Diyarbakır'a 100 milyon dolarlık yatırım
Merkezi Kahramanmaraş'ta bulunan İskur tekstil şirketi, 2014'te Diyarbakır'da yaklaşık 100 milyon liraya mal olan pamuk ipliği fabrikası kurdu

Oluşturma Tarihi: 2017-02-24 16:11:32

Güncelleme Tarihi: 2017-02-24 16:11:32

Merkezi Kahramanmaraş'ta bulunan İskur tekstil şirketi, 2014'te Diyarbakır'da yaklaşık 100 milyon liraya mal olan pamuk ipliği fabrikası kurdu.

Yaklaşık 26 yıl önce Kahramanmaraş'ta kurulan İskur Tekstil Enerji Ticaret Anonim Şirketi, kentte yaptığı yatırımların ardından 2012'de açıklanan teşvik paketi ile yüzünü Diyarbakır'a çevirdi. 6. Bölge'de olan Diyarbakır'da yatırım kararı alan şirket, 2014 yılında pamuk ipliği fabrikasını tamamladı ve 330 kişiye istihdam kapısı açtı. Yaklaşık 2 buçuk yıldır Diyarbakır'da hizmet veren şirket, kentte yaptığı işten memnun kalınca, yeni yatırımlar yapmak için projeler üretti. Bu kapsamda, Başbakan Binali Yıldırım'ın geçtiğimiz eylül ayında açıkladığı cazibe merkezleri programıyla projeleri hayata geçirmek için kolları sıvayan İskur, projelerini Kalkınma Bankası ve Kalkınma Bakanlığına iletti. Projelerin kabul edilmesi ile birlikte İskur, Diyarbakır'a toplam 100 milyon dolarlık fabrika kurarak 2 binden fazla kişinin iş sahibi olmasını sağlayacak.

İLK FABRİKA 100 MİLYON LİRAYA MAL OLDU

Konu ile ilgili İHA muhabirine açıklamalarda bulunan pamuk ipliği fabrikası genel müdürü Ekrem Kul, şu an tekstil sektöründe faaliyet gösteren bir firma olduklarını, yüzde 100 pamuk hammaddesinden yüzde 100 ham pamuk ipliği ürettiklerini söyledi. Tedarikçi firma konumunda olduklarını ifade eden Kul, "Bu tip fabrikalar büyük yatırımlar, buradaki yatırımımız, 100 milyon lira civarında bir yatırım. Bu yatırımın neticesinde toplamda 330 kişiyi istihdam ediyoruz. Burada en kritik nokta istihdamdan ziyade biz burada bir kapı açmış olduk. Bunun arkasında da yeni yatırımlar için tecrübe edinmiş olduk. İnşallah ilerleyen süreçlerde de yeni yatırımlarımız olacak" dedi.

"HEDEFİMİZ 2020 ÖNCESİ 2 BİNDEN FAZLA KİŞİYİ İSTİHDAM ETMEK"

Kendilerinin Diyarbakır'da faaliyete başladıktan sonra kentte potansiyeli gördüklerini belirten Kul, şöyle dedi:

"Bu potansiyeli nasıl kinetiğe dönüştüreceğimizi bunu nasıl nihayete erdirebileceğimizi tecrübe etmiş olduk. Bu da bizim yeni projeler için ufkumuzu açtı. Başbakanımız Binali Yıldırım'ın burada bir cazibe merkezi programı açıkladı. Bu programla birlikte biz 3 adet daha işletme projelendirdik Kalkınma Ajansı ve Kalkınma Bakanlığı nezdinde dosyalarımızı sunduk ve şu anda netice bekliyoruz. İstihdam için gereken sektör iplikten ziyade hazır giyim. Hazır giyim ve konfeksiyon üzerinde de çalışmalarımız var. Diyarbakır'da tekstil kent organize sanayi bölgesi kurulacak. Orada da cazibe merkezleri programı kapsamında hazır giyim imalatı için de üretim tesisi inşaatına başlayacağız. Orada da toplam bin 200'e yakın bir istihdam olanağı oluşacak. Hayata geçirilecek iplik fabrikaları ile beraber bizim orta vadede, yani 3-4 yıllık vadede 2020 olmadan toplam çalışan sayımızı 2 binin üzerine çıkarmak istiyoruz. Yeni kuracağımız işletmeler dünyada üst seviyedeki teknoloji ile biz bunu dizayn edeceğiz. İki iplik fabrikası artı konfeksiyon fabrikası ile birlikte 100 milyon dolarlık, aşağı yukarı bugünkü para ile 350-370 milyon gibi bir rakam çıkıyor. Bununla beraber de 2 binin üzerinde bir çalışan sayısına ulaşmış olacağız."

"DİYARBAKIR MÜTHİŞ BİR ALTERNATİF"

Bilgi sahibi olmadan algıyla yönetilmenin doğru olmadığını aktaran Kul, konuşmasını şöyle tamamladı:

"Bilgi sahibi olmadan, algı sahibi olmak bu yönetilemez. Endüstri analitik zeka ile kurulur, bu şekilde hayata geçirilir. Diyarbakır Anadolu'nun en kadim şehri, ama ne yazık ki negatif bir algı vardı. Bu noktada da biz önceki dostluklarımızı da koyarak ayrıca Diyarbakır halkının bize kucak açması şehrin daha sosyal bir şehir olması bulunduğu konumun hammaddeye limanlara yakınlığı gibi tüm bu faktörleri aldığımızda Diyarbakır müthiş bir alternatif olarak karşımıza çıktı ve bu işletmeyi de hayata geçirmiş olduk yenilerini de geçireceğiz. Dışarıdan gelen diğer yatırımcılar için de sosyal söylemlerle bilginin dışında sadece algısal söylemlerle hareket etmemelerini biz tavsiye ediyoruz. Analitik zekayı ön plana koysunlar ve buradaki potansiyeli önemsesinler. Burada gerçekten iş gücü anlamında, hammadde anlamında her anlamda müthiş bir potansiyel var. Emin olun bunu kinetiğe çok rahat geçirecekler. Nitelikli iş yeri olursa nitelikli iş gücü oluşur."

(Aydın Yorat - Emrah Kızıl / İHA)