Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Kanal 33 televizyonunda yerel radyoların da ortak yayınladığı programa katıldı. Programda, korona virüs salgınına karşı aldıkları önlemleri anlatan Seçer, yaptıkları çalışmalarla ilgili de bilgi verdi.
"Su faturaları konusunda vatandaşın lehine uygulamaları hayata geçireceğiz"
Salgın riskinin, suyu hiç olmadığı kadar önemli hale getirdiğini ifade eden Başkan Seçer, insanların evde kalmak zorunda olduğunu, bu nedenle meskenlerde su tüketiminin arttığını belirtti. Salgının Türkiye'ye de ulaşmasının ardından, su borcu nedeniyle hiçbir abonenin suyunun kesilmeyeceği, suyu kesik olanlara ise su verileceği yönünde karar aldıklarını hatırlatan Başkan Seçer, "4 bin vatandaşımızın suyu borcu nedeniyle kesikmiş. Şu ana kadar bin 580 vatandaşımızın borcunu ödemediği halde suyu açıldı. Diğer taraftan yeni faturalar gelecek. Yeni faturalarla ilgili vatandaşların taleplerinin olduğunu biliyorum. Yurttaşlarımız müsterih olsun. Kendilerinin lehine inisiyatif kullanmam gerektiği noktada bundan kaçınmam. Önümüzdeki günlerde de faturaların ödenmesine ve su bedellerinin belirlenmesine yönelik, kendilerinin lehine olan uygulamaları hayata geçireceğiz. Bundan yana kuşkuları olmasın. Farklı partilerden meclis üyeleriyle mini bir toplantı yaptık. Bu konular da gündeme geldi. Yurttaşlarımızın lehine olacak konularda işbirliği yapmamız kaçınılmaz" diye konuştu.
"Kiraların geç ödenmesiyle ilgili bir hukuki zemin arıyoruz"
Korona virüs salgını nedeniyle tüm iş kollarındaki esnafın da işlerinin bozulduğunu ifade eden Seçer, Mersin Büyükşehir Belediyesinden dükkan kiralayan bin 186 esnafı ilgilendiren açıklamalarda da bulundu. Seçer, "Genelge kapsamında bazı iş yerleri kapatıldı. 22 esnafımız, bizden dükkan kiralamış, genelge gereği kapatıldı. Biz kapalı kaldıkları sürenin kira bedelini tahakkuk etmeyeceğiz. Sürelerine ekleyeceğiz, bunu telafi edeceğiz. Ama bu genelge kapsamı dışında olan esnafımız var. Farklı işkollarıyla uğraşıyorlar. Belediyeden dükkan kiralamış bin 186 esnafımız var. Bu esnafımız için de bazı çalışmalar yaptık. Bazı kararları alırken yasal bir dayanağımızın olması lazım. İnisiyatifimizi vatandaştan yana kullanacağız. Diğer parti gruplarıyla da görüştüm. Süreç devam ediyor. Esnaf arkadaşlarım da strese girmesinler. Zaten moralleri, motivasyonları bozuk. Bir çare bulacağız. Kiraların geç ödenmesiyle ilgili bir hukuki zemin arıyoruz. Belki bir genelge çıkacak, ilgili bakanlık onları da kapsayacak yeni bir düzenleme yapacak. Gerekirse bir meclis kararıyla bazı düzenlemelere gideceğiz önümüzdeki günlerde" ifadelerini kullandı.
"Dezenfektan üreteceğiz, sabun dağıtacağız"
Uzmanlarla yaptıkları görüşmelerde salgına karşı dezenfektandan ziyade sabunun daha önemli olduğu yönünde bilgiler aldıklarını kaydeden Başkan Seçer, "Dezenfektandan ziyade sabunu önemsiyorum. Belediye otobüslerinde tek kullanımlık sabunlar dağıtmaya başladık. Elimizde 40 bin kullanımlık vardı, hemen devreye soktuk onu. Belediye otobüslerine dağıttık. Binen yolcularımız bir paket alıyor. Dezenfektan imalatı için çalışmalar yapıyoruz. Etil alkol temininde sıkıntılar var. MESKİ'nin laboratuvarında dezenfektan üreteceğiz. Bunları kurumlara, halka dağıtacağız. Diğer taraftan kalıp sabun hazırlatıyoruz. Birkaç gün içinde elimizde olacak. Bunları da yoksul vatandaşlarımızın yaşadığı mahallelerde ev ev dağıtacağız. Mahalle Mutfaklarından yemek alan vatandaşlarımıza arkadaşlarımız birer tane de sabun verecek. Bunu önemsiyoruz" şeklinde konuştu.
"Uygun kumaştan, uygun standartlarda maske üreteceğiz"
Kriz Masasına gelen taleplerin en çok dezenfektan, sabun ve maske ile ilgili olduğunu vurgulayan Seçer, maske üretebilecek noktaya geldiklerini belirterek, şunları söyledi:
"Her bez parçası maske değildir. O kumaşın kalitesi, deliklerin mikron aralığı, bunlar belli kurallara bağlanmış. Maske üretilen kumaşı temin etmekte çok zorlandık. İstanbul'dan temin ettik. Süratle buraya getirilecek. Yapacağımız maskeler tekniğine uygun olmalı. Zararlı hale de gelebilir. Biz maske kullandığımızı zannederiz oysa bize bir faydası yoktur. Bunlardan da kaçınmamız lazım. Bizim dikiş atölyemiz var. Bunu yapabiliriz ama dediğim gibi bunu usulüne uygun yapmak zorundayız. Bunu da İl Sağlık Müdürlüğümüz ile koordineli sürdürmek için karar aldık. Biz bunları üretelim vatandaşlarımıza dağıtalım ama uygun kumaşla uygun standartlarda bunu yapalım. Yani yasak savmak için bunu yapmayalım; gerçekten sonuç alıcı çalışmalar olsun ve bunları vatandaşlarımıza dağıtalım istiyoruz."
"Belediye işlerinde aksama yok"
Büyükşehir Belediyesinin ana gündemi salgına karşı tedbirler olsa da daha önceden planlanan, ihale edilen işler ile belediyenin rutin işlerinin devam ettiğini dile getiren Seçer, "Belediye çalışanlarımızın yüzde 77'si işe geliyor. Her 100 çalışanımızdan 23'ü şu an evinden çalışıyor. MESKİ'de her 100 personelimizden 62'si sahada ya da ofiste çalışıyor, 28'i evinden çalışıyor. İşlerimizde bir aksama yok. Yöneticiler olarak işimizin başındayız. Yurttaşlarımızla iletişim halindeyiz" dedi.
"Yurttaşlarımızın işleri aksamayacak"
Sadece Türkiye'nin değil tüm dünyanın bu salgınla mücadele ettiğini, bu süreçte tüm dünyada üretimin durduğunu vurgulayan Seçer, şöyle devam etti: "Diliyorum bu süreç uzamaz. Uzarsa elbette bir sıkıntı söz konusu olacak ama bu sadece bize matuf değil, bütün dünyaya matuf bir durum. Diğer taraftan bizim belediyelerin gelirleri üretime bağlı. Ne kadar çok vergi, ne kadar çok refah, ne kadar çok üretim o kadar çok para geliyor bize. Ülke ne kadar zengin olursa, ekonomi ne kadar iyiye giderse Mersin o kadar çok vergi gelirlerinden pay alır. Üretim olmazsa ciro olmayacak, gayri safi milli hasıla yükselmeyecek. Ciro olmazsa vergi olmayacak, dolayısıyla bizim gelirimiz olmayacak. Belki bizim gelirlerimiz düşebilir, bazı yatırımları öteleyebiliriz. Bunlar doğal. Bunları aşarız. 2020 bütçemi yapmışım. Tabi gelir kalemlerimde bir sapma olacak. Belki yol haritasında ufak tefek değişikliklere sebep olacak ama bu demek değildir ki, benim yurttaşımın işi aksayacak, yatırımlar çok kötü noktalara gelecek, çok büyük aksamalar olacak. Böyle bir şey düşünmesinler. Her koşulun varsa sorunu çözüm yolu da vardır. Biz burada şikayet etmek üzere oturmuyoruz. 'Efendim korona virüs var ben bu işleri yapamam'. Yok böyle bir şey. Hepsini de yaparız. Hiç kimse merak etmesin. Yeter ki tedbirleri alalım. Bir şey olmaz demeyelim."
"Mahalle Mutfaklarını yaygınlaştıracağız"
Dar gelirli yurttaşların 3 liraya, geliri olmayan yurttaşların ise ücretsiz olarak faydalandıkları Mahalle Mutfaklarını, salgın riskinden önce planladıklarını kaydeden Seçer, salgın riskinin ardından evden çıkmaları yasaklanan 65 yaş üstü vatandaşların evlerine, Mahalle Mutfaklarında yapılan yemekleri gönderdiklerini söyledi. Seçer, "Mahalle Mutfaklarını yaygınlaştıracağız. Hem sabit hem seyyar mutfaklarımız vasıtasıyla yaygınlaştırmayı hedefliyoruz" diye konuştu.
"Yurttaşlarımız morallerini yüksek tutsunlar. Bu mücadeleyi kazanacağız"
Salgın ortamını fırsata çevirmek isteyenlere izin vermeyeceklerini, gıda üreten yerlerdeki hijyen denetimlerini daha da artırdıklarını belirten Seçer, "Kondisyonumuzu da iyi kullanmamız lazım. Nefesimizi kontrollü kullanmamız lazım. Çünkü bu sürecin ne kadar süreceğini bilmiyoruz. Yurttaşlarımız morallerini yüksek tutsunlar. Biz belediye olarak 7/24 kendilerinin huzuru ve refahı için ne gerekiyorsa onları yapıyoruz ve yapmaya da devam edeceğiz. Onların lehine olan her kararın altına da imza atacağız, rahat olsunlar. Bu beladan kurtulana kadar her türlü tedbiri alalım. Hijyene dikkat edelim. Zorunlu olmadıkça evden çıkmayalım. Evden çıkıyorsak da sosyal mesafeye dikkat edelim. İnşallah hep beraber, tüm dünya halkları olarak bu beladan kurtulacağız, bu mücadeleyi kazanacağız."