AA muhabirlerinin sorularını yanıtlayan Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Başkanı Vahdettin Ertaş, BES fonlarının, yatırım fonlarında olduğu gibi merkezi bir fon dağıtım platformunda işlem görmesini ve böylece katılımcıların talep ettiği tüm fonlara ulaşabilmesini sağlayacak bir projeleri olduğunu söyledi.
Ertaş, devlet katkısı uygulaması ve emeklilik yatırım fonlarına ilişkin SPK'nın düzenlemelerinin yürürlüğe girmesinin ardından emeklilik sisteminin çok büyük bir gelişme gösterdiğini, 6 milyonun üzerinde katılımcının 50 milyar liradan fazla birikiminin bu fonlarda değerlendirildiğini anımsattı.
Sistemin genel uygulamasının son derece başarılı olduğunu belirten Ertaş, "Geniş bir teknolojik altyapı var. 24 saat yatırımcıların varlıklarını bilgisayarda izleyebilecekleri bir altyapı var. Yatırımcıların beğenmedikleri fonlardan çıkmaları, hatta emeklilik şirketlerini bile değiştirme hakları var." dedi.
Ertaş, ancak zaman zaman fonlarla ilgili şikâyetlerin de olduğunu hatırlatarak, şöyle devam etti:
"Şikâyetler, fon getirilerinin beklentilerin altında, maliyetlerin ise yüksek olması üzerine yoğunlaşmakta. Geçen yıl faizlerdeki yükseliş ve borsa endeksindeki düşüş nedeniyle tahvil bono fonları ve hisse senedi ağırlıklı fonların getirisi sınırlı kalırken, özellikle dövizli fonların getirisi piyasa getirisinin epey üzerinde idi. Bu yılbaşından itibaren ilk beş aylık verilere baktığımızda hisse ve tahvil bono getirileri piyasa getirilerinin üzerinde seyretti.
Emeklilik fonları uzun vadeli fonlar olduğu için getirileri kısa dönemli kıyaslamak doğru olmamakta. En az üç yıl hatta beş yıllık periyotlarla getirileri değerlendirmek daha sağlıklı karar alınmasına yardımcı olacaktır. Ortalama getirinin altında kalan BES fonlarının yönetiminin, başka bir şirkete devredilmesini talep etme yetkisi de Kurulumuza tanınmış durumda, ancak piyasa aktörlerinin kendi dinamikleri içinde bu aşamaya gelmeden getirilerini arttırmasını hedefliyoruz. Gerekirse yetkimizi de kullanırız."
- "Fonlarda performansa dayalı ücret uygulamasına geçilmesi planlanıyor"
Ertaş, son dönemde yaptıkları düzenlemelerle fon türlerini yeniden belirlediklerini, faizsiz emeklilik fon türü olan katılım fonlarını sisteme dahil ettiklerini aktardı.
Yatırımcıların daha kolay tercihte bulunmalarını sağlamak için her emeklilik şirketi tarafından kurulabilecek fon sayısına da sınırlama getirdiklerini anımsatan Ertaş, böylece gerek katılımcıların yatırım kararı verme sürecinde oluşabilecek karışıklıkların önlenmesi gerekse portföy yönetim şirketlerinin operasyonel yükünün hafifletilmesi ve kaynakların daha verimli kullanılmasını hedeflediklerini dile getirdi.
Ertaş, fonların giderek artan oranda başta türev araçlar olmak üzere daha çeşitli varlık ve işlemlere yatırım yapma talepleri karşısında risk yönetim sistemine ve türev araçlara yatırıma ilişkin olarak daha ayrıntılı esaslar belirlediklerine işaret ederek, "Türev araç kullanımının yaygınlaşacağı ve bu durumun uzun dönemde fon getirilerine olumlu katkılar sağlayacağını düşünüyoruz." diye konuştu.
Fonlarda toplam giderlerin azaltılmasına yönelik çalışmaların yanı sıra performansa dayalı ücret uygulamasına geçilmesinin de planlandığı bilgisini veren Ertaş, şunları kaydetti:
"Bu konuda Hazine Müsteşarlığı ile iş birliği içinde çalışmalarımız devam ediyor. Ayrıca fonların, yatırım fonlarında olduğu gibi merkezi bir fon dağıtım platformunda işlem görmesini ve böylece katılımcıların talep ettiği tüm fonlara ulaşabilmesini sağlayacak bir projemiz de bulunmakta. Böylece sektörde rekabetin artmasını, maliyetlerin düşürülmesini ve getirilerin olumlu etkilenmesini hedefliyoruz. Sonuç olarak ülkemizin gönüllü BES tecrübesinden yararlanarak hayata geçireceği zorunlu BES düzenlemesi tasarruf oranımızın artmasına, sermaye piyasalarımızın gelişmesine, vatandaşlarımıza ikinci emeklilik sunması nedeniyle gelir ve refahın artmasına büyük katkı sağlayacaktır."
- "Borsa ve TSPB 'kör havuz' ile ilgili çalışmalara devam ediyor"
Ertaş, kör havuz ile ilgili de değerlendirmelerde de bulundu.
Bu kavramın yurt dışında "Dark Pool" olarak kullanıldığını belirten Ertaş, Dark Pool'ların, 1990'lı yılların sonlarında yaygınlaşmaya başlayan Alternative Trading Systems "Alternatif Alım-Satım Sistemleri" (ATS) ve bunların altındaki Electronic Communication Networks "Elektronik İşlem Platformları"nın (ECN) genel anlamda bir parçası veya uzantısı olduğunu söyledi.
Ertaş, Dark Pool'ların öncekilerden daha farklı olarak emir verenlerin kimliğinin yanı sıra kotasyonların ve likiditenin de gösterilmediği ve farklı emir eşleşme algoritmasına sahip yapılar olduğuna işaret ederek, "Özellikle 1990'dan itibaren tüm dünyada hızla büyüyen kurumsal yatırımcıların büyük miktarlı alım-satım emirlerini, fiyatlar üzerinde piyasa etkisi (market impact) oluşturmadan eşleştirmek amacıyla kurulmuşlardır. Bunların sayısında ve pazar paylarında da son yıllarda önemli artışlar meydana geldiği gözlenmektedir." şeklinde konuştu.
Dark Pool'ların pek çok piyasada şeffaflıktan uzak yapıları nedeniyle son zamanlarda giderek daha fazla eleştiriye konu olduğunu hatırlatan Ertaş, sözlerini şöyle tamamladı:
"Ülkemizde kör havuz kavramı borsada işlem sorgu menüsünde daha önce gösterilen bazı verilerin, 2010 yılından itibaren kısıtlanmasına yönelik yapılan bazı değişiklikleri ifade etmek üzere kullanılmaktadır. Bildiğiniz üzere, Borsa tarafından yapılan değişiklikle sistemde gerçekleşen işlemler sorgusunda yer alan işleme taraf üye kodlarının ve aktif emir sorgusunda yer alan karşı üye kodunun seanslar süresince gösterilmemesi uygulamasına geçilmiştir. Bu konularla ilgili olarak 2015 yılı Eylül ayı içerisinde Borsa ve Türkiye Sermaye Piyasaları Birliğinden (TSPB) bir çalışma yapmalarını istedik.
Kasım ayında borsadan gelen çalışmada mevcut durumun devamı yönünde görüş Kurulumuza ulaştı. Borsanın hisse senetleri alım-satımında yeni bir teknoloji olan BİSTECH'i devreye alması ve nisan ayında borsa yönetimindeki değişiklik kapsamında, yeni yönetimden ve TSPB'den konu üzerinde son gelişmeler de dikkate alınarak ayrıntılı bir çalışma yapmasını tekrar istedik. Halen bu çalışmanın tamamlanması süreci devam etmektedir. İnşallah, tekrar konuyu değerlendireceğiz ve sermaye piyasamız için en doğru modeli belirleyeceğiz."