İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi karşısında yer alan binada yapılan duruşmaya, 29 tutuklu sanık ile avukatları katıldı.
Savunma yapan tutuklu sanık Barış Yortanlı, 15 Temmuz'da habersiz olarak gittiği görevde hukuk dışı bir eyleme katılmadığını, görevin daha sonra iptal olduğunu belirtti.
Komutan vekilliği yapan Hakan Egemen'in, kuvvet koruma görevi olduğunu söylediğini dile getiren Yortanlı, "15 Temmuz'da Heybeliada'ya kuvvet koruma görevine gittik. Öğleden sonra birliğime döndüm. Ailemle birliğin sahilinde yüzmeye gittik. Hava kararmaya yakın evimize geri döndük. Cüzdanımı ve kıyafetlerimi unuttuğum için birliğe geri döndüm. Sonrasında görev için SAT Grup Komutanlığı otoparkına aracımı park ettim. Hakan Egemen konuşma arasında 'Görev iptal oldu, evinize gidin.' dedi. Birliğe gelin mesajları gelince birliğe giriş yaptım. Televizyondan askeri teşebbüs olduğunu öğrendim. Sabaha kadar birliğimizi darbe teşebbüsünden koruduk." diye konuştu.
Mahkeme Başkanı Ali Öztürk, "Korumak derken ne yaptınız?" sorusuna sanık Yortanlı, "Birlik koruması yaptık." karşılığını verdi.
Bunun üzerine Başkan Öztürk, "Bir şey yapmadınız yani." deyince sanık Yortanlı da "Gözlem yaptık. Bir şey yapmadık. Bilgi toplamaya gidenlerden haber bekledik." dedi.
Duruşma, sanık Yortanlı'nın savunmasının alınmasıyla devam ediyor.
- İddianameden
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu Savcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, sanıkların Türk Silahlı Kuvvetleri'nin emir komuta zincirinden kopuk olarak FETÖ'nün mahrem imamlarından talimat aldıkları ifade edilerek, bunun ardından sanıkların darbe girişimi sırasında SAT ile Kurtarma ve Sualtı komutanlıklarında muhalif olduklarını düşündükleri bazı askerleri derdest etmekle görevlendirildiği kaydediliyor.
Darbe girişiminin olduğu 15 Temmuz gecesi bu kişilerin harekete geçtikleri ancak darbenin başarısız olması nedeniyle eylemlerini tamamlayamadıkları belirtilen iddianamede, sanıkların bu aşamadan sonra da kendilerini gizlemeye çalıştıkları anlatılıyor.
İddianamede sanıklardan SAS Komandosu E.T'nin etkin pişmanlıktan yararlandığı ve Deniz Kuvvetleri yapılanmasının mahrem imamlarından olan sanık Enes Hozan'a bağlı olduğunu itiraf ettiği aktarılıyor.
İddianamede 51 sanık hakkında "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme", "TBMM'yi ortadan kaldırmaya teşebbüs etme", "hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs etme" suçlarından üçer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep ediliyor.
"Deniz Kuvvetleri Yapılanması"nın "mahrem imamı" konumundaki 14 sanığın ayrıca "terör örgütü yöneticisi olmak" suçundan ayrı ayrı 15 yıldan 22,5 yıla kadar hapisle cezalandırılması istenen iddianamede, etkin pişmanlıktan yararlanan SAS Komandosu E.T'nin de aralarında bulunduğu 38 sanık hakkında "silahlı terör örgütü üyesi olmak" suçundan ayrı ayrı 7,5 yıldan 15'er yıla kadar hapis cezası öngörülüyor.
- Kaybolan silahlar Ümraniye'de bulundu
İddianamede, darbe girişimi sonrası SAT Komutanlığı'na ait 2'si uzun namlulu olmak üzere 4 silah ile bu silahlara ait mühimmatlar, SAT komandolarının kullandığı çok sayıda şişmeli can yeleği ve çelik yelekler de dahil birçok malzemenin kaybolduğu belirtiliyor.
İhbar üzerine Ümraniye'de bir apartmanın bodrumunda bulunan silah ve mühimmatların bu iddianamenin sanıkları arasında yer alan tutuklu SAS Komandosu Astsubay Levent Özcan'a ait olduğu, Özcan'ın da bu apartmanda ikamet ettiği kaydediliyor.