Esra'ya 'VIP' hizmetle fizik tedavi
Adana'da 7 aylık dünyaya geldikten sonra annesinin azmiyle güçlükle yürüyebilen ve okula gidebilen bedensel engelli 9 yaşındaki Esra Yaman'a devlet sahip çıktı. Her gün evinden özel araçla alınan Esra, götürüldüğü hastanede fizik tedavi gördükten sonra tekrar evine bırakılıyor.

Oluşturma Tarihi: 2017-04-14 10:30:48

Güncelleme Tarihi: 2017-04-14 10:30:48

Adana'da 7 aylık dünyaya geldikten sonra annesinin azmiyle güçlükle yürüyebilen ve okula gidebilen bedensel engelli 9 yaşındaki Esra Yaman'a devlet sahip çıktı. Her gün evinden özel araçla alınan Esra, götürüldüğü hastanede fizik tedavi gördükten sonra tekrar evine bırakılıyor.

10 yıl önce evlenen Şeref (35) ve Hacer Yaman (25) çiftinin 7 aylık dünyaya gelen "Esra" adını verdikleri kızları bir süre hastanede tedavi gördü. Ayağa kalkamayan, belden aşağısı tutmayan Esra için annesi mücadele başlattı. Anne kızının bacaklarının güçlenmesi için kendi imkanlarıyla ona evde fizik tedavi uygulamaya başladı. Bu arada çiftin Ela Nur (3) ismini verdiği bir kız çocukları daha oldu. Esra, yürüyemediği ve ihtiyaçlarını kendisi gideremediği için annesi tarafından okula götürülüp getirildi. Okuma-yazma bilmeyen Hacer Yaman, kendisi de derslere girip kızıyla birlikte okuma-yazma öğrendi. Annesinin fedakarlığıyla 3. sınıfa gelen ve derslerinde başarılı olan 9 yaşındaki Esra, annesi tarafından bebek arabasıyla okula götürülüp getiriliyor.

Annesinin evde uyguladığı fizik tedavi ile ayağa kalkan Esra, bir kişinin yardımıyla yürüyecek hale geldi. Esra ve annesinin hikayesinin basında yer almasının ardından Adana Valisi Mahmut Demirtaş, Esra'nın tedavisi için Adana Kamu Hastaneleri Genel Sekreterliğine talimat verdi.

Her gün araçla hastaneye götürülüyor

Talimatın ardından annesinin isteği üzerine Esra Yaman, Çukurova Dr. Aşkım Tüfekçi Devlet Hastanesine getirildi. Burada yapılan tetkiklerde çocuğun fizik tedavi görmesine karar verildi. Esra, her gün annesi ile okula gidip geldikten sonra hastane yetkilileri tarafından Adana merkeze yaklaşık 17 kilometre uzaklıktaki Doğankent Mahallesi'ndeki evinden alınarak hastaneye getiriliyor. Esra, fizik tedavisini gördükten sonra yine hastane tarafından araçla evine bırakılıyor.

"Buraya her gün gelmemiz imkansızdı"

Anne Hacer Yaman, kızının engelli olduğunu ve kendi başına hareket edemediğini söyleyerek, "Beni başhekimle görüştürdüler. Ben eşime dedim ki 'Koskoca başhekim bizimle mi ilgilenecek' dedim. Ama gittiğimizde bizimle aileden biri gibi ilgilendi, çok memnun kaldık. Sonrasında fizik tedaviye yönlendirdi bizi. Burada bütün personel bizimle çok iyi ilgilendi" dedi.

Evlerinin hastaneye uzak olduğunu, bu nedenle kendi imkanları ile gelmelerinin imkansız olduğunu anlatan anne Yaman şunları kaydetti:

"İki çocuğumla gelip gidemiyorum, onun için bize araç ayarladılar. Daha önce okuldan çıkıp buraya geldiğimde çocuklarıma yemek bile yediremiyordum ama başhekimle görüştüm, sağ olsun bize her türlü imkanı sağladı. Artık burada yemeğimizi yiyoruz. Çocuklarım artık daha iyi besleniyor, ben daha ne isteyebilirim ki. Çocuğum güçlenmeye başladı, ben bu tedavinin devam etmesini istiyorum. Çünkü benim kızımın tedavisi bu, başka bir tedavisi yok."

Hacer Yaman, çocuklarının kendisi için her şeyi olduğunu ifade ederek, "Onlar çok özeller, iyi ki Allah bana vermiş. Herkes çocuklarının arkasında dursun. Biz onların arkasında durursak dünya da onların arkasında durur. Biraz yürümeye başladığında, bir ışık olduğunda çok mutlu oluyorum" diye konuştu.

"Tedaviyle yaşamını bağımsız bir şekilde sürdürebilecek"

Fizyoterapist Özgür Coşkuntuncel, Esra ile ilgili daha çok denge, yürüme ve kuvvetlendirme eğitimleri yürüttüklerini vurgulayarak, "Başlangıcımıza göre de çok mesafe aldık. Bugün kendi başına mobilize olabiliyor ve destekle uzun mesafeler yürüyebiliyor. Kuvvet artışı da istediğimiz boyutlara ulaşmış durumda. Bundan sonra kendine bakım aktivitelerini gerçekleştirmesi bağımsız bir şekilde mümkün olacak. Şuan yaşı daha çok küçük, uzun süreler tedavisini devam ettirecek. Sağlık Bakanlığımızın verdiği destekle bu tedavileri uyguladığı zaman yaşamını bağımsız bir şekilde sürdürebilecek" dedi.