Kilis Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuklu sanık Prakash, Gaziantep H Tipi Cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı.
Sanık Prakash, yeminli tercüman aracılığıyla yaptığı savunmada, terör örgütüne katıldığını ancak örgütün gerçek yüzünü gördüğü için ayrıldığını öne sürdü.
Mahkeme heyetinin sorularına arada Türkçe olarak cevap veren sanık Prakash, "Daha önceki beyanlarımı kabul ediyorum. Ben 2 yıl 2 aydır cezaevindeyim. Ben IŞİD'ten ayrılmış birisiyim. IŞİD ile hiçbir ilgim yoktur. Tövbe ettim, neden bu kadar tutuklu kaldım anlayamıyorum."dedi.
Mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamına hükmederek, duruşmayı dosyadaki eksiklerin giderilmesi için erteledi.
Prakash'ın avukatı Reşat Davran, duruşma sonrası gazetecilere yaptığı açıklamada, Prakash ile yasa dışı yollarla Türkiye'ye geçmeye çalışırken yakalanan Rumana Bibi ve Fadxiya Ahmed'in dinlenmesi ve evraklardaki eksikliklerin giderilmesi için duruşmanın şubat ayına ertelendiğini söyledi.
Mahkemenin, eksik evrakların tamamlanması ve söz konusu tanıkların dinlenmesinin ardından ilk celsede dosyanın karara çıkabileceğini ifade eden Davran, "Şu an itibarıyla tutukluluğun devamına karar verildi. Biz yine bu karara itiraz edeceğiz. Sonuç olarak Prakash'ın Türkiye'ye karşı direkt bir eylemi olmasa dahi DEAŞ bizim sınırlarımızda terör örgütü olarak kabul ettiğimiz bir örgüttür. Bize de terör örgütü olarak tehdit oluşturuyor. Zaten Prakash, bizim ülkemizde şunu yaptı diye yargılanmıyor. 'Sen bize karşı sıkıntı ve problem olan terör örgütü olarak kabul ettiğimiz DEAŞ'ın üyesisin' diye yargılanıyor." ifadesini kullandı.
Neil Chistopher Prakash, 24 Ekim 2016'da Kilis sınır hattından yasa dışı yollarla Türkiye'ye geçmeye çalışırken yanında Rumana Bibi ve Fadxiya Ahmed ile yakalanmış, terör örgütü DEAŞ'ın üst düzey yöneticilerinden olduğu tespit edilmişti.
