Şirketten yapılan açıklamaya göre, Eskişehir'de faaliyet gösteren Ataser Group, sektördeki fırsatı görerek lastik kaplama işine girdi. AKO Grup bünyesinde faaliyet gösteren AKO Lastik Kaplama'nın Contra markasının bayiliğini alan 1,2 milyon TL yatırımla faaliyete başlayan firma, bölgenin en büyük lastik kaplamacısı olma yolunda emin adımlarla ilerliyor.
Daha önce Rusya'da mutfak eşyaları ve tekstil ticareti alanında faaliyet gösteren Ataser Group'un iş kolu ve vizyonu, kaplama sektörünü gördükten sonra değişti ve yatırım kararı alındı.
AKO Lastik Kaplama Genel Müdürü Şevket Bacacı, Ataser Group'un, faaliyet bölgesinin en büyük lastik kaplamacısı olma yolunda emin adımlarla ilerlediğini belirterek, "Gelişkin bir iş yapma kültürüne sahip yeni iş ortağımız Ataser Group, kaplama sektörüne güçlü bir yatırım ivmesiyle girdi. Contra markamızın gücü ve AKO Lastik Kaplamanın bilgi birikimi ile desteklenen bu ivmenin, güçlü bir büyüme performansı getireceğine inanıyoruz." ifadelerini kullandı.
Ataser Group Kurucusu Serkan Denizli ise Contra bayiliğinin, kendileri için ticareti bırakıp üretime adım atma anlamı da taşıdığını aktararak, lastik kaplama alanına girme düşüncelerinin hiç olmadığı bir dönemde, Bacacı'nın yönlendirmesiyle Bursa'da kapanan bir kaplama tesisinin tüm makine ve ekipmanlarını satın alarak bu işe girdiklerini kaydetti.
Denizli, "Sadece ticaretle bu işin tatlı kısmında olmak yetmez, ülkemiz için birileri üretim de yapmalı. Bu düşüncemiz bizi hiç bilmesek de Şevket Bey'in yönlendirmesiyle kaplama sektörüne yöneltti. Şimdi bölgemizin en büyük Contra bayisiyiz." ifadelerini kullandı.
Organize Sanayi Bölgesi'nde bulunmaları nedeniyle yüzde 80'e kadar yapılaşma izinleri olduğunu belirten Denizli, iş hacimleri arttıkça tesisin genişleyeceğini ve makine parkurunun çeşitleneceğini ifade etti.
Fabrika lokasyon seçimi olarak organize sanayii içinde kaplama ihtiyacı olacak firmalar içinde yer alan bir yeri tercih ettiklerini, hatta bu konum için bir yıla yakın bir süre beklediklerini ifade etti.
- Türkiye kaplamada Avrupa ve ABD'nin gerisinde
Denizli, Türkiye'de lastik kaplamanın öneminin farkında olunmadığını belirterek, Türkiye'de ticari taşıtlarda kaplama lastik kullanım oranının yüzde 30-35'ler civarındayken otomotiv endüstrisinde başı çeken Avrupa'da yüzde 67-75, ABD pazarında ise yüzde 99'lara çıktığını kaydetti.
Asya ülkelerinde bile yüzde 10-15 kaplama yapıldığına dikkati çeken Denizli, Türkiye'de bu alanda büyük bir potansiyelin olduğunu ve zaman içerisinde sektörün büyüyeceğini aktardı.
Bu arada, 2 bini kapalı toplam 10 bin metrekarelik bir alana kurulan Ataser Group'un kaplama tesisi tüm kaplama malzemeleri ve ekipmanlarını da AKO'dan satın alıyor.
Öte yandan herhangi bir aracın lastiğinin kaplanması demek aşınan lastik yüzeyinin çeşitli işlemlerle yenilenerek, teknik olarak lastiğin herhangi bir performans kaybına uğramadan geri kazanılması anlamına geliyor. Bu ekonomik olarak hem ülkeye hem de tüketiciye doğrudan yüksek maddi fayda sağlıyor.
Üretimde geri dönüşümü ön plana çıkaran lastik kaplama teknolojisi, büyük ebatlı lastiklerin ürün yaşam süresini uzatıyor. Bu sayede hem uzayan ürün ömrü hem de ömrü uzatan uygulamadaki geri dönüşümle, ham madde tasarrufu elde ediliyor, çevre ve doğal kaynakların korunmasına katkı sağlanıyor.