu çaresiz kişilere yardım eli uzatmalıyız. Bu kişiler yerlerinden oldular. Bu çatışmanın tehlikelerinden kaçtılar."
Avramopoulos, Avrupa Birliği adına Türkiye'yi bir kez daha takdir ettiğini ifade ederek, şunları dile getirdi:
"İnsaniyet adına gösterdiğiniz ev sahipliği, bu çaresiz insanlara uzattığınız yardım elinden dolayı takdir etmek istiyorum. Biz de Türkiye ile müşterek bir hedef doğrultusunda çalışıyoruz ve Türk vatandaşları için biyometrik pasaport ile vizesiz seyahati müjdelemek istiyoruz kısa süre içinde. Bunun sorumlusu benim zaten. Artık son düzlüğe girdik. Türkiye ile yakın çalışıyoruz, yakın bir iş birliği içinde ve gerekli tüm ihtiyaçları yerine getirmeye çalışıyoruz. Vizelerin kalkması gerçekleştiğinde insanların daha çok temas halinde olmasını sağlayacak, ortaklığımızı daha da güçlendirecek ve Avrupa Birliği'ni ve Türkiye'yi bir araya daha da yakınlaştıracak ve getirecek."
Avramopoulos, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Yunanistan ziyaretini dört gözle beklediğini sözlerine ekledi.
Programa, eski AB Bakanı ve Başmüzakereci, UİP Global Danışma Kurulu Eş Başkanı Egemen Bağış, UİP Kurucusu Cengiz Özgencil, Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı Mehmet Büyükekşi ile çok sayıda davetli katıldı.