Ekrem Şeker, ABD'nin Kudüs'ü İsrail'in başkenti ilan etmesine ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, bölgede barışın "hayali başkent ilanları ile tesis edilemeyeceğini", barışın ancak insan hakları ihlallerinin, şiddetin ve sivillere yönelik saldırıların sona ermesiyle sağlanacağını belirtti. Şeker, İsrail'in Birleşmiş Milletler'in birçok kez uluslararası hukuka aykırı olduğunu belirtmesine rağmen ayrımcı politikalarına ve yeni yerleşim alanları inşasına devam ettiğini hatırlattı.
ABD Başkanı Donald Trump'ın kararını "provokatif" olarak nitelendiren Şeker, "Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak ilan etmek yalnızca siyasi açıdan vahim bir hata değil aynı zamanda vicdanı açıdan kara bir lekedir." ifadesini kullandı.
Şeker, "İsrail'in 50 yıldır işgal ettiği Batı Şeria, Doğu Kudüs ve Gazze'de ciddi hak ihlalleri yaşanırken, ABD Başkanı Donald Trump'ın işgal altındaki Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıdığı yönündeki açıklaması siyasi, diplomatik ve ahlaki değerlerle bağdaşmayan bir tutumdur." değerlendirmesinde bulundu.
Uluslararası toplumun da İsrail'in işgalini bugüne kadar kabul etmediğini belirten Şeker, bu nedenle bütün büyükelçiliklerin Tel Aviv'de açıldığını hatırlattı. Şeker açıklamasında şunları kaydetti:
"Bizler, uluslararası hukuka saygı duyan herkesi, ayrımcılığa ve hak ihlallerine karşı çıkıp, bütün dinlerin kutsal saydığı Kudüs şehrine sahip çıkmaya ve Trump'ın kararının geçersizliğini haykırmaya çağırıyoruz. Sadece Müslümanlar için değil Hristiyanlar ve Yahudilerin de kutsal beldesi olan Kudüs, siyasi hesapların dışında bırakılmalıdır."