Diyarbakır Milli Eğitim Müdürü Aslan:
Aday öğretmenlere yönelik 'Kurumsal iletişim ve iletişimde farkındalık' seminerinde konuşan Diyarbakır Milli Eğitim Müdürü Hasan Aslan, 'Dağa çıkan her çocuğun, bizim üzerimizde vebali var, uykumuz kaçmalı. Eğer gencecik bir lise öğrencisi Rozerin, Sur'da keskin nişancı, Kanasçı olmuşsa öğretmenler olarak, eğitimci olarak burada bizim vebalimiz var' dedi.

Oluşturma Tarihi: 2017-02-21 10:34:11

Güncelleme Tarihi: 2017-02-21 10:34:11

Aday öğretmenlere yönelik "Kurumsal iletişim ve iletişimde farkındalık" seminerinde konuşan Diyarbakır Milli Eğitim Müdürü Hasan Aslan, "Dağa çıkan her çocuğun, bizim üzerimizde vebali var, uykumuz kaçmalı. Eğer gencecik bir lise öğrencisi Rozerin, Sur'da keskin nişancı, Kanasçı olmuşsa öğretmenler olarak, eğitimci olarak burada bizim vebalimiz var" dedi.

Diyarbakır Milli Eğitim Müdürlüğü ve İstanbul Aydın Üniversitesi işbirliğiyle aday öğretmenlere yönelik "Kurumsal iletişim ve iletişimde farkındalık" semineri verildi. Büyükşehir Öğretmenevi ve Akşam Sanat Okulu konferans salonunda düzenlenen seminere, Milli Eğitim Müdürü Hasan Aslan, müdür yardımcıları, İstanbul Aydın Üniversitesi Güneydoğu Anadolu Bölge Koordinatörü Şeref Kor, İstanbul Aydın Üniversitesi Kişisel Gelişim Uzmanı Mehmet Ekinci, okul idarecileri ve aday öğretmenler katıldı.

"Görevimiz, vatana millete bağlı öğrenciler yetiştirmektir"

Seminerde konuşan Milli Eğitim Müdürü Aslan, öğretmenliğin, kutsal ve şerefli bir meslek olduğunu söyledi. Fikirleri birer zenginlik olarak göreceklerini belirten Aslan, "Eğer biz öğretmenler odasında, kendi fikirsel çatışmalarımızdan dolayı, birbirimize küsüyorsak, birbirimizle konuşmuyorsak, birbirimize sırt çeviriyorsak, bizim yetiştirdiğimiz öğrenciler de geleceğin, toplumun huzursuzluk durumlarını artıracak. Öğretmenler odasında, öğretmenlerin anlaşamadığı öğrencileri, olsa olsa toplumun huzursuz hali olur. Vatana, millete, milli ve manevi değerlerine bağlı nesiller yetiştirmek, bizim asli görevimizdir. Bizim okullarımız da bayrağımız dalgalanacak, İstiklal Marşı'mız kesintisiz okunacak, bizim okullarımızda devletin ve milletin lehine ne varsa, onlar yaşanacak ve yaşatılacak aleyhinde olanlar da benim kırmızı çizgim olduğunu bilecekler arkadaşlar" diye konuştu.

"Terörün panzehiri eğitimdir"

Çocukların, gelecek nesillerin öğretmenlere emanet olduğunu ifade eden Aslan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bu çocuklar size emanet, bu nesiller, bu gençler size emanet, dağa çıkan her çocuğun, vallahi de billahi de bizim üzerimizde vebali var, uykumuz kaçmalı. Eğer gencecik bir lise öğrencisi Rozerin, Sur'da keskin nişancı, Kanasçı olmuşsa öğretmenler olarak, eğitimci olarak burada bizim vebalimiz var. Başkasının evladı üzerinden ideoloji devşirmek kolay tabi. Kendi evladımız üzerinden devşirelim bakalım. Hiçbir anne baba kendi evladını, 16-17 yaşında kız çocuğunun, erkek çocuğunun örgüt elemanı olarak elinde silahla dağa çıkmasını, milletine vatanına silah çekmesini arzu eder mi, etmez tabi. Niye bunu söylüyorum, bu çocuklar bize emanettir, terörün panzehiri eğitimdir, bizleriz."