'Çiftçiler Buluşması' programı
Cumhurbaşkanı Erdoğan: (1)- 'Bir millet stratejik önemi yüksek alanlarda başarı sağlamadan, geleceğine ümitle bakamaz. Güçlü ülke, sadece ordusu, ekonomisi, diplomasisi güçlü olan ülke değildir. Güçlü ülke, tarım, hayvancılık ve gıda alanlarında da kendini ispatlamış ülkedir'- '15 Temmuz darbe girişiminin püskürtülmesinde çiftçilerimiz gerçekten takdir edilecek bir duruş sergilediler. Ak koyun

Oluşturma Tarihi: 2018-02-20 16:27:26

Güncelleme Tarihi: 2018-02-20 16:27:26

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Bir millet stratejik önemi yüksek alanlarda başarı sağlamadan, geleceğine ümitle bakamaz. Güçlü ülke, sadece ordusu, ekonomisi, diplomasisi güçlü olan ülke değildir. Güçlü ülke, tarım, hayvancılık ve gıda alanlarında da kendini ispatlamış ülkedir." dedi.

Beştepe Millet Kültür ve Kongre Merkezi'nde düzenlenen "Çiftçiler Buluşması; Üreten Çiftçi, Büyüyen Anadolu, Gelişen Türkiye" isimli programındaki konuşmasını yapmak üzere kürsüye giderken Erdoğan'a, salondaki çiftçiler tarafından zeytin dalı verildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan da konuşmasına başlamadan önce zeytin dallarını kürsüye iliştirdi.

Konuşmasına, "Çiftçi kardeşlerimizi Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde, milletin evinde, bu gazi mekanda ağırlamaktan büyük bir bahtiyarlık duyuyorum." diyerek başlayan Erdoğan, darbe girişimi gecesi bu gazi mekanın çevresinde 29 kişinin şehit, 36 kişinin gazi olduğunu hatırlattı.

Erdoğan, birilerinin "Burası niye, ne için yapıldı?" dediklerini anımsatarak "İşte sizlerle beraber niçin yapıldığı ortada. Buralarla ilgili yargıya gittiklerini biliyorsunuz değil mi? Ama tabii gittiler, avuçlarını yaladılar çünkü yapılan yanlış bir şey yoktu. Her şey bu millet, vatan, ülke içindi. Dolayısıyla hak yerini buldu." dedi.

Ülkenin 81 vilayetinden gelerek Külliye'yi onurlandıran çiftçilere teşekkürlerini ileten Erdoğan, şöyle devam etti:

"Sözlerimin hemen başında sizlerin vasıtasıyla ülkemizdeki tüm çiftçilerimize olan minnettarlığımızı ifade etmek istiyorum. 15 Temmuz darbe girişiminin püskürtülmesinde çiftçilerimiz gerçekten takdir edilecek bir duruş sergilediler. Ak koyun ile kara koyunun belli olduğu o gece, çiftçilerimiz en ön safta FETÖ'cü hainlere karşı mücadele ettiler."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, vatanı ve bağımsızlığı uğruna kiminin bir yıllık hasadını, kiminin traktörünü, kiminin canını, kiminin de canından aziz bildiği evladını feda ettiğini söyledi.

- "Benim oyumla dağdaki çobanın oyu bir mi, diye soran..."

Bir dönem sırf kasketinden, kılık kıyafeti nedeniyle Kızılay'a alınmayanların, 15 Temmuz gecesi Kızılay Meydanı'nda demokrasi destanı yazdıklarını vurgulayan Erdoğan, şunları söyledi:

"Sizler fedakarlığınızla 'Benim oyumla dağdaki çobanın oyu bir mi?' diye soran kibir abidelerine o gece büyük bir ders verdiniz. Sizler, 'Söz konusu vatansa gerisi teferruattır.' sözünü o gece bir kez daha ete kemiğe büründürdünüz. Sizler, her karış toprağı mübarek şehit kanlarıyla sulanan bu aziz vatanın sahipsiz olmadığını dost düşman herkese ilan ettiniz. Sizler lafa gelince 'Tankın üzerine ilk ben çıkacağım' diyen ancak tankları görünce ilk kaçan, ilk sıvışan korkaklara da cesaret ne demektir onu öğrettiniz. Yürek sizde, kürek onlarda. Ben buradan bir kez daha 15 Temmuz gecesi canlarını, mallarını ve ciğer parelerini bağımsızlığımız için feda eden tüm çiftçi kardeşlerime şahsım ve ülkem adına şükranlarımı sunuyorum."

Erdoğan, 15 Temmuz gecesi kalleş kurşunların hedefi olan tüm şehitlere Allah'tan rahmet, gazilere de acil şifalar dileyerek, salondakilerden şehitler için Fatiha Suresi'ni okumalarını istedi.

- "Anadolu'da tutunmamızın sırrı işte buradadır"

Açıklanacak yeni teşviklerin, ülkedeki hayvan yetiştiriciliğine yeni bir soluk ve ivme kazandıracağına inandığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Zira günümüzde, şu gerçeği artık hepimiz net bir şekilde görebiliyoruz. Bir millet stratejik önemi yüksek alanlarda başarı sağlamadan, geleceğine ümitle bakamaz. Güçlü ülke, sadece ordusu, ekonomisi, diplomasisi güçlü olan ülke değildir. Güçlü ülke, tarım, hayvancılık ve gıda alanlarında da kendini ispatlamış ülkedir." dedi.

Erdoğan, bir devlet için savunma ve yerli silah sanayi ne kadar önemliyse gıda güvenliğinin de aynı derecede ehemmiyetli olduğunu vurguladı.

Bir milletin özgürlüğü için ekonomik imkanları ne kadar elzemse tarım ve hayvancılığın da kendi kendine yeter olmasının o derece şart olduğunu anlatan Erdoğan, şöyle konuştu:

"Sofrasında tükettiği gıdayı dışarıdan alan, en temel ihtiyaçlarını ithal eden bir ülkenin 'bağımsızlık' iddiası havada kalmaya mahkumdur. Gerek kendi tarihimizde gerekse dünya tarihinde bunun sayısız örneğini görürüz. Nüfus, silah ve asker bakımından güçlü olduğu halde, gıda kaynakları yeterli olmadığı için yer yüzünden silinen toplumlar, devletler olduğunu biliyoruz.

Bunun için Türk milletinin tarih boyunca iki ana mesleğe çok büyük önem verdiğine şahit oluyoruz. Bunlardan ilki askerlikse, diğeri de rençperliktir, tarım ve hayvancılıktır. Biz bu iki özelliğini daima korumuş, muhafaza etmiş bir milletiz. Biz Aşık Veysel'in ifadesiyle 'Benim sadık yarim kara topraktır.' diyen, toprağa sevdalı, toprağa gönülden bağlı bir milletiz. Onun için dikkat edin, toprak bizde anadır, toprak ana. Kaldı ki biz topraktan geldik, tekrar toprağa gideceğiz. Bin yıldır onca saldırıya, ihanete rağmen Anadolu'da tutunmamızın sırrı işte buradadır, bu sevdadır."

Erdoğan, "Tarih boyunca sömürgeciler, bizi vatan kıldığımız bu topraklardan söküp atamamışsa bunda askerlik yanında tarım alanındaki gücümüzün, zenginliğimizin de çok büyük payı vardır." değerlendirmesini yaptı.

En güçlü olunan dönemlerde dahi toprağın ihmal edilmediğini kaydeden Erdoğan, "Toprakla bağımızın kopmasına izin vermedik. Coğrafi olarak sınırlarımızı genişletirken, tarım konusunda da tımar sistemi gibi yenilikleri, yeni yöntemleri uygulamaya koyduk." dedi.

(Sürecek)