Eser, Başkanlık Sistemi tartışmalarını değerlendirdiği açıklamasında, Başkanlık Sistemi tartışmalarının Türkiye gündemine yeni girmediğini, 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'dan beri tartışılan ve Türkiye'nin siyasal sistem sorunu olarak durduğunu söyledi. Eser şöyle devam etti; "Bizim anayasalarımız darbe anayasaları olduğu için her zaman vesayetçi anayasalar oldu. Anayasaların belkemiğini, omurgasını oluşturan siyasal sistemin ne olacağı tartışması, Türkiye'de hep varola geldi. Konu bir rejim tartışması değil. Biz bir rejim tartışması yapmıyoruz. Türkiye Cumhuriyeti devletinin rejimi bellidir, Cumhuriyet'tir. Biz üniter devlet-federal devlet tartışması da yapmıyoruz. Türkiye Cumhuriyeti devleti, üniter yapısını koruyor. Biz bir siyasal sistem tartışması yapıyoruz. 'Türkiye'nin yapısına en uygun siyasal sistem hangisi olmalıdır' tartışması yapıyoruz. Başkanlık Sitemi denildiğinde bazı muhalifler hemen Başkanlık Sistemi'ni Türkiye'nin eyaletlere bölünmesiyle, diktatörlük arzusuyla, alakasız konularla özdeşleştirerek tartışılmaz hale getiriyor. Halbuki Başkanlık Sistemi, bunların hiçbirisiyle ilgili husus değil, bir siyasal sistem tartışmasıdır. Yeni sistem devletle milleti daha çok birbirine bağlayarak yeni dünya düzeninde daha güçlü bir Türkiye ile tarihi misyonumuza eşdeğer bir şekilde yeniden ayağa kalkarak mazluma umut zalime korku olan sistemle milletimize hizmet etmeye devam edeceğiz" diye konuştu.