İlgezdi yazılı açıklamasında, dün sosyal medyada yer alan yayınlanan bir videoda, şehirlerarası otobüsle seyahat eden bir kadının zorla otobüsten indirilerek kaçırıldığına ilişkin görüntüleri "dehşetle" izlediklerini belirtti.
"Türkiye'nin her ilinde hemen her gün karşılaştığımız bu manzara, kadına yönelik giderek artan şiddetin kameralara yansıyan sıradan bir kanıtı olarak kalmamalıdır." görüşünü paylaşan İlgezdi, konuya ilişkin Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılan açıklamanın ise Türkiye'de kadına yönelik şiddetle mücadelenin cezasızlıkla sonuçlandığına ilişkin "adeta bir itiraf niteliğinde olduğunu" savundu.
Başsavcılıkça yapılan açıklamada kaçırma eyleminin mağdurun "Ankara'da bulunan sığınma evinden Mersin'de bulunan kadın sığınma evine gönderildiği sırada" yaşandığının belirtildiğini aktaran İlgezdi, şunları kaydetti:
"Bu, özrü kabahatinden de büyük olan çok vahim bir açıklamadır zira şiddet gördüğü için devlete sığınan bir kadın, yine devlet koruması altında başka bir ildeki sığınma evine nakledilirken kaçırılmıştır. Ankara'dan Mersin'e gönderilen mağdur kadının yanında refakatçi olarak neden bir güvenlik görevlisi verilmemiştir? Şiddetten kaçan bir kadının herhangi bir güvenlik personeli olmadan başka bir kente gönderilmesi rutin bir uygulama mıdır yoksa bürokratik bir ihmal midir? Ayrıca başsavcılık açıklamasında, kadının olaya karışan aile fertlerinden şikayetçi olmadığı belirtilmektedir. Mağdur olan kadının şikayetçi olmaması, olayın vahametini hafifletmediği gibi, yetkili kamu görevlilerinin kusurunu da ortan kaldırmaz. Bu kadar vahim bir olay karşısında 'takipçisiyiz' demekle yetinen tüm sorumluları istifaya davet ediyoruz."