Erdoğan'dan 'İdlib' açıklaması
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'İdlib'deki operasyon hamdolsun büyük ölçüde neticelendi

Oluşturma Tarihi: 2017-10-24 12:57:48

Güncelleme Tarihi: 2017-10-24 12:57:48

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İdlib'deki operasyon hamdolsun büyük ölçüde neticelendi. Şu anda Afrin konumuz var önümüzde. Biz ülkemiz için tehdit oluşturacak her alanda kararlıyız. Buralardan taviz veremeyiz" dedi.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu. Müftülere nikah kıyma yetkisi verilmesini eleştiren CHP'ye cevap veren Erdoğan, "CHP'lilerin bu konuda yürüttükleri muhalefet tavrı ve üslubu milletten, milletin değerlerinden, tarihinden, kültüründen ne kadar kopuk olduklarını bir kez daha ortaya sermiştir. Memleketin ve milletin hayrına her konuda olduğu gibi bu hususta da Anayasa Mahkemesi'ne gitmeleri bizi şaşırtmadı. Kimilerin uzmanlık alanı ülkeye hizmettir, kimilerin uzmanlık alanı da mahkeme kapılarını aşındırmaktır" diye konuştu.

Erdoğan, Anayasa Mahkemesi'ni olur olmaz sebeplerle meşgul etmenin CHP'nin ihtisası haline dönüştüğünü ifade ederek, "Haklarıdır, elbette saygı duyarız ama bu meseleyi tartışma biçimlerine asla saygı duymadık, duymayacağız. Böyle bir konuyu çocuk gelinlerden çok eşliliğe kadar akla, mantığa aykırı zemine çekenleri milletimize teşhir etmek boynumuzun borcudur. Türkiye'de laiklik kavramıyla ilgili olumsuz bir algı varsa bunun en büyük sebebi ana muhalefet partisinin tek parti döneminden beri kavramı yanlış yere oturma çabasıdır. Laikliği milletin değerlerine, tarihine, kültürüne karşı bir kalkan haline getirmeye çalışırsanız elbette hoşnutsuzluk ortaya çıkar. Halbuki devletin dini inançlar karşısındaki tarafsızlığı anlamına laiklik bizim de kabul ettiğimiz ve uygulanması gerektiğine inandığımız bir kavramdır. Devletin her inanç grubuna eşit mesafede olduğunu savunduğunuz anda ki laiklik budur orada zaten bir sorunda yok. Olur, olmaz her konuyu laiklik üzerinden eleştiren, kendisinden başka herkesi bu kavram üzerinden hizaya sokmaya çalışan CHP anlayışının miadı artık dolmuştur" şeklinde konuştu.

"DİN İLE BAĞLANTILI OLAN BİR KONU OLDUĞU ZAMAN HOP OTURUP HOP KALKIYORLAR"

CHP'nin milleti laiklikle aldattığı, hatta böldüğü o karanlık dönemlerin sona erdiğini kaydeden Erdoğan, "Darbelerin, cuntaların, vesayet girişimlerinin kılıfı haline dönüştürülen bu kavramı AK Parti olarak yerli yerine oturttuğumuzu düşünüyorum. Türkiye'nin geleceğinde, özellikle de Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nde kimse bu tür istismarlar üzerinde kendisine alan açamayacaktır. Ben burada tekrar müftülerin nikah kıyma yetkisini anlatacak değilim. Zira akıl sahibi olan herkes bu işin ne kadar doğru olduğunu gayet iyi biliyor, anlıyor. Köy muhtarlarına varıncaya kadar herkes nikah kıyabiliyor değil mi? Eğer bu Meclis'e müftü olarak değil tapu kadastro müdürü olarak gelseydi bunların söyleyeceği bir şey yoktu. Ama böyle gelince, tapu kadastro müdürleri hakaret telaki etmesin, bunlar ne yazık ki din ile bağlantılı olan bir konu olduğu zaman hop oturup hop kalkıyorlar. Sıkıntı burada. İlkokul mezunu bir muhtar nikah kıyabilir. Ama üniversite mezunu, ilahiyat mezunu bir müftü efendi bu kafaya göre nikah kıyamaz. Bunu mukayesesi mümkün mü? Bu milletin kültür değerleri, bu milletin medeniyet mantığı bunlarla uyuşmuyor. Uyuşmadığı için de hiçbir zaman milletimizi bunlar yanlarına alamıyorlar. Varsın bunlar yine böyle devam etsinler, biz de yolumuza bu inançla devam edeceğiz. Belki de CHP'nin bambaşka gayelerle sürekli gündemde tuttuğu laiklik tartışmasının ülkemize en hayırlı neticesi işte bu olmuştur" ifadelerini kullandı.

"İDLİB'DEKİ OPERASYON HAMDOLSUN BÜYÜK ÖLÇÜDE NETİCELENDİ"

Erdoğan, Türkiye'nin terör örgütleriyle mücadelesinde ve bölgesel krizlerin çözümünde mesafe kat ettikçe Türkiye'ye yönelik hırsın, kinin, tepkinin dozunun arttığını gördüklerinin altını çizerek şunları kaydetti:

"İşte vize krizinden köpekle aramaya, örtülü ambargonun kapsamlarının genişletilmesinden teröristlere özel himaye sağlanmasına kadar pek çok örneğini gördüğümüz bu tavır bizim doğru yolda olduğumuzun ispatıdır. Örneğin stratejik ortağımız ABD, defaetle görüşmemize rağmen Suriye'de terör örgütü PKK'nın düşük çocuğu olan PYD ve YPG ile ne yapıyor, Rakka operasyonu yapıyor. PKK değil diyorlar. Peki, Rakka'daki bölücü terör örgütünün dev posterlerinin asılmasını ey Amerika sen neyle izah edeceksin? Biz söyledik inanmadın. Artık televizyon ekranlarında, kamera çekimlerinde bütün gerçekler ortada ne ile izah edeceksin? Biz gerçeklerle konuşuyoruz ve 3 bin 500'ü aşkın tır bölgeye silah taşıyor. Bu silahlar Rakka'da mı kullanıldı? DEAŞ'a karşı mı kullanıldı? Bunların nerede, nasıl stoklandığını biliyoruz, bunu da iyi bil. İdlib'deki operasyon hamdolsun büyük ölçüde neticelendi. Şu anda Afrin konumuz var önümüzde. Bunların hepsi bizim için birer tehdittir. Biz ülkemiz için tehdit oluşturacak her alanda kararlıyız. Bunu herkesin bilmesini istiyoruz. Buralardan taviz veremeyiz. Daha önce de söyledik, bir gece ansızın gelebiliriz, bir gece ansızın vurabiliriz. Eğer bütün bunlar olurken böyle bir ortamda sırtımız sıvazlansaydı, bizi yere göğe koyamaz hale gelseydiler asıl o zaman şapkayı önümüze koyup 'ne yapıyoruz biz?' diye düşünmemiz lazım. Demek ki isabetli bir güzergahta yürüyoruz."