Başbakan Yıldırım, Torbalı Belediyesi ve Torbalı Ticaret Odası iş birliğinde düzenlenen "Güçlü Ekonomi, Güçlü İzmir, Güçlü Türkiye Toplantısı"nda yaptığı konuşmada Türkiye'nin önünün ve ufkunun açık olduğunu, karamsar olacak hiçbir nedenin bulunmadığını belirtti.
FETÖ'nün darbe girişimi ve PKK terörüyle amansız mücadele sonrası bazı kesimlerin, Türkiye'nin dost bildiği ülkelerde Türkiye'yi kötülediğine dikkati çeken Yıldırım, "Dışarıya gitmeye lüzum yok. İçeride de kötülüyorlar. Türkiye'yi kötülemenin bu ülkeye ne faydası var, kime ne faydası var. Siyasetimizi yapacağız, herkes siyasetini yapacak ama dışarıya karşı tek yürek, tek bilek olacağız." dedi.
- "Vergi sistemini daha adil hale getiriyoruz"
Hükümet olarak iş dünyasının, üreticinin arkasında olduklarını ifade eden Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:
"2018 yılı yatırım yılı olacak, büyüme odaklı bir yıl olacak, reel ekonomiyi destekleyen ekonomi politikalarının hayata geçeceği bir yıl olacak, mali disiplin ve tasarruf aynen devam edecek. Bu çerçevede yapısal reformlar yine kilit rol oynamaya devam edecek. Ekonomide harcıalem değil katma değer üreten alanlara öncelik vereceğiz. Nitelikli istihdam ve ihracat daha fazla teşvik edilecek. Vergi sistemini daha adil, daha basit hale getiriyoruz. Meclis açıldığında bunu da inşallah parlamentoya gönderiyor olacağız. Gelir vergisi, Katma Değer Vergisi, Vergi Usul Kanunu tamamen yenileniyor. Önümüzdeki dönemde ara vermeden uygulamaya koyacağımız reformlar marifetiyle Türkiye ekonomisindeki büyüme süreci sürekli ve kalıcı hale gelecek."
- "Çiçek açmış bir kiraz ağacı gibi"
Konuşmasında Ege ve İzmir ekonomisindeki büyümeye dikkati çeken Yıldırım, 15 Temmuz'da, Kuvayımilliye ruhuyla esarete boyun eğmeyen İzmir'in, 9 Eylül kurtuluş destanından sonra yeni bir demokrasi destanı yazmayı başardığına vurgu yaptı.
"Ege ve İzmir'in adeta çiçek açmış bir kiraz ağacı gibi tüm zarafetiyle tepeden tırnağa bereket sahnelediğini" dile getiren Yıldırım, 2002 yılında 4 milyar dolar olan bölge ihracatının 2016'da 14,5 milyar dolara ulaştığını, 2,8 milyar dolar olan İzmir ihracatının ise 8,3 milyar dolara yükseldiğini kaydetti.
"Nereden bakarsanız bakın üç misline yakın bir artıştan bahsediyoruz" diyen Yıldırım, bu yılın 7 ayında da geçen yıla göre yüzde 5,3 artış sağlayan İzmir ihracatının 5 milyar doları aştığını ifade etti.
İzmir'deki serbest bölgelerin performansını da değerlendiren Başbakan Yıldırım, Ege Serbest Bölgesi'nden yaklaşık 2 milyar dolar ihracat yapıldığını, 22 bin doğrudan istihdam sağlandığını, kentteki iki serbest bölgenin toplam ticaret hacminin ise 4 milyar doların üzerine çıktığını vurguladı.
Aliağa'daki önemli petrokimya yatırımlarının tamamlanmasıyla İzmir'in Türkiye'nin ve Doğu Akdeniz'in üretim, lojistik ve ihracat merkezi haline geleceğine işaret eden Yıldırım, İzmir'i çevreleyen ulaşım projeleri hakkında da bilgi verdi.
İzmir-İstanbul Otoyolu ve İzmir-Ankara Yüksek Hızlı Tren projelerinin hızla devam ettiğini, Aydın ve Denizli'den Antalya'ya ulaşacak otoyolla Antalya ile İzmir arasındaki coğrafyada 20 milyon turistin ağırlanabileceğini belirten Yıldırım, İzmir-Çandarlı otoyolunda da Menemen-Çandarlı etabının ihalesinin yapıldığını, bu projeler tamamlandığında bölgedeki sanayi, üretim ve ihracatın da artacağını bildirdi.
Başbakan Yıldırım, İzmir için "İstanbul 34, İzmir 35" olarak bir hedef koyduklarını anımsatarak, "İzmir'e yakışan İstanbul'dan sonra ikinciliktir. Beşincilik İzmir'e yakışmaz." diye konuştu.
(Sürecek)