Kurtulmuş, 24 TV'de gündeme ilişkin değerlendirmede bulundu, soruları cevapladı.
FETÖ'nün siyasi partilere ne kadar nüfuz ettiğine ilişkin soruyu yanıtlayan Kurtulmuş, bunun ne kadar olduğunu söylemenin güç olduğunu, ancak FETÖ'nün siyasete de çok nüfuz ettiğini söyledi.
"17/25 artık Kızıldeniz'in yarılmasıdır, Kızıldeniz yarıldıktan sonra pişmanlık fayda etmez" diyen Kurtulmuş, "Daha öncesi var; 7 Şubat hikayesi var, Oslo görüşmelerinin deşifresi var, MİT baskınları var, MİT tırlarının durdurulması hikayesi var. Hatta daha ilerisine gitmek lazım, 28 Şubat sürecinde FETÖ ve ekibinin hangi haletiruhiye içerisinde siyasete nasıl müdahale ettiğini, 28 Şubat sürecinin nasıl 28 Şubat siyasetinin maymuncuğu olarak kullanıldığını hepimiz biliyoruz" ifadesini kullandı.
Kurtulmuş, "Ne diyor, 28 Şubat Refah Partisi'ni kapatma kararı almış 'Sakın ha bu partiyi kapatmayın. Kapatma tehdidiyle seçime sokun ki oy almasın' diyor. 28 Şubat, imam-hatipleri kapatıyor, 'Din sadece imam hatiplerde mi okutuluyor?' diyor. Yani bu demeçleri o gün sıradan siyaset dışı demeçler gibi belki birileri gördü ama tam tersine 28 Şubat siyasetinin kilit cümleleriydi." görüşünü dile getirdi.
28 Şubatın gerçek bir darbe olduğunu ancak bunu hafifletip milletten kaçırmak için "post modern" dediklerini vurgulayan Kurtulmuş "O darbenin en önemli siyasi sözlerini kim söylemiş; bakıyorsunuz Gülen söylemiş. Dolayısıyla başından itibaren siyasetin içerisinde." diye konuştu.
- FETÖ'cü kriptolar
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, siyasi partiler içerisinde FETÖ'cü kriptoların olup olmadığına ilişkin soruyu yanıtlarken bunun mümkün olabileceğini söyledi.
Örgütün esas amacının siyaseti bir türlü etkilemek olduğunu anlatan Kurtulmuş, orada bir iktidar gördükleri için 28 Şubat'a "yaltaklandıklarını" belirtti.
Kurtulmuş, "28 Şubat'taki iktidarın kanatlarının altına girerek orada bir zemin alıyor, kazanıyor. 12 Eylül siyasetinin içerisine girerek o darbeci mantığının içerisinde, orada da zemin kazanıyor. Demokratik Sol Parti, Anavatan Partisi, Doğru Yol Partisi iktidardayken ve AK Parti iktidardayken bu iktidar partilerinin hepsinin koltuğunun altına giriyor, kendisini gizliyor hatta bazılarında açık bir şekilde bunları yapıyor ve iktidarın nimetlerinden istifade ederek, kendi örgütünü güçlendiriyor. Dolayısıyla Türkiye'de bütün iktidar partileri içerisinde bu örgütün elemanları olmuştur, herhalde sadece Refah Partisi'nin, rahmetli Erbakan'ın partisi içerisinde böyle bir yapılanma olmadı." dedi.
Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, FETÖ'nün sadece legal partilerle değil illegal örgütlerle de ilişkisi olabildiğine dikkati çekerek, bu yapının çok çeşitli siyasi örgütler içerisinde yer alabildiğini yineledi ve kripto kişilerin bulunabileceğini söyledi. Kurtulmuş, bu kişilerin ortaya çıkartılabilmesi için çalışıldığını da vurguladı.
- "Dini, kişisel, ruhsal sapkınlık"
Numan Kurtulmuş, FETÖ ile hareket eden, 30-40 yıl içerisinde yer alan bir şekilde kendisini çeken birtakım insanların ekranlara çıkıp değerlendirme yapması ile ilgili görüşünün sorulması üzerine "Bu örgütün birtakım dini sapkınlıkları ya da başındaki kişinin birtakım kişisel ruh hallerine ilişkin birtakım sapkınlıklarının olması mümkündür. Burada anlatılanlarının hepsinin doğru olduğunu varsayalım ama konumuz o değil. 'Sırtında ıslak bir fanilası vardı bunu falancaya hediye etti, bir ceketi vardı onu falancaya hediye etti'. Bunlar işi magazinleştirmektir ve doğru değildir" dedi.
FETÖ'yü İslam'ın dışına çıkmış bir dini kült olarak niteleyerek, Batı'daki Hristiyanlığın içerisinden çıkmış birtakım sapkın tarikatlara benzeten Kurtulmuş, "Bizim esas meselemiz bu hurafelerin magazinleştirilmiş kısmını konuşmak değil, esas işimiz; sapkın bir dini kült üzerinden hareket ederek millete hayatı zindan etmeye çalışan, tanklarıyla helikopterleriyle uçaklarıyla millete ölüm kusan eli kanlı bir örgütü deşifre etmektir." diye konuştu.
FETÖ'nün eli kanlı bir terör örgütü olduğunun altını çizen Kurtulmuş, bu örgütün halk nezdinde terör örgütü olduğunun görülmesini engelleyecek ya da bunu örtecek olan birtakım magazinsel sözlerin televizyonda "çok uzun uzun anlatılmasını" doğru bulmadığını bildirdi.
- MİT'le ilgili düzenleme
Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, bundan sonra yayımlanacak kararnamelerde Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) ile ilgili düzenlemelerin olabileceğini belirtti.
Darbe teşebbüsünün bazı konularda gözlerini açtığını vurgulayan Kurtulmuş, şunları kaydetti:
"Senelerdir konuştuğumuz bazı meselelerin artık tehir edilemeyecek kadar hayati önemde olduğu ortaya çıktı. Bunlardan bir tanesi devletin yeniden yapılanmasıdır. Bunun içerisinde asker-sivil ilişkilerinin gözden geçirilmesi, Türk Silahlı Kuvvetlerinin bütün gücü sadece vatan savunması olan ve bunun içinde gerçekten çok üstün savaşma nitelikleri, kabiliyetleri olan bir yapı haline dönüştürülmesi. Bu anlamda Türk Silahlı Kuvvetlerinin yeniden yapılandırılması, farklı istihbarat birimlerimizin arasındaki koordinasyonun sağlanması, istihbarattaki önceliklerin tespit edilmesi, devletin şeffaflaştırılmasına ilişkin atılacak adımların süratle tamamlanması gibi ayrıca demokratikleşme bakımından halka vadetmiş olduğumuz reformların gerçekleşmesi, anayasa değişikliği olmak üzere diğer alanlarda neler yapılabilir, bunların hızlandırılması."
"MİT'e dair yapısal birtakım değişiklikler mi olacak? İç ve dış istihbaratı kontrol edecek, iki ayrı birim mi olabileceği konuşuluyor?" sorusuna Kurtulmuş, "Bunlarla ilgili eksiğimizin ne olduğunuz biliyoruz. Nelerin yapılması gerektiğini biliyoruz ama bunlar netleşmeden kamuoyuyla paylaşmanın doğru olmadığı kanaatindeyim." cevabını verdi. Kurtulmuş, "Milli İstihbarat bakımından da ciddi bir şekilde gözden geçirmek ve yeniden yapılandırma şart gözüküyor." ifadesini kullandı.
"Öyle bir sistem kuralım ki, bir daha hiç kimse darbe yapmayı aklının ucundan dahi geçiremesin" diyen Kurtulmuş, yapılan bütün çalışmaların amacının bu olduğunu söyledi.
"Devletin, kendi içindeki tehlikeleri bertaraf etme noktasında refleksi zayıfmış, buna katılıyor musunuz?" sorusu üzerine ise Kurtulmuş, bu görüşe katılmamanın mümkün olmadığını, yapısal bir zafiyetin ortaya çıktığını aktardı.
Kurtulmuş, bu zafiyetin engellenmesi için yapısal problemlerin ortadan kalkması gerektiğini de vurguladı.
(Sürecek)