Bakan Işık, Türkiye'nin Washington Büyükelçiliğinde Türk basın mensuplarıyla bir araya geldi.
Mattis ile çok önemli ve verimli bir görüşme gerçekleştirdiğini belirten Işık, "Bölgedeki gelişmeleri ele aldık ama ağırlıklı olarak Suriye konusunu değerlendirdik. Suriye'de kimyasal silah kullanılmasına ABD'nin verdiği cevabı önemsediğimizi, bunun caydırıcılık anlamında çok önemli olduğunu ve bundan sonra da Esed'in sadece kimyasal silah değil kimyasal olmayan silah kullandığında da özellikle böyle bir cevabı alabilmesinin kararlılığının gösterilmesine vurgu yaptık." dedi.
ABD'li mevkidaşı ile terör örgütü DEAŞ'ın bölgeden tamamen temizlenmesi konusunda şu ana kadar yapılan çalışmaları değerlendirdiklerini aktaran Işık, Fırat Kalkanı Harekatı'nda gelinen son durumu ve Münbiç'teki gelişmeleri de görüştüklerini söyledi.
Işık, şöyle devam etti:
"Rakka operasyonu ile ilgili hazırlıkları birlikte değerlendirdik. Daha sonra İdlib'deki muhtemel gelişmeleri birlikte değerlendirme imkanımız oldu. Konular yoğun konular ve değerlendirmeler de çok kapsamlı olunca süre 45 dakika olarak belirlenmesine rağmen 1,5 saat sürdü. Birlikte çalışmalarımızı sürdürme kararı aldık. Bölgeyle ilgili daha yakın istişare ve temas içinde olma kararı aldık."
- "Yeni yönetim PKK konusunda daha net"
ABD yönetiminde terör örgütü PKK'nın Suriye'deki uzantısı PYD/YPG ile ilgili tutum değişikliği söz konusu olup olmadığına ilişkin bir soru üzerine Işık, "Özellikle PKK'ya yönelik ABD'nin yeni yönetiminin daha net bir tutum aldığını söyleyebiliriz." ifadesini kullandı.
Işık, diğer taraftan ABD'nin PYD/YPG ile ortak hareket etmesi noktasında özellikle Türkiye'nin bu konudaki hassasiyetleri ve olmazsa olmazlarını Mattis'e ilettiği bilgisini paylaştı.
Rakka ile ilgili PYD/YPG unsurları yerine Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) ve ABD'nin eğittiği diğer ılımlı muhalefet unsurlarının kullanılmasının hem bu operasyonun başarısı hem de daha sonra bölgenin istikrarı bakımından son derece önemli olduğunu söylediğine değinen Işık, ABD tarafının da kendi değerlendirmelerini ifade ettiğini, bu konuda çalışmayı sürdürme kararı aldıklarını belirtti.
- Türkiye ile Rusya arasındaki S-400 görüşmeleri
Fikri Işık, "Esed'in kimyasal silah kullanıp küresel anlamda bir algının oluşmasına neden olduğu bir anda Türkiye'nin Rusya'dan hava savunma füzesi alma konusunda nihai bir aşamaya gelmesi Türkiye'nin uluslararası imajı konusunda olumsuz bir mesaj bırakmıyor mu?" sorusunu şöyle yanıtladı:
"Hayır olmaz. Şu noktada olmaz. Türkiye'nin Rusya ile S-400 görüşmesi uzun zamandır sürüyor. Bu görüşmeler devam ederken herhalde kimse Esed'in kimyasal silah kullanacağını öngöremez ve ABD'nin de buna böyle bir cevap vereceğini öngörmek öyle kolay değildir ama Türkiye'nin bir hava ve füze sistemine ihtiyacı olduğu çok açık. Bunun teminiyle ilgili de uzun süredir devam eden görüşmeler var. Bu görüşmelerin artık nihai noktaya gelmiş olmasının bugünkü konjonktürle örtüşmesi tamamen bir tesadüf. Bu noktada nihai değerlendirme aşamasındayız ve nihai değerlendirme aşamasından sonra nihai karar verilmiş olacak. Türkiye'nin önceliği NATO üyesi ülkelerin füze savunma sistemi noktasındaki imkanlarından faydalanmaktır ancak bu konuda ne teknoloji paylaşımı ne rekabetçi fiyat ne de belli noktalarda ortak üretim gibi pozitif noktaları göremeyince ihtiyacımızı gidermek için alternatif arayışlar içerisinde olmak durumundayız. Şu ana kadar Rusya'nın S-400 konusundaki yaklaşımı da olumlu olunca iş nihai aşamaya geldi."
- Rusya'nın ABD ile iletişim kanalını kapatması
Işık'a, ABD'nin Esed rejimine ait Şayrat Hava Üssü'nü vurmasından sonra Rusya'nın bu ülkeyle iletişim kanalını kapatmasının terör örgütü DEAŞ ile mücadeleyi sekteye uğratıp uğratmayacağına dair bir soru da yöneltildi.
Rusya ve ABD, Rusya ve Türkiye, Türkiye ve ABD arasındaki kanalların açık olmasının bölgede hem DEAŞ ile mücadelede hem de istenmeyen durumların engellenmesi bakımından son derece önemli olduğunu vurgulayan Işık, mevkidaşı Mattis ile görüşmesinde bu konuya değinmediklerini sözlerine ekledi.