Konuya ilişkin Bakanlığa yöneltilen bir soruya yazılı cevap veren Aksoy, "AB dışişleri bakanlarının Doğu Akdeniz'deki sorunlara dair son açıklaması, kendini tekrar eden ve hiçbir amaca hizmet etmeyen kısır bir söylemin son örneğidir." değerlendirmesinde bulundu.
Aksoy, Türkiye'nin iyi niyetli girişimlerine karşı kayıtsız kalan ve Yunanistan'la GKRY'nin haksız ve hukuksuz iddiaları tarafından rehin alınan bu anlayışın, bölgesel barış ve istikrara katkı yapma şansı bulunmadığını ifade etti.
AB'nin, "yeni tip koronavirüsle (Kovid-19) mücadelede gösteremediği dayanışmayı, söz konusu Rum kesimi olduğunda koşulsuz şartsız göstermesinin ise manidar olduğunu" belirten Aksoy, şunları kaydetti:
"AB'nin yapması gereken, dayanışma kisvesi altında körü körüne Yunanistan ve GKRY'nin sözcülüğüne soyunmak yerine, sağduyuyla davranmak, uluslararası hukuk ile Türkiye ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin (KKTC) meşru hak ve menfaatlerini dikkate almaktır. Biz, her zaman olduğu gibi, adilane diyaloğa açık olduğumuzu yineliyoruz."
AB ülkeleri dışişleri bakanlarının video konferans aracılığıyla dün düzenlediği toplantının ardından Doğu Akdeniz'deki gelişmelere ilişkin yayımlanan bildiride, Türkiye'ye, "AB üyesi ülkelerin deniz yetki alanlarındaki ve karasularındaki egemenlik haklarına saygı duyması" çağrısı yapılmıştı.