Mendi, TEB ile Finansal Okuryazarlık ve Erişim Derneği (FODER) iş birliğinde düzenlenen "3. Finansal Okuryazarlık ve Erişim Konferansı"nda yaptığı konuşmada, sorumlu bankacılık anlayışıyla Türkiye'nin tasarruf alışkanlığının yükselmesi ve tabana yayılması, finansal okuryazar bir nesil yetiştirilmesi için çalışmalarını sürdürdüklerini söyledi.
Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de en önemli gündem maddeleri arasında yer alan "tasarruf oranlarının" yükseltilmesine destek olmak amacıyla 2012'de TEB Aile Akademisi'ni hayata geçirdiklerini anımsatan Mendi, 5 yıl içinde gönüllü eğitmenlerinin verdiği birebir eğitimlerle 250 bin bireyin finansal okuryazar olmasını sağladıklarını aktardı.
Mendi, Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü, Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürlükleri ile yaptıkları projelerle 3 yılda 6 milyonu aşkın kursiyer ve öğrenciye eğitim vereceklerini bildirdi.
Gökhan Mendi, hedeflerinin 2019 itibariyle Türkiye'nin yüzde 25'ini, 20 milyon kişiyi finansal okuryazar yapmak olduğunu söyledi.
TEB ve Boğaziçi Üniversitesi iş birliğiyle toplumun finansal sağlığını ölçümlemek üzere bu yıl beşinci kez gerçekleştirilen Türkiye Finansal Okuryazarlık ve Erişim Endeksi'nin sonuçları paylaşan Mendi, "2017 yılı anketlerinin sonucuna göre Türkiye'nin Finansal Okuryazarlık Endeksi 60,8. 2016 sonucu olan 60,1 ile kıyasladığında aynı seviyelerde olduğu görülüyor." diye konuştu.
Finansal okuryazarlık açısından en avantajlı grubun genellikle erkek, bekar ve 25-44 yaş grubu olduğunu aktaran Mendi, bu kesimin genelde yüksek derecede eğitim, gelir ve sosyo-ekonomik statüye sahip bireylerden oluştuğunu aktardı.
- Birikimler acil durumlarda kullanılıyor
Mendi, "Finansal okuryazarlık bakımından dezavantajlı grup genellikle kadın, evli, 45 yaş üstü, göreceli olarak düşük eğitim, gelir ve sosyo-ekonomik statüye sahip bireylerden meydana geliyor." ifadesini kullandı.
Çocuğu olan katılımcıların yüzde 23'ünün çocuklarına tasarruf, harcama alışkanlıkları gibi finansal konularda aile içi herhangi bir eğitim vermediğini belirten Mendi, katılımcıların yüzde 54'ünün hiçbir şekilde tasarruf yapmadığını bildirdi.
Mendi, "Ay başında belli bir miktar tasarruf için ayırdığını dile getirenlerin oranı yüzde 16, ayın sonunda harcamalardan arta kalan parayı tasarruf için ayırdığını söyleyenlerin oranı ise yüzde 18 seviyesinde bulunuyor. Birikim yapanların yüzde 54'ü acil durumlarda, yüzde 28'i çocuklarının eğitimi, yüzde 25'i sağlık harcamaları, yüzde 23'ü ev almak, yüzde 23'ü araba almak için kullanmayı amaçlıyor." şeklinde konuştu.
Cinsiyet kırılımına bakıldığında 58,9 ile kadınların finansal okuryazarlık seviyesinin 62,7 ile erkeklere oranla daha düşük olduğunu dile getiren Mendi, ancak kadınlar ve erkekler arasındaki finansal okuryazarlık seviyesindeki farkın giderek kapandığını söyledi.
- Türkiye'nin Finansal Erişim Endeksi 44,1
Mendi, Finansal Erişim Endeksi 2017 sonuçları incelendiğinde skorun 44,1'e ulaştığını kaydederek, 2016 sonucunun 38,2 olduğunu, önemli ölçüde yükseliş yaşandığını bildirdi.
Gökhan Mendi, "40,2 ile kadınların finansal hizmetlere erişimi 48,1 ile erkeklere oranla düşük seviyede ancak farkın yıllar içerisinde kapanmaya başladığı görülüyor. 42,7 ile evlilerin finansa erişimi 46 ile bekarlara oranla daha düşük seviyede yer alıyor." dedi.
Geçen yıla göre finansal okuryazarlıkta yükselişin istenilen düzeyde olmadığını vurgulayan Mendi, ancak kadınlarda yükselişin iyi olduğunu söyledi.
Mendi, BES'te emekliliğe hak kazananların parayı toplu almayı tercih ettiğini belirterek, tasarrufların arttıkça BES'e olan yatırımın artacağını, gelecek yıllarda bu paranın maaş olarak alınmasının tercih edileceğini vurguladı.
Finansal okuryazarlığın önemine değinen Mendi, "Finansal okuryazarlık artarsa tasarruflar artacaktır. Tasarrufun yanı sıra doğru yatırımlarla hem tüketici hem ekonomimiz kazançlı çıkacaktır." diye konuştu.