Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Bilecik'in Söğüt ilçesinde bu sene 738'incisi gerçekleştirilen Söğüt Ertuğrul Gazi'yi Anma ve Yörük Şenliklerine katıldı. Böylesi büyük bir tarihin doğuşuna tanıklık eden topraklarda büyümenin büyük bir iftihar meselesi olduğunu belirten Bakan Dönmez, "Çağlar ötesinden gelen bu diriliş ruhunu yaşatmak, gelecek nesillere aktarmak için bu güzel değerlerden beslenmek, bu değerlerle hemhal olmak, ruh ve gönül dünyamıza ayrı bir genişlik, ayrı bir ferahlık kattı. Dün ecdadımıza oynanan kirli oyunlar ve kurulan hain tuzaklar bugün de sahnelenmeye çalışılıyor. İç karışıklıklarla, düzmece taht kavgaları ve istihbarat atakları ile yok edilmeye çalışılan milletimiz bugün de ekonomik saldırılarla hizaya sokulmaya çalışılıyor. Malazgirt'te karşımıza dikilen, Kurtuluş Savaşı öncesi Anadolu'yu işgale kalkışan ve 15 Temmuz'da milletimize kasteden düşmanlarla şer odaklarla mücadele içerisindeyiz. Bu mücadele Kıbrıs'ta, Suriye'de ve dünyanın dört bir yanında da devam edecek. Bu ateşten gömleği giymekten dün nasıl geri adım atmadı isek, bugün de atmıyoruz, yarın da atmayacağız" dedi.
"Uluslararası hukuktan doğan haklarımızı kimseye çiğnetmeyeceğiz"
Akdeniz'deki sondaj çalışmalarının kararlılıkla devam edeceğini bildiren Fatih Dönmez, "Milli enerji ve maden politikamızın bir sonucu olarak; Akdeniz'de, Fatih ve Yavuz sondaj gemilerimizle Barbaros Hayretin Paşa ve Oruç Reis sismik arama gemilerimizle çalışmaları sürdürülüyor. Bölgede hem Türkiye'nin hem de Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinin haklarını savunmaya devam edeceğiz. Uluslararası hukuktan doğan haklarımızı kimseye çiğnetmeyeceğiz. Her zaman söylediğimiz gibi varsa mutlaka bulacağız. Çünkü biz Türkiye'yiz. Bizim tarihi sorumluluğumuz var. Çünkü dünyadaki mazlumların gözü kulağı Türkiye'den gelecek yardım elinde. İnanıyoruz ki bizler tarihi tekerrür değil tefekkür nazarından baktıkça aziz milletimizin varlığına kastedenler her zaman mağlup olacaklar. Milletimizin çelikten imanı karşısında eriyip yok olmaya mahkum olacaklar. Bizler vicdan ve merhametin köreldiği bir dünyada, umudun adresiyiz. İnsanlığın adeta tek kalesiyiz. Söğüt ruhuyla, Çanakkale aşkıyla, Sakarya Zaferiyle, bu ruh her zaman dinç kalacak, bu kale hiçbir zaman düşmeyecek Allah'ın izniyle. Bizler kendi çıkarları uğruna gözlerini dahi kırpmadan milyonlarca insanın ölmesine, evlerinden ve yurtlarından sürgün edilmelerine seyirci kalan bir zihniyetin savunucuları olmadık. Gittiği her yeri yakıp yıkan, insanların hayatlarında onulmaz yaralar bırakan sömürgeci bir milletin mirasçıları da olmadık. Yüce bir dinin ve kadim bir medeniyetin temsilcileri olarak insanı eşref-i mahlukat olarak kabul eden bizler tarih boyunca onun şan ve şerefine layık adil bir düzenin kurulması için çalıştık. İşte bu nedenle tarihi sorumluluğumuz gereği ilişki içerisinde bulunduğumuz her coğrafyanın mağdur değil mağrur olması için gayret gösteriyoruz" ifadelerini kullandı.