Bakanlıkta haber ajansları, gazete ve televizyonların ekonomi haber müdürleriyle bir araya gelen Albayrak, ekonomide son 1 yıldaki gelişmeleri değerlendirdi, gelecek döneme ilişkin beklentileri aktardı, soruları yanıtladı.
Albayrak, Ticaret Bakanlığı koordinasyonunda, ilgili paydaşlarla iletişim halinde "Hal Yasası" konusunda çalışmaların sürdüğünü anımsatarak, "Takip ediyoruz, yetişirse bu yıl, olmazsa önümüzdeki yıl bununla ilgili önemli adımlar atacağız." dedi.
Vergi hususuna yönelik sürecin de devam ettiğine işaret eden Albayrak, "Yapılandırma başka, af başka bir şey. Af dönemini artık geride bıraktık. Farklı dönemlerde farklı ihtiyaçlara dayalı adımlar atılabilir. Talepler geliyor değerlendiriyoruz. Burada olumsuz bir süreç yok. Vergi reformuyla ilgili çalışmalar çok yoğun şekilde devam ediyor. Sonbahara bununla ilgili bir paketi hazırlamaya çalışıyoruz. Türkiye'deki vergi sisteminin küresel örneklere, gelişmekte olan ülkelere göre daha rekabetçi bir mimariye kavuşması için çok detaylı ve titiz bir çalışma yürütüyoruz. Koordineli toplantılarla güncelleyerek süreci yürütüyoruz ve ciddi mesafe kat ettik." diye konuştu.
Albayrak, otomotiv sektörüne yönelik yapılan ÖTV indirimlerine değinerek, "Büyüme noktasında olumsuz etkilendiğimiz bu dönemde ekonomide attığımız adımların faydasını gördük. Yılın ikinci yarısının çok daha olumlu olmasını bekliyoruz. Sektör ve temsilcileriyle iletişimimiz devam ediyor. Süreci yakından takip ediyoruz, bu noktada atılması gereken bir adım olursa atarız." değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye'nin son bir yılda çok güçlü bir politika başarısı ortaya koyduğunu vurgulayan Albayrak, yatırım ortamının iyileşmesiyle ilgili belirsizliklerin ortadan kaldırıldığını, ekonomik istikrarın ortaya çıktığını, faizlerde ve enflasyonda dengelenmeye dayalı iktisadi faaliyetlerin ciddi şekilde iyileştiğini aktardı.
Albayrak, mayıs ayından bu yana Türkiye'ye 10 milyar dolardan fazla yabancı yatırımcı girişi olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
"Özellikle mevcut potansiyeli açısından baktığımızda rekabetçi sektörler başta olmak üzere Türkiye'nin yeni bir büyüme modeline geçeceğinden bahsetmiştik. İhracat ve üretim odaklı bir süreçten bahsediyoruz. Türkiye'nin yurt dışındaki cari açık kaynaklı oluşacak finansman ihtiyacını minimize edecek stratejik bir dönüşümden bahsetmiştik. Bir yıl önce bu kadar hızlı bir iyileşmeyi ben bile beklemiyordum. Beklediğimizden iyi gerçekleşti. Bu dengelenme süreci 2009, 2001 gibi süreçlere benzemiyor. Özellikle üretim ve ihracat açısından pozitif yöndeki seyrin güçlenerek devam ettiği, özellikle 'köpük ithalatın' ciddi anlamda düşmeye başladığı, ihracatın ithalatı karşılama oranının cari dengeye pozitif katkı açısından başka bir dönem."
(Sürecek)