Fahri Akın (66), beş yıl önce gırtlak kanseri nedeniyle boynunda açılan delikten nefes almaya başladı. Yaklaşık 8 ay önce nefes darlığı şikayeti başlayan Akın, hastaneye gitti.
Kanserin nüksetmiş olabileceği ihtimaline karşı birçok kez yapılan biyopsi ve tahlillerde sonuçlar negatif çıkınca, hastanın soluk borusunda yapısal bir darlık olduğu düşünüldü.
Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Hastanesine giden Akın'ın rahat nefes alması için soluk borusuna stent yerleştirilmesine karar verildi.
Stent için nefes borusu ve akciğerde inceleme yapılırken doktorların dikkati sayesinde Akın'ın sol akciğer girişinde nefes borusunu 5 santimetrelik kürdanın tıkadığı fark edildi.
- "Vücudumdan nasıl kürdan çıktı, aklım almıyor"
Başarılı bir operasyonla kürdan çıkartıldıktan sonra rahatlayan Akın, başından geçenleri AA muhabiriyle paylaştı.
Yaklaşık 8 ay dayanılmaz ağrıları olduğunu, rahat nefes alamadığını, sol tarafına hiç yatamadığını belirten Akın, hareket edemediği için çaresizce ağladığını söyledi.
Aylarca bu şekilde yaşadığını dile getiren Akın, çevresindekilere kendisini bir türlü anlatamadığını, "alkol alıyor, hep bundan rahatsızlanıyor" gibi iddialara muhatap olduğunu aktardı.
Akciğerinden kürdan çıkartıldığını duyunca çok şaşırdığını anlatan Akın, şöyle konuştu:
"Bana 'kürdanı nasıl yuttun' dediler. Vücudumdan nasıl çıktı, aklım almıyor. Çok tuhafıma gitti. Evimde kürdan bile yok, hiç kullanmadım. Kürdan ile işim hayatta olmadı. Kendimi bile bile niye öldüreyim, kürdan hiç nefes borusundan sokulur mu? Kürdanı, boynumdaki nefes aldığım delikten atmam gerekir ki bu da imkansız. Hiç haberim olmadı. Kürdan çıkartıldıktan sonra rahat nefes almaya, hareket etmeye başladım."
- "Enteresan bir durum"
Ameliyatı gerçekleştiren, Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Göğüs Cerrahisi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tamer Altınok, ana nefes borusunda daralma düşünülen hastanın kendilerine yönlendirildiğini söyledi.
Stent takılması istenen hasta için hazırlık yaptıklarını belirten Altınok, vücudunun stent için uygun olup olmadığına endoskopik yöntemle bakıldığında ana nefes borusunun içinde çeşitli kalınlaşmış dokular görüldüğünü kaydetti.
Akciğerin sol tarafına giden nefes borusunda bol balgam bulunduğunu ve temizlendiğini söyleyen Altınok, şöyle devam etti:
"Sertleşmiş dokulardan biyopsi aldıktan sonra burada yabancı bir cisim olduğu fark edildi. Bu cismi çektiğimizde kürdan olduğunu gördük. Her iki akciğeri de temizledik. Stent koymaya bile ihtiyaç kalmadı. Dokunun kalınlaşmasına, balgam atışının zorlanmasına neden olan kürdan, ince olduğundan aşağıya doğru inip sol akciğere doğru kaymıştı. Kürdan röntgen filmlerinde de görülmediği için kimsenin aklına gelmemiş. Enteresan bir şey. Bizim de sık gördüğümüz bir durum değil. Kürdan çıkartılmamış olsa akciğerinin çürümesine kadar giden sonuçlar doğurabilir, akciğer yetmezliği ortaya çıkabilirdi. Hasta şu an son derece rahat."
Kürdanın nasıl vücuduna girdiğini Akın'ın da bilmediğini ifade eden Altınok, "Gırtlağın üst kısmı kapalı, boynundaki delikten nefes alan bir hasta. 'Hayatımda kürdan kullanmadım' diyor. Kürdanın o bölgeye kadar nasıl girdiğini tahmin edemiyoruz" diye konuştu.
