Dolar

34,3061

Euro

37,1912

Altın

3.018,65

Bist

8.885,00

Dev Hücreli Granül Om Teşhisi Konulan Minik Esranur Taburcu Oldu

Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Anabilim Dalı öğretim üyesi Doç. Dr. Serdar Nazif Nasır, 4 yaşında granül om teşhisi konulan Esranur ile ilgili, 'İlk geldiğinde çok dramatik bir durumdaydı, şu an fonksiyonel ve estetik olarak normale döndü. Şu anki sağlık durumu çok iyi taburcu ediyoruz' dedi.

9 Yıl Önce Güncellendi

2016-06-23 15:00:18

Dev Hücreli Granül Om Teşhisi Konulan Minik Esranur Taburcu Oldu
Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Anabilim Dalı öğretim üyesi Doç. Dr. Serdar Nazif Nasır, 4 yaşında granül om teşhisi konulan Esranur ile ilgili, "İlk geldiğinde çok dramatik bir durumdaydı, şu an fonksiyonel ve estetik olarak normale döndü. Şu anki sağlık durumu çok iyi taburcu ediyoruz" dedi.

4 yaşında lavabo açıcı içen ve bir sene sonra da dev hücreli granül om teşhisi konulan Esranur Özcan şimdi 11 yaşında ve 7 yıllık bir tedavi sürecinin ardından tekrar sağlığına kavuştu.

Esranur Özcan'ın ameliyatını gerçekleştiren Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Anabilim Dalı öğretim üyesi Doç. Dr. Serdar Nazif Nasır, "Esranur bana ilk başvurduğunda ağzında büyük bir kitleyle gelmişti ve oldukça kötü kokulu bir kitleydi. Kendisi hikayesinde yaklaşık olarak 2,5 yılda bu kadar büyüdüğünü ama çocukluğundan itibaren, 4 yaşından itibaren bu kitlenin gittikçe büyüdüğü ailesi tarafından bahsedildi. Ben daha önce abisini ameliyat etmiştim, abisi de aynı şekilde üst çene de kitlesi olan bir hastamızdı. Onu ameliyat ettikten sonra kardeşini de bana getirmeyi uygun gördüler" ifadelerini kullandı.

"AMELİYAT RİSKLİ OLDUĞU İÇİN AMELİYAT EDİLMEMİŞ"

Esranur ve ailesinin birkaç cerrah dolaştığını fakat ameliyat riskli olduğu için ameliyat edilmediğini aktaran Doç. Dr. Nasır, "Esranur'un kitlesi, bizim dev hücreli granül om dediğimiz damarsal yapısı oldukça fazla olan ameliyatı riskli olan bir hastamızdı. Bize başvurduğunda tetkiklerini yaptık, bunun sonucunda ameliyata karar verdik ama ameliyat yapmadan önce ağız bölgesinde çalışacağımız için, boynundan nefes alabilmesi için küçük bir delik açtık. Ameliyatı başladıktan sonra bizim üst çene dediğimiz bölgede tüm kemik ve içerisindeki tümör dokusunu çıkardık aynı zamanda da hem sert damağı hem de yumuşak damağı çıkarttık. Ameliyat tabii kanamalı geçti, biraz riskli ve biraz da endişeli dönemlerde yaşadık. Daha sonra bu damağın yarısı ve içeride de yüz kemiklerinin yarısı olmadığı için bacağındaki kemiklerden birini derisiyle beraber aldık kemiklerin üst çenenin dişleri taşıyacak bölümlerini yaparken derisi ile de hem damağı oluşturduk hem de estetik olarak sonuç elde etmeyi başardık" diye konuştu.

"ŞU ANKİ SAĞLIK DURUMU ÇOK İYİ TABURCU EDİYORUZ"

"Ben daha önce Türkiye'de ikinci yüz nakli ameliyatını da yapmıştım o ameliyattan bile daha uzun sürdü bu ameliyat yaklaşık olarak 10 saat kadar sürdü" diyen Doç. Dr. Nasır şöyle devam etti:

"Ameliyat sonrası dönem çok sıkıntılı geçmedi. Şu anda yaramız oldukça iyileşti, taburculuğunu yaptık, boynundaki nefes aldığı o deriyi de kapattık şu anda ağzından nefes alıp rahatlıkla yemeğini yiyebiliyor ve konuşmaya da çok rahatlıkla başladı. Hastamızı ameliyat ettikten sonra farkına vardık ki daha önce haberlerde çıkmış lavabo açıcısı ile olduğuna dair orada tabii bir yanlışlık var. Ailede genetik kökeni olan bir tümör olduğunu düşünüyoruz çünkü baba da aynı şekilde ameliyat olmuş yıllar önce Hacettepe'de daha sonra abisini ben ameliyat ettim şimdi de küçük kız kardeşini ameliyat ettim yani bu lavabo açıcısıyla alakalı bir şey değil, doğuştan olan veya doğuştan sonra başlayan ama bir genetik kökeni olduğunu düşündüğümüz bir tümör. Şu anki sağlık durumu çok iyi taburcu ediyoruz şu anda, ilerleyen dönemde ne yapacağız peki? Çünkü üst çenenin yarısı olmadığı için orada tabii dişleri de yok. Şimdi biz diş hekimleriyle beraber ortak çalışarak oraya yeni dişler oluşturacağız ondan sonra normal hayatına devam edecek ancak şu an hala alt çenedeki ve diğer kemiklerde de küçük olarak yine tümörler mevcut bunları da yakın takip edeceğiz. Takibimizde olacak hastamız."

Esranur'un şu anda sağlığına tamamen kavuştuğunu söyleyebileceğini belirten Doç. Dr. Nasır, "İlk geldiğinde çok dramatik bir durumdaydı, çok şiddetli bir kokusuyla sosyal olarak ortamlara giremeyecek kadar rahatsız edici bir görüntüsü vardı. O yüzden şu an fonksiyonel ve estetik olarak normale döndü. Diğer kemiklerdeki tümörler büyür mü büyümez mi onu bilemiyoruz. Diğer kitlelerin büyümemesi için de bir ilaç tedavisi başlayacak" şeklinde konuştu.

Minik Esranur ise taburcu olmasının mutluluğunu yıllardır yüzünde taşıdığı maskeyi çıkarıp atarak gösterdi.

Haber Ara