Sinema, dizi ve tiyatro oyuncusu Ahmet Yenilmez, çocukları dağa kaçırılan Diyarbakır annelerini ziyaret ederek, desteğini açıkladı.
Annelere kırmızı gül verip onlarla bir süre sohbet eden Yenilmez, yaptığı konuşmada, yaklaşık 100 yıl önce Gaziantep, Kahramanmaraş, Adana ve Hatay'ın işgal edildiğini hatırlattı.
Düşmanın Diyarbakır'ı anaların dik duruşu nedeniyle işgal edemediğini dile getiren Yenilmez, "Sizin şu bulunduğunuz resim, 100 yıl öncenin intikamını almaya gelmiş düşmanlara verilmiş Türk, Kürt, Laz, Çerkez, Alevi ve Sünni analarının duruşu. Ben bunun için buraya geldim." ifadelerini kullandı.
Annelerin yaptığı oturma eyleminin önemine işaret eden Yenilmez, şöyle dedi:
"Bu duruşunuzun bendeki karşılığı başka. Bizim gösteremediğimiz erkekliği siz gösterdiniz. Şu duruşunuz, dağdaki o evlatlarımızın da geleceğini ve istikbalini kurtarma duruşudur. Burada barışçıl bir duruş sergileniyor. O yüzden ben hepinizin ellerinden öpüyorum. Vakurunuzu bozmayın, sahipsiz olduğunuza inanmayın. 82 milyon değil, bütün ümmet sizin için dua ediyor. Milletim adına, ümmetim adına teşekkür ediyorum."
- "Birbirimizi hissetmek zorundayız"
Yenilmez, bazı annelerin sanatçılardan destek beklediğini belirtmesi üzerine, "Ben Sur'da da buradaydım. Bu benim vatanım, ecdadım yatıyor. Sanatçıları çağırmayı doğru bulmuyorum. Kimi nereye çağırıyorsunuz? Buraya gelmeyi kendine mesuliyet olarak bir insan hissetmiyorsa, senin çağrın ile buraya gelecekse gelmesin. Birileri bir yerlere giderken birbirine çağrı mı yapıyor? Görev ad ediyorlar ve orada bir araya geliyorlar. Biz birbirimizi hissetmek zorundayız, acılarımızla, hatalarımızla." ifadelerini kullandı.
- Sosyal medya paylaşımları
Çocuklarını terör örgütünün elinden almak için oturma eylemi yapan annelere bazı sanatçılar, sosyal medya hesaplarından destek sundu.
Sanatçı Cenk Eren, "Anneler Direniyor" etiketiyle paylaştığı mesajında, "Diyarbakır'daki anneler inşallah sağ salim evlatlarına kavuşurlar.", Uğur Işılak ise "Evladı anasından çalan vicdansızlar... Anaların ahında boğulasınız" ifadelerine yer verdi.
Şair Serdar Tuncer de mesajında, "Annelerle Beraberiz Ya Sen" etiketiyle oturma eylemi yapan annelerin fotoğrafını paylaştı.
Karikatürist, oyuncu ve film yapımcısı Hasan Kaçan ise, paylaşımında "Annelerler beraberiz ya sen" etiketiyle paylaştığı mesajında, "Terör örgütü PKK'nın patronları anaların çığlığını bastırmak, gündemden düşürmek için ciddi çabalıyor. Peş peşe (müzik mesajlı)... Anaların sesini bastıramayacaksınız. Durmak yok. Tek gündemimiz bu." ifadelerine yer verdi.
Müzisyen Umut Mürare, "Hacire ananın Diyarbakır'da yaktığı devrim ateşi, her gün biraz daha büyüyor. Gözü yaşlı anneler, babalar evlat nöbeti tutuyor. Yalnız değilsiniz. Sizlerleyiz.", Mustafa Yıldızdoğan da "Bir Kez Olsun Tepki Koyun" etiketiyle, "Her ortamda barış, kardeşlik, demokrasi, insan haklarından dem vuranlar, duyun ve bu sese ses verin. Bu ananın sesi milletin sesidir. Teröre isyan teröre lanettir. Susmak insanlığa ihanettir." paylaşımında bulundu.
Murat Kekili, "Annelik bir makamdır. Bildiğimiz bütün makamlar içinde de ayrı ve kutsal bir yeri vardır. Kalbimiz ve insanlığımız, sonuna kadar Diyarbakırlı annelerle birliktedir. Kim olursa olsun her görüşten sanatçı taşın altına elini koymalı ve bu konuya siyasal bakmamalıdır." değerlendirmesini yaptı.
Şoray Uzun, "Diyarbakır'dan haykıran, evlatlarını arayan annelerin sesini 'ama'sız, 'fakat'sız, koşulsuz duymalı ve duyurmalıyız! Allah hiçbir anne babayı evladı ile sınamasın" ifadelerini kullanırken Vildan Atasever de "Diyarbakır'da evlatları için feryat eden ve evlatlarına ulaşmaya çalışan anaların sesini 'amasız' ve 'fakatsız' duymalıyız. Tepkimizi açık ve duyulacak bir şekilde göstermeliyiz. Allah hiçbir anneye evlat acısı vermesin." diye yazdı.
Semih Kaplanoğlu ise "Analarımızın hakkı ödenmez..." paylaşımını yaptı.
- Sosyal medyada kampanya
Diyarbakır annelerine destek amacıyla sosyal medyada imza kampanyası başlatıldı.
Kampanyaya destek çağrısında, şunlar kaydedildi:
"Aylardır, yıllardır evlatlarına hasret kalan bu annelerimize ses olalım. Bir anne haykırıyor, 'Şeker ve tansiyon hastasıyım. Köydeki evimin kapısını kapattım, eşim ve çocuklarımla buraya geldim. Onlardan hiçbir şey istemiyorum, çocuğumu verin başka hiçbir şey istemiyorum'. Yüreği yanan başka bir annenin feryadı ise, 'Alıştınız insanları dağa göndermeye. Size verecek çocuğumuz yok, getirin. Fakir fukaranın çocuğu dağa, bunların (HDP'li yönetimin) çocukları lüks okullara. Yeter artık toprağın altı genç doldu, nereye kadar?' Gelin hep beraber bu cesur annelerin sesine kulak verelim, onların yürekten gelen feryadına ortak olalım. Bugün Diyarbakır'da yükselen annelerin sesi Kandil'i korkutmuştur, Kandil'e destek veren herkesi sarsmıştır, teröre sessiz kalanları ürkütmüştür. Gün bugündür. Bir imza da siz atın. Anneler direniyor, evlatlarını istiyor."