Demir, SSB Binası'ndaki basın toplantısında 2019 faaliyetlerini değerlendirerek, 2020'ye dair hedeflerini anlattı, soruları yanıtladı.
Savunma sanayisi alanında yerli ve milli üretiminin önemine işaret eden Demir, bu alanda kısıtlamalar getirilmediği sürece dost ve kardeş ülkelerle çeşitli iş birliklerine açık olduklarını söyledi.
Altay tankının seri üretim teslimatına ilişkin soru üzerine Demir, şu ifadeleri kullandı:
"Altay tankında T0 artı 18 gibi bir sözleşmemiz var. Yani bu, şunu içeriyor: Şu an için firma elinde güç paketi olmadığı zaman T0 başlatılamıyor. Güç paketi konusunda yapılan başvurunun sonuçlanmadığı durumda biz T0'ı başlatamadığımızdan bu 18 aylık süre de başlayamıyor. Kamuoyuna deklare edilen bir 18 aylık süremiz vardı. O zaman yapılan başvurunun sonuçlanmasını bekliyorduk. Şu anda pozitif ve negatif bir cevap olmadı, beklemede. Motor, yani genel anlamda güç paketinde alternatif aramaları sürüyor. Bu konunun çok yakında sonuçlanacağını tahmin ediyoruz. Sonuçlandıktan sonra üretim hattının da kalifikasyonu olduktan sonra T0 başlayacak ve ondan sonra 18 ay koyacağız. Prototip başlamasından gelen elimizde 4 tane güç paketi var. Biz bunlarla ilk partiyi başlatmak durumundayız ama '4 adet üret sonra bekle' anlayışıyla bir hattın da açılması çok fizibıl değil. Bu aşamayı çok kısa sürede geçeceğiz, çok olumlu gelişmeler var."
- "F-35'te ABD'nin tavrını anlamakta zorlanıyoruz"
S-400 Hava Savunma Sistemi'yle ilgili soruyu da yanıtlayan Demir, ikinci sistemin ne zaman teslim edileceğine ilişkin bir tarih belirtmediklerinin altını çizdi. Demir, birinci sistemin doğrudan tedarik, ikinci sistemde ise ortak üretim ve teknoloji transferi konularının yer aldığını dile getirdi.
Demir, F-35 programındaki son duruma ilişkin, "Biz F-35'in ortağı olarak attığımız imzanın arkasındayız. Taraflı bir kararın gayri hukuki olduğunda ısrarcıyız. 'Ben yaptım oldu.' diye bir yaklaşım var. Programla ilgili bütün yükümlülüklerini yerine getiren bir ortağız. Programda kalmak istiyoruz tezini öne sürdük ve onu destekledik. Aylar önce bu kararı aldıklarını bildirenlerin söylediklerini duymamış kabul ederek firmalarımız üretimlerini devam ettirdiler. Biz firmalarımıza üretimi durdurmalarını söylemiş olsaydık programın tümü çok zor durumda kalabilirdi." diye konuştu.
Türkiye'nin konuyla ilgili olumlu yaklaşımını göstermek adına üretime dair hiçbir negatif adım atılmadığını vurgulayan Demir, "Martta üretimi durdurma kendi (ABD) kararlarıdır. Bunun da yine bizim açımızdan belirli hukuki sonuçlarının olacağını düşünüyoruz. Marta kadar ne olur bilmiyoruz. Bu konuda ciddi bir görüşme zemini maalesef yok. Bir müttefik olarak ABD'nin tavrını anlamakta zorlanıyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
İyi niyetini ve olumlu yaklaşımını muhafaza etmek adına Türkiye'nin programdaki imzasına sadık olduğunu kaydeden Demir, "Bu konuda tek taraflı adım atılamayacağını iddia ediyoruz. Bu konudaki hukuki haklarımızın da saklı olduğunu ve adımları atacağımızı belirtiyoruz. Programın selameti açısından hemen alternatif üretici bulmanın ne kadar zor olduğunun görüldüğünü düşünüyoruz. Top karşı tarafta." ifadesini kullandı.
Demir, F-35'e alternatif olarak sunulan SU-35 konusunda gelişmelerin sorulması üzerine, "Daha önce de belirtmiştik. SU-35 konusunda karşı taraftan yapılan bir teklif oldu. Bu teklifi kendi içimizde görüşmeye devam ediyoruz. Teklifin çok geniş tartışılması gerekiyor. O teklif üzerine daha ileri somut bir gelişme olmadı." dedi.
Uzun menzil hava savunma sistemi "Siper" projesinde de çalışmaların sürdüğünü anlatan Demir, Hisar-A ve Hisar-O'da geliştirilen teknolojilerin proje için destek niteliğinde olduğunu söyledi.
- Pakistan'a Atak helikopteri ihracı
Atak helikopterinin Pakistan'a satışına ilişkin de konuşan Demir, ihraç lisansı başvurusuna ilişkin işlemlerin devam ettiğini kaydetti.
Demir, Pakistan'ın 1 yıl ek süre vermeye razı olduğunu dile getirerek, "Beklemedeyiz. Alternatif motor sistemleri için öncelikle yerli motor geliştirme işlemleri süreci devam ediyor. Biz daha çok bunun yerli motorla karşılanabileceği iddiasıyla çalışmaları hızla devam ettiriyoruz. TUSAŞ da bir yandan ara çözüm için belirli temaslarda bulunuyor. İhracat izni için bekleme süresi bir yıl. Bir yıl sonunda Pakistan bizim yerli motorun geldiği aşamayı görür veya o zamana kadar ihraç izni çıkarsa bu iş devam eder." diye konuştu.
Konunun Pakistan ile ABD tarafını ilgilendirdiğini belirten Demir, Pakistan tarafının da devrede olduğunu ve olumlu bir sonuç gelmesini umduklarını bildirdi.
Bir başka soru üzerine Demir, TCG Anadolu'da çok çeşitli hava sistemleri kullanılabileceğini, çeşitli kabiliyetlerde insansız hava araçlarının konuşlanmasında sorun olmayacağını ifade etti.
Demir, "F-35 gibi pahalı bir alternatife gitmektense onun fonksiyonunu belli ölçüde icra edebilecek özellikle insansız sistemlerin bu platformda kullanılması mümkün. Bu konuda zamanı geldiğinde gelişmeler olacaktır." ifadesini kullandı.
Savunma Sanayi Teknolojileri AŞ (SSTEK) ve ULAK Haberleşme AŞ'nin faaliyetlerine ilişkin soruya Demir, "ULAK sistemi devreye girdikten sonra yabancı ürünlerin fiyatları önemli ölçüde aşağı getirildi. Turkcell şu ana kadar 2 bin 650, Vodafone ve Türk Telekom 250 sipariş vermiş." yanıtını verdi.