Diyarbakır annelerinin evlat nöbeti 96'ncı gününde
Anne Sevdet Demir:- 'Oğlum için hayallerim vardı. Bırakmadılar, oğlumu benden çaldılar. Ben hakkımı helal etmiyorum'- Baba Şehmus Kaya:- 'Oğlumu özledim, onun için seve seve ölürüm, canımı veririm. Oğlumu istiyorum, onun sesini duymak, yüzünü görmek istiyorum. Benim bayramım bayram değil, uykum uyku değil, benim yediğim yemek yemek değil'

Oluşturma Tarihi: 2019-12-07 14:08:19

Güncelleme Tarihi: 2019-12-07 14:08:19

Diyarbakır annelerinin, dağa kaçırılan çocuklarına kavuşma ümidiyle HDP İl Başkanlığı binası önündeki evlat nöbeti devam ediyor.

Çocuklarının dağa kaçırılmasından HDP'yi sorumlu tutan Diyarbakır annelerinin, partinin il binası önünde 3 Eylül'de başlattığı oturma eylemi 96'ncı gününe girdi.

Ellerinde çocuklarının fotoğrafı ile bekleyişini sürdüren annelerden Sevdet Demir, oğlu Fatih'in, 4 yıl önce Hani ilçesinde ekmek fırınında çalışırken HDP aracılığıyla dağa kaçırıldığını söyledi.

Oğlunun terör örgütü tarafından Suriye'ye götürüldüğünü kaydeden Demir, her yerde oğlunu aradıklarını, Irak ve Suriye'ye gittiklerini belirtti.

"Oğlum şimdi Suriye'de. HDP, oğlumu çaldı. Onlar götürdü. Onların adamları sokaklara düşmüş, gençlerin fikirlerini değiştirdiler. Oğlumu ne yapıp ettiler, beynini yıkadılar." diyen Demir, oğlu için eylemini sonuna kadar sürdüreceğini dile getirdi.

Demir, şöyle devam etti:

"Oğlum için hayallerim vardı. Bırakmadılar, oğlumu benden çaldılar. Ben hakkımı helal etmiyorum. Oğlum, seni çok özledik. Yolunu bekliyoruz. Gittiğin yol, yol değil. Sizi kandırdılar. Sizi kandıranlar, kendi evinde, işinde gücünde. Oğlum fırsat bulursan durma kaç, gel annene. Ben burada oturuyorum. Hastayım ama senin için buradayım. Seni almadan eve dönmeyeceğim."

Oğlu Vedat için oturma eyleminde yer alan baba Şehmus Kaya ise çocuğuna kavuşuncaya kadar eylemini sürdüreceğini dile getirdi.

Eylemin 96 gündür sürdüğünü, 96 yıl da sürse eyleme devam edeceklerini anlatan Kaya, şöyle konuştu:

"Oğlumu özledim, onun için seve seve ölürüm, canımı veririm. Oğlumu istiyorum, onun sesini duymak, yüzünü görmek istiyorum. Benim bayramım bayram değil, uykum uyku değil, benim yediğim yemek yemek değil. Oğlumu hamallık yaparak büyüttüm. 12 yıl hamallık yaparak onu okuttum."