Zeybekci, "EXPO 2015 Milano Türkiye Milli Günü Etkinlikleri" kapsamında fuar alanında düzenlenen "Türkiye-İtalya İş Forumu"na katıldı.
Toplantının açılışında konuşan Zeybekci, Türkiye ile İtalya'nın çok farklı noktadan Akdeniz'in iki güzelliğini temsil ettiğini belirterek, bu ülkelerin Akdeniz'e, insanlığa, tüm kültürlere ve dünyaya doğru ellerini uzattığını söyledi.
Türkiye'nin son 13 yılda kişi başına milli gelir, dış ticaret, tarım, turizm gibi bir çok alanda oldukça önemli mesafeler katettiğini ve dünyanın 17'inci, Avrupa'nın 7'inci büyük ekonomisi haline geldiğini anlatan Zeybekci "13 yıldan beri Türkiye ortalama üst üste yüzde 4,7 oranında büyümeyi başarabildi" ifadesini kullandı.
Bu yılın ikinci çeyreğinde Türkiye'nin dünyada en hızlı büyüyen 7'inci ülke olduğuna dikkati çeken Zeybekci, dünyanın neresine gidilirse gidilsin Türk şirketlerin ve yatırımcıların görüldüğünü vurguladı.
İtalya'nın Türkiye'nin en büyük dördüncü ticaret ortağı olduğunu ve iki ülkenin bir çok benzerlikleri bulunduğunu anlatan Zeybekci, "Akdeniz havzasının etrafını şöyle bir düşünün, dünyanın en büyük enerji ve hammadde kaynaklarının açıldığı kapı ve bunun geçiş güzergahında olan bir Türkiye düşünün. Yaklaşık 20 milyar dolarlık dış ticaret hacmi var iki ülke arasında, bu kabul edilebilir değildir" diye konuştu.
-"Kapılarımızı sonuna kadar açalım"
Türkiye olarak İtalya'ya, İtalyan yatırımcılara kapıları sonuna kadar açtıklarını belirten Zeybekci, şöyle devam etti:
"Hiç bir limitimiz yok, hiç bir sınırlamamız, hiç bir yasağımız yok. Dünyada Avrupa Birliği ile Gümrük Birliği anlaşması olan tek ülkedir Türkiye. Gümrük Birliği anlaşmamızda Türk ihraç ürünlerinin AB sınırları içinde serbest dolaşımı garanti altına alınmıştır. Ama Türk ihraç ürünlerinin İtalya'dan geçerken 48 bin adetlik bir sınırlamaya tabi olmuş olmasını ben asla kabul etmiyorum. Kapılarımızı sonuna kadar açalım. İtalyan tırları ve İtalyan ürünleri Türkiye'ye hiç bir sınırlamaya tabi olmaksızın gelsin girsin, ama aynı şekilde Türkiye de İtalya'ya girsin ve İtalya üzerinden dünyanın, Avrupa'nın diğer ülkelerinde ortaklıklara açalım."
Dünyanın inanılmaz bir değişime gittiğini, haritaların ekonomik anlamda bir daha çizildiğini belirten Nihat Zeybekci, dünya ülkelerinde ekonomik anlamda yeni bloklar oluştuğunu söyledi. Zeybekci, "Hiç kimse unutmasın, Türkiye hiç bir zaman için bu oluşan bloklarda kendine yer arayıcı olmayacaktır. Türkiye bu oluşan blokları oluşturan ülkelerden birisi olacaktır" dedi.
"Bizim hedefimiz bellidir, bizim varmak istediğimiz hedefimiz Avrupa Birliği ile tam entegrasyondur" diyenZeybekci, İtalya'nın Türkiye'nin AB'ye tam entegrasyonu sağlanmadan diğer ülkelerden ayrışması gerektiğini söyledi.
Zeybekci, "Bu yarışta, dünyanın ekonomik, sanayileşme, ticaretteki bu kümeleşme anlamındaki bu inanılmaz yarışta, İtalya ile Türkiye birbirinin kolundan, ayağından çeken iki ülke olmasın, birbirinin kolundan tutan iki ülke olsun. Birbirinin kolundan tutarak hedefe doğru çok hızlı yürüyen iki ülke olsun" değerlendirmesinde bulundu.
İtalyan işadamlarına seslenerek, Orta Asya'da, Kafkaslar'da, Ortadoğu'da, Afrika'da ve Balkanlar'da birlikte iş yapma çağrısında bulunan Zeybekci, iki ülke arasındaki işbirliğin geliştirilmesinin önünde hiç bir engel olmadığını kaydetti.
Türk, İtalyan firmalarının biraraya getirilerek, birbirlerini tanımasına imkan verilmesinin önemine değinen Zeybekci, bu potansiyelin mutlaka değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.
-"Ekonomimiz sağlam temellere oturdu"
Coğrafyasındaki olumsuzluklara rağmen Türkiye'nin ekonomik anlamda olumlu gelişmeler kaydettiğini anlatan Zeybekci, "Bütün olumsuzluklara rağmen, bugün Türk ekonomisi ayaktaysa, büyümeye devam ediyorsa, istihdam artırmaya devam ediyorsa, bu bizim yapısal anlamda ekonomimizin ne kadar sağlam temellere oturduğunun göstergesidir" dedi.
Ekonomi Bakanı Zeybekci, 2008 krizinden 2014 sonuna kadar 28 Avrupa Birliği üyesi ülkede 5 milyon civarında istihdam azalırken, Türkiye'nin tek başına yaklaşık 6 milyon istihdamını artırarak, dünyada söz konusu süreçte istihdamını artırmada birinci ülke olduğuna dikkati çekti.
"Çok dinamik bir ülkemiz var, potansiyeli çok büyük bir ülkemiz var" diyen Zeybekci, Türkiye'nin bu fırsatları dostlarıyla paylaşmak istediğini, ülkenin birlik, beraberlikten, işbirlikten yana olduğunu ifade etti.
-"Hedefimiz AB'nin tüm standartlarına ulaşmak"
Türkiye AB'ne üyelik sürecine değinen Zeybekci, Türkiye'nin Avrupa Birliğine üyelik sürecinin önemli olduğunu belirtti. Zeybekci, şu değerlendirmeyi yaptı:
"Benimle aynı yaşta Türkiye'nin AB'ne resmi başvurusu. Kaç yıl daha sürer onu bilmiyorum. Ama Avrupa'daki hiç bir ülkenin AB ile böyle bir hikayesi yok. Biz herşeyin farkındayız, sabırla bekliyoruz. Sabırla beklemeye devam edeceğiz. Biz Avrupa Birliğinin Türkiye'ye ihtiyacı olduğunda, Türkiye'nin AB'ye dahil olmasıyla ilgili o beklentilerini de anlıyoruz. Ama şunu asla unutmamak lazım. Bizim hedefimiz Avrupa Birliği ile tam üye olmak, fiziksel anlamda tam üye olmak değil. Bizim hedefimiz Avrupa Birliğinin tüm standartlarına ulaşmak. Hukuk, demokrasi, tüm alanlardaki özgürlüklerde aklınıza gelen tüm o sosyal alanlardaki, demokratik alanlardaki standartlarına ulaşmak. O seviyeye geldikten sonra Avrupa Birliğine tam üye olmuşuz olmamışız o ikinci planda. AB ile ilgili standartlardaki hedefimiz son derece nettir. Ben Avrupa Birliğinin, Türkiye'nin AB'ye tam üye olmakla ilgili o meseleyi biraz fazla abarttığını düşünüyorum."
Türkiye'nin Avrupa Birliğinin tüm kurumları içinde olduğunu, OECD'de, Avrupa Konseyinde yer aldığını belirten Zeybekci, "Biz hala dostlarımızın bize farklı şekilde bakmalarını anlayışla karşılayamıyoruz" dedi.
Zeybekci, iki ülke arasındaki ekonomik ve ticari ilişkilerin daha da güçlenmesi için işadamlarına önemli görevler düştüğünü anlatarak, "Ticaret ve ekonomi ilişkilerimiz ne kadar derine giderse, siyasi ve politik ilişkilerimiz de o kadar sağlam olur diye düşünüyorum" diye konuştu.
-Diğer konuşmacılar
İtalya Ekonomi Bakan Yardımcısı Carlo Calenda ise Türkiye ile İtalya arasındaki ilişkilerin çok geniş kapsamlı ve derin olduğunu dile getirerek, ilişkilerin devamlı ilerlediğini, dış ticaret ilişkilerinin de dengeli bir şekilde geliştiğini söyledi.
Türkiye'de bir çok İtalyan firmasının yatırım yaptığına işaret eden Calenda, Türk firmalarının da son dönemde İtalya'da tekstil sektöründe gıda ve turizm sektöründe iş yaptığını kaydetti. Calenda, iki ülkenin üçüncü dünya ülkelerinde de birlikte çalışmalar yapabileceğini sözlerine ekledi.
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Cihad Vardan da Türkiye ile İtalya arasındaki ilişkilerin çok eskiye dayandığını belirterek, bu ilişkileri daha iyiye götürmeyi amaçladıklarını vurguladı.
DEİK olarak 30 yıldır Türkiye'nin işadamlarının dış ekonomik ilişkilerini yürütmeyi amaçladıklarını anlatan Vardan, bu kapsamda 127 iş konseyinin bulunduğunu, Türkiye-İtalya İş Konseyinin de bunların en önemlilerinden biri olduğunu bildirdi.
