Kılıçdaroğlu, partisinin Karabük Güven Kavşağı'nda düzenlenen mitinginde, 17 gün koalisyon görüşmeleri yaptıklarını, görüşmeler sonunda kendilerine "Vallahi biz koalisyon kurmak istemiyoruz" denildiğini belirterek, 4 yıllık koalisyon hükümeti yerine 3 aylık seçim hükümeti istendiğini anlattı.

Hiç kimsenin CHP'ye "Siz oyun bozanlık yaptınız, insanları kandırdınız, milli iradeye saygısızlık yaptınız" diyemeyeceğini belirten Kemal Kılıçdaroğlu, "Biz sonuna kadar namuslu, dürüst bir siyaset istiyoruz. Benim derdim köşeyi dönmek değil, siyaset köşeyi dönme aracı değil. Benim derdim saraylar, hanlar, hamamlar değil. Vatandaşın derdi var, hizmet edeceğiz" diye konuştu.

Kılıçdaroğlu, kredi ve tüketici kredisi borçlarına uygulanan faizlerin en az yüzde 80'ini sileceği vaadinde bulunarak, şunları söyledi:

"Bu ülkede huzur ve refah istiyoruz. Huzur ve refahı hakça, insanca bir düzen getirerek sağlayacağız. Nasıl getireceğiz bunu? Söz verdim yine veriyorum. Emekliye Ramazan ve Kurban bayramlarında birer maaş ikramiye vereceğim. Bana 'sen bu parayı nereden bulacaksın?' dediler. Hatta Maliye Bakanı dedi ki, 'eğer siz kaynağı bulursanız bende CHP'ye oy vereceğim'. Eyvallah, şimdi onlar da söylüyorlar. Söz verdin ey Maliye Bakanı gelip CHP'ye oy vereceksin, namuslu adamsan vereceksin."

- "Emekliden başlayarak refahı dağıtacağız"

Bu ülkenin emekliye vefa borcunun olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, şu değerlendirmelerde bulundu:

"En azından iki bayramı emekli huzurlu geçirsin' diye uğraştığımda buna bile itiraz edildi. Sanıyorlar ki emekli ikramiyeyi aldı, onların yaptığı gibi koşup İsviçre bankalarında hesap açacak. Emekli bunu yapmayacak kardeşim. Esnaftan alışveriş yapacak. Esnaf da kazanacak, yani bu toplumun orta sınıfı kazanacak. Emekliden başlayarak refahı dağıtacağız. Ama onların akılları buna yetmiyor, onlar ceplerini, ben vatandaşı düşünüyorum."

Kemal Kılıçdaroğlu, çiftçinin iki Trakya büyüklüğündeki alanı karşılığını alamadığı için ekmediğini iddia ederek konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Mazotu '1,5 lira yapacağız' demiştik. Doların yükselmesiyle 1 lira 80 kuruş yapacağımızı söyledik. Buna da itiraz edildi. Onlar yatlara ve gemilere mazotu 1 lira 80 kuruştan verirken ben itiraz ettim mi? Etmedim. Onların tercihi yattan yana benim tercihim çiftçinin traktöründen yana. Aramızdaki fark bu. Onlar sanıyor ki çiftçi traktörüne binip Bali adalarına tatile gidecek. Adam tarlaya gidecek. Tarım bütün ülkelerde stratejik sektördür. Çiftçi üretmezse karnımız, çocukların karnı nasıl doyacak? Çiftçinin üretmesi lazım. Hollanda'yı düşünün birde Konya'yı düşünün. Hollanda Konya'dan küçük bir devlet. Yıllık tarım ihracatı 130 milyar dolar. Türkiye'nin 12 milyar dolar. Ne eksiğimiz var? Toprak, su, güneş, çalışacak insan var. Neden küçük? Tek bir nedeni var, bu ülkede namuslu siyaset yok."

- "Toplum ayrıştı"

Toplumun ayrıştırıldığını, bölündüğünü, insanların komşunun kimliğinin ve inancının sorgulanmaya başlandığını savunan Kılıçdaroğlu, "İnanç üzerinden kim siyaset yapıyorsa bilin ki Müslümanlığa en büyük zararı o veriyordur. Etnik kimlik üzerinden kim siyaset yapıyorsa bilin ki bu toplumu ayrıştırıyor ve bölüyordur. Benim bildiğim Allah için ibadet yapılır siyaset için değil. Hiç kimsenin kimliğini, yaşam tarzını, inancını siyasete malzeme etmedim, Allah da göstermesin" dedi.

CHP Lideri Kılıçdaroğlu, gençlerin gelecek kaygısı taşıdığı, terörün azdığı bir dönemde etnik kimlik tartışmasının yanlışlığına değinerek, CHP'nin Karabük'e çok katkısı bulunduğunu, ancak kentten milletvekili çıkartamadıkları için kırgın olduğunu kaydetti.

Vatandaşlardan yetki isteyen Kılıçdaroğlu, "Bu ülkede fakirliği tarihe gömeceğim. Hiçbir ailenin geliri 720 liranın altında olmayacak. Kadının hesabına yatıracağız parayı. Hiçbir çocuğumuzu ayırmayacağız. 'Bu yandaşımız ona verelim, bu bize oy vermedi vermeyelim' değil, 78 milyon vatandaşı kucaklayacağım" diye konuştu.

- "Yetki verirseniz terörü bitireceğiz"

Vatandaşlara "7 Haziran'dan sonra ne oldu da terör hortladı?" diye soran Kılıçdaroğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bu soruyu kendinize sorun ve sandığa öyle gidin. Millete 'diz çökeceksin' diyor. 'Bana istediğim kadar milletvekili vereceksin' diyor, 'vermezsen terörü azdırırım' diyor. Bu millet terörün karşısında diz çökmez, onun bile farkında değil. Bu milletin ne kadar onurlu ve yürekli olduğunun farkında bile değil. Başbakanlığa bağlı 'Şehitler ve Gaziler Yüksek Kurulu'nu kuracağız. O insanları onurlandıracağız. Şehit yakınları ve gazilerimiz milletvekilleri hangi sağlık haklarından yararlanıyorsa aynı haklardan yararlanacak. Bunu da kopya çekmeye henüz fırsat bulamadılar. Yetki verirseniz terörü bitireceğiz. Huzuru barışı getireceğiz. Türkiye'yi hak ettiği yere taşıyacağız. Yetki verin bana. Sandığa giderken bir şeyi unutmayın. Davutoğlu saray için çalışır, Kılıçdaroğlu halk için. Ben bu ülkeyi bütün dünyada onurlu yapmak zorundayım. Bu ülkeyi Ortadoğu bataklığından çıkartacağım."

- "Devlet kinle, ön yargıyla, kavgayla yönetilmez"

Daha sonra Yenice ilçesine giderek Akay Meydanı'nda halka hitap eden Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin şu anda Cumhuriyet tarihinin en büyük krizlerinden birini yaşadığını ileri sürdü.

Terör olaylarının arttığını anlatan Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

"PKK bizi kandırdı' diyorlar. Siz çocuk musunuz PKK sizi kandırsın. Siz ülkeyi yönetiyorsunuz. Devleti yönetiyorsunuz. Her gelen seni kandıracaksa sen bu ülkeyi mi yöneteceksin? Millet akılla, devlet mantıkla, ilgiyle yönetilir. Devlet kinle, ön yargıyla, kavgayla yönetilmez. Devlette ve yönetimde bir boşluk var. Devleti kim yönetiyor? Bir tarafta var bir başbakan, öbür tarafta var bir cumhurbaşkanı. Kim yönetiyor devleti? Böyle yönetim boşluğu olmaz."

Kılıçdaroğlu, konuşmalarının ardından CHP Karabük milletvekili adaylarını tanıttı.