Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'ndaki konuşmasında, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Geçen hafta Macaristan'a resmi ziyaret gerçekleştirdiğini, çarşamba günü de İstanbul'da düzenlenen Türkiye-Afrika Ekonomi ve İş Forumu dolayısıyla Afrika'dan gelen katılımcılarla buluştuğunu anımsatan Erdoğan, "Türkiye'nin Afrika'da başlattığı ve karşılıklı saygı, sevgi, kazanç esasına dayanan açılım politikasının meyvelerini artık toplamaya başladığımızı görüyorum." diye konuştu.
Dünyada üçüncü bin yıla Afrika'nın damgasını vuracağının konuşulduğunu belirten Erdoğan, "Biz de başlattığımız çalışmalarla siyasi, sosyal ve ekonomik alanda Afrikalı kardeşlerimizle yakın iş birliği ve dayanışma imkanlarını arıyoruz. Geçmişte büyük acılar yaşayan bu kıtanın aydınlık geleceğini hep birlikte inşa edeceğiz." ifadelerini kullandı.
Erdoğan, perşembe günü Savunma Sanayii İcra Komitesi Toplantısı yapıldığını hatırlatarak, Türkiye açısından hayati öneme sahip savunma sanayisi projelerini bizzat takip etmeyi sürdüreceğini vurguladı.
Cuma günü Isparta'ya, ertesi gün Kayseri'ye ziyarette bulunduğunu anlatan Erdoğan, pazar günü ise İstanbul Çamlıca Tepesi'nde yapımı süren camiyi ziyaret ederek, çalışmaları yakından incelediğini aktardı. Erdoğan, bu eserin bitme aşamasına geldiğini görmekten duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Dün AK Parti ilçe başkanlarıyla iki parti halinde Genel Merkez'de bir araya geldiğini hatırlatan Erdoğan, bu toplantıların gelenek haline getirileceğini söyledi.
- "Durmak yok, yola devam"
Erdoğan, yarın iki gün sürecek resmi ziyaret için Moldova'ya gideceğini, cuma günü ise İzmir'de Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile STAR Rafinerisi'nin açılışına ve bir üniversitenin akademik yıl açılış törenine katılacağını bildirdi.
Ülke ve millete hizmet yolunda her dakikayı değerlendirmeye çalıştığını ifade eden Erdoğan, "Durmak yok, yola devam. Milletimize hizmet ettikçe gücümüz artıyor, enerjimiz çoğalıyor. AK Parti'nin bunca yıldır zirveden inmemesinin sırrı işte buradadır. Biz çalıştıkça Rabbim bereketini veriyor. Biz koşturdukça Rabbim yolumuzu açıyor. Biz gayret ettikçe Rabbim zoru kolay kılıyor." dedi.
Her bir arkadaşından aynı gayret ve çabayı beklediğinin altını çizen Erdoğan, "Bizim kitabımızda yorgunluğun, yılgınlığın, tembelliğin, ataletin yeri yoktur. Bu hizmet yolunda yürümek, bu büyük mücadeleyi sürdürmek için kendinde derman göremeyen varsa yanlış yerde bulunduğunu bilmelidir." diye konuştu.
- "Erken emekliliği sosyal güvenlik sistemimizde tasvip etmiyoruz"
Emeklilikte yaşa takılanlar konusuna da değinen Erdoğan, "Erken emekliliği sosyal güvenlik sistemimizde tasvip etmiyoruz ama siyasette bu yol her zaman için açıktır." ifadesini kullandı.
Sosyal güvenlik mevzuatına göre emekli olabilmek için sigortalılık süresi, prim ödeme gün sayısı ve yaş olarak 3 ayrı hususa bakılması gerektiğine dikkati çeken Erdoğan, "Emeklilik için 1999 yılına kadar yalnızca hizmet süresi ve prim ödeme gün sayısı yeterliydi. Bu tarihte yapılan bir düzenlemeyle kademeli olarak yaş şartı da getirildi. Son günlerde emeklilikte yaşa takılanlar başlığı altında yürütülen kampanyanın özünde işte bu uygulama vardır." değerlendirmesinde bulundu.
Emeklilikte yaşa takılanlar başlığı altında bir de dernek kurulduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"İşe bak. Bu derneğin başındaki kişinin durumu dahi tek başına sosyal güvenlik sistemimizin nasıl bir felakete itilmeye çalışıldığının en büyük ispatıdır. Bu derneğin başındaki hanımefendi, 1992 yılında sigortalı olarak sosyal güvenlik sistemimize dahil olmuş. Şayet eski sistem devam etseydi bu hanımefendi 2012 yılında, 38 yaşında emekli olacaktı. Halihazırdaki sistemdeki kademeli yaş uygulaması sebebiyle bu hanımefendi 2022 yılında yani 48 yaşında emekli aylığı almaya başlayabilecek. Esasen bu kişi zaten emeklilik hakkını kazanmış durumda. Sadece emekli maaşı alabilmesi için bu yaşı beklemesi gerekiyor."
- "Buna hiçbir ülkenin sosyal güvenlik sistemi dayanamaz"
Dünyanın hiçbir yerinde 38 yaşında emeklilik diye bir uygulama olmadığının altını çizen Erdoğan, "20 yıl çalışıp 38 yaşında emekli olacak bir kişi 40 yıl çalışmadan devletten maaş ve sağlık sigortası hizmeti alacaktır demektir. Böyle şey olur mu? Buna dünyanın hiçbir ülkesinin sosyal güvenlik sistemi dayanamaz. Zaten oralarda da böyle bir uygulama yok. Ortalama insan ömrünün 60 yaşı dahi bulmadığı dönemlerde 40'lı yaşlarda emekli olmanın belki bir izahı vardı ama bugün ülkemizde ortalama insan ömrü 78'i geride bıraktı." açıklamasını yaptı.
48 yaşında emekli olan bir kişinin bile yaklaşık 30 yıl sistemde kalacağına dikkati çeken Erdoğan, şunları kaydetti:
"Bugün ülkemizde ortalama emeklilik yaşı 52'dir. Bu rakam Avrupa ülkelerinde 65'tir. Türkiye kademeli olarak henüz yeni yeni 65 yaş sınırına doğru çıkmaya çalışıyor. Ülkemizde ortalama sigortalılık süresi 26 yılken emeklilikte geçen ömür 27 ile 31 yıl arasındadır. Avrupa'da sigortalılık ortalama süresi 35 yılken emeklilikte geçen süre de genellikle 20 yılın altındadır. Ülkemizde bir emekli tüm çalışma hayatı boyunca ödediği primi 6 yılda emekli maaşı olarak geri almaktadır. Görüldüğü gibi mevcut durumda dahi emeklilik sistemimiz içler acısı bir haldedir.
Sosyal Güvenlik Kurumunun hesaplamalarına göre emeklilikte yaşa takılanlar denilen gruba giren 6,3 milyon kişi bulunuyor. Bunların 1 milyon kadarı devlet memuruyken kalanları hizmet akdiyle veya kendi hesabına çalışanlardan oluşuyor. Bunlardan 1,3 milyonu hemen emekli olabilecek durumda, kalanları da peyderpey emekliliğini talep edebilecektir. Bu teklifin ülkemize yıllık ilave maliyeti 26 milyar lira. Erken emeklilikten yararlanacakların tamamı göz önüne alındığında bu rakam toplamda 750 milyar lirayı buluyor. Ekonomik kurtuluş savaşı verdiğimiz böyle bir dönemde, böyle bir yükü milletimizin sırtına bindirmeye hakkımız var mı, diye milletime soruyorum."
(Sürecek)