Çavuşoğlu, İtalya Dışişleri Bakanı Paolo Gentiloni ile bakanlıkta yaptığı heyetlerarası görüşmenin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında soruları yanıtladı.

Bir basın mensubunun, ABD ile Rusya'nın Suriye konusunda ateşkes ile ilgili açıklamalarını hatırlatarak, bu konuda Türkiye'nin bilgilendirilip bilgilendirilmediğini sorması üzerine Çavuşoğlu, Türkiye ile İtalya'nın Uluslararası Suriye Destek Grubu'nun içinde yer aldığını ve gruba katkı sağladığını hatırlattı.

Çavuşoğlu, Münih'te 11 Şubat'ta bir bildiri yayımlandığını ancak uygulanmadığını anımsatarak, şöyle devam etti:

"Rusya'nın hava saldırılarının devam etmesi ve rejim güçlerinin saldırılarına devam etmesi, ateşkesin önündeki en büyük engeldi ve bu süreçte tüm dostlarımızla sürekli temas içinde olduk. (ABD Dışişleri Bakanı) John Kerry ile de sık sık telefonda görüştük. Rusya ile kendi aralarında vardıkları, esasen 11 Şubat'taki deklarasyonun bir başka yansıması olan taslak anlaşma konusunda da bilgimiz var. Bu sabah da Kerry ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdik ve söz verdiği gibi bu taslak metni ve yapacakları ortak açıklamanın metnini bize gönderdi ve dün akşam geldi, bakma imkanımız oldu. Bu sabah da telefonda değerlendirdik.

Burada önemli olan Rusya'nın hava saldırılarının belirtildiği gibi durdurması ve bu anlaşmanın uygulanması. Bu konudaki düşüncelerimizi söyledik. Muhalefetin bakış açısını da vurguladık. Yarın Riyad'da muhalefet bu anlaşma taslağı üzerinde görüşecek ve düşüncelerini de paylaşacak. Biz her zaman olduğu gibi bu konuda da teşvik edici çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Muhalefete özellikle müzakerelere katılma konusunda teşvik edici çalışmalarımız oldu. Hepimizin amacı ortak ama burada gizli ajandası olan ülkelerin de bu faaliyetlerini durdurması gerekiyor."

- "Bu örgütlerle 65 ülke olarak biz pekala iyi mücadele edebiliriz"

Bakan Çavuşoğlu, "Türkiye ve Suudi Arabistan, Suriye'ye kara harekatı planlıyor mu?" şeklindeki soru üzerine, bu konuda ciddi bir manipülasyon olduğunu söyledi.

Irak ve Suriye'deki DAEŞ terör örgütüne karşı 65 ülkeyle koalisyon oluşturduklarını hatırlatan Çavuşoğlu, her toplantıda DAEŞ'e karşı etkili mücadelenin nasıl olması gerektiğini değerlendirdiklerinin altını çizdi.

Çavuşoğlu, ilk toplantılarda bile hava saldırılarının yetersiz olacağını ve DAEŞ'i durduramayacağını, bunun yanında etkili kara müdahalesinin de olması ve tüm koalisyonun bunu birlikte yapması gerektiğini söylediklerini aktararak, Türkiye'nin hiçbir zaman tek başına ya da başka bir ülkeyle ikili operasyon yapmayacağını da ifade ettiğini vurguladı.

Suudi Arabistan ve bazı Avrupa ülkelerinin de başından beri Türkiye ile aynı düşündüğünü belirten Çavuşoğlu, "Arazide DAEŞ ile mücadele etmek için başka terör örgütlerine sırtımızı vereceğimize, bu örgütlerle 65 ülke olarak biz pekala iyi mücadele edebiliriz. Yani şu anda Suudi Arabistan ile Türkiye'nin Suriye'ye operasyon yapması hiçbir zaman gündeme gelmedi, gündemde yoktur" dedi.

Bakan Çavuşoğlu, dünyada 65 ülkenin DAEŞ ile mücadeleyi başaramadığını ve umudunu YPG gibi başka bir örgüte bağladığını, bu yöntemle de başka bir terör örgütüyle etkili mücadele edilemeyeceğini kaydetti.

- "Çavuşoğlu'nun sözleri son derece açık"

İtalya Dışişleri Bakanı Gentiloni de aynı konuya ilişkin olarak, Çavuşoğlu'nun sözlerinin son derece açık olduğunu ve İtalya'nın ayrı sözler söylemesinin beklenemeyeceğini söyledi.

Ortada bir koalisyon olduğunu belirten Gentiloni, DAEŞ'e karşı ortak hareket edilmesi gerektiğini vurguladı.

Gentiloni, Libya'da Ulusal Mutabakat Hükümetinin kurulmasına ilişkin bir soru üzerine, bu konuda kendilerinin ve tüm ilgili ülkelerin gayretlerinin sürdüğünü kaydetti.

Hükümetin kurulmasına yönelik tartışmaların kolay olmayan uzlaşmalar gerektirdiğini ancak konunun çözüleceğini dile getiren Gentiloni, "Eğer mutabakat hükümetini istiyorsak bunun üzerine çalışmayı sürdüreceğiz. Bu, Mısır'ın da katkı sunabileceği meselelerden. Ümit ederiz ki Mısır da katkı sağlasın" diye konuştu.

Libya'da terörizmle mücadeleye yönelik müdahalelerin nokta atışı şeklinde gerçekleştiğini ifade eden Gentiloni, bunun ilk defa olmadığını anımsattı.

ABD Dışişleri Bakanı Kerry'nin de Libya'ya olağanüstü desteğini sürdürdüğüne işaret eden Gentiloni, "Libya'ya herhangi bir askeri müdahale yönünde görüşleri yok fakat bu, teröre karşı müdahaleler yapılmayacağı anlamına gelmez. Beyaz Saray'ın bu konudaki görüşlerine saygı duyuyoruz" dedi.

- "Libyalıların kendi içlerinde alacağı kararlar önemli"

Bakan Çavuşoğlu da Libya'da varılan anlaşmanın önemli olduğunu ancak tüm sorunların çözülmüş olmadığını söyledi.

Özellikle iki meclisin başkanları olmak üzere bugüne kadar sürece katılmayanların ikna edilmesi ve hükümetin bir önce Trablus'a taşınması gerektiğine işaret eden Çavuşoğlu, şunları kaydetti:

"Bunun için de oradaki çatışmaların durması, güvenliğin sağlanması gerekiyor. Libya'da 4 bin 500 DAEŞ unsuru var ve bu ciddi bir rakam. DAEŞ ile mücadeleyi Libya'nın kendi yerel güçlerine mi bırakacağız? Düzenli bir ordunun kurulmasına yardımcı mı olacağız? Biz destek mi vereceğiz operasyonlara? Bunların hepsinin konuşulması ve Libyalıların bizden beklentisini de çok iyi bir şekilde anlamamız gerekiyor. Diğer taraftan da bu anlaşmayı akamete uğratacak adımlardan herkesin kaçınması lazım. Libya da (General Halife) Hafter konusunda farklı görüşler var. Dolasıyla Libyalıların kendi içlerinde alacağı kararlar önemli. Dışardan ve özellikle de askeri müdahalelerin olmaması gerekiyor."

(Sürecek)