Çelik, kentte kanaat önderleriyle bir araya geldiği toplantıda yaptığı konuşmada, seçime kısa bir zaman kaldığını ifade etti.
Seçime giderken ortaya çıkan bazı gelişmelerin, Türkiye'nin dünyadaki gücünün ne kadar kıymetli olduğunun bir kere daha altını çizdiğini anlatan Çelik, ABD'nin Golan Tepeleri kararının kendilerini kaygılandırdığını ve üzdüğünü aktardı.
Çelik, ABD Başkanı Donald Trump'ın, Golan Tepeleri'ni İsrail toprağı olarak tanıdığını anımsatarak, şöyle konuştu:
"Bu kararı bir kere daha yanlış bulduğumuzu ve kınadığımızı herkese duyurmak istiyoruz. Orası (Golan Tepeleri) İsrail toprağı değildir. Orası Suriye toprağıdır, o toprak Suriyelilerin toprağıdır. İsrail'in yaptığı işgal girişiminin Amerikan Başkanı tarafından onaylanması demek, kanunsuz bir işlemin altına imza atılması demektir. Uluslararası hukuka, BM kararlarına aykırıdır. İsrail'in bunlardan ne murat ettiği de ben bu salona girmeden İsrail'in Gazze'ye karşı başlattığı saldırıyla ortaya çıkmıştı. Gazze'deki birtakım hedefleri vurma adı altında, İsrail saldırganlığı yine Gazze'de masum insanları, sivilleri, kadınları ve çocukları öldürmeye başladı."
Çelik, kararı tanımadıklarını, "İsrail'in kendini savunma hakkı var" diyenlere, kendilerinin de "Filistinlilerin yaşam hakkı var" dediğini aktararak, şunları kaydetti:
"Uluslararası hukuku koruması gereken bir süper gücün, BM Güvenlik Konseyi üyesi bir devletin, sürekli olarak uluslararası hukuku ihlal eden karara imza atması ne kadar acıdır. Daha önce de ilk kıblemiz Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıdılar. Halbuki, hepimizin, bütün dünyada hukuku savunan insanların savunduğu şey, Türkiye'nin öteden beri savunduğu şey nedir? Başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız bir Filistin devletinin varlık hakkını savunuyoruz. Tuttu Başkan Trump burada da uluslararası hukuku ihlal etti. Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıyan Netanyahu hükümetini, yanlış bir şekilde hukuk dışı bir kararla destekleyen bir işe imza atmıştı."
- "O imza gayrimeşrudur"
Alınan bu son Golan Tepeleri kararının çok tehlikeli olduğunun altını çizen Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü:
"ABD'nin uluslararası hukuku ihlal etmek konusunda artık sistematik bir faaliyet içerisine girdiğini gözlemliyoruz. Dolayısıyla taraflar arasında herhangi bir meselede arabulucu olma rolünü kaybetti. Orta Doğu meselesinde, Filistin meselesinde ortaya koyduğu tüm görüşlerin hiçbir meşruiyeti olmayacağını ilan etmiş oldular. Bu karar imzalanır imzalanmaz, İsrail'in Gazze'ye başlattığı saldırıyla yine canlara kıyılıyor, yine insanların hukuku ihlal ediliyor. Türkiye olarak sonuna kadar bu kararın karşısında olacağımızdan kimse kuşku duymasın. Başkan Trump'ın attığı o imza gayrimeşru bir karardır. Netanyahu ile birlikte Suriye'ye ait olan Golan Tepeleri'ni İsrail toprağı olarak tanımaları, bizim gözümüzde ebediyen gayrimeşru bir karar olarak kalacaktır. Hiçbir zaman bu kararı tanımayacağız, tanınmaması yönünde de elimizden gelen gayreti hep beraber göstereceğiz."
- "İşgalciliği özendiriyor"
Çelik, Trump'ın çok tehlikeli bir iş yaptığını vurgulayarak, "İşgalciliği özendiriyor. Bugün kendilerinin dünyanın pek çok yerindeki işgale karşı duruşlarını neyle temellendirecekler? İsrail işgalini 'İsrail'in savunma hakkı' diye meşrulaştırırsanız, başkalarına da başka yerleri işgal etme hakkı tanırsınız. Hukuk bir kere ihlal edildiği zaman bunun arkası gelir." dedi.
Alınan bu kararla Orta Doğu'da sükuneti sağlamak, diplomatik inisiyatife destek vermek yerine kaosa, kargaşaya ve daha çok çatışmaya destek verileceğine dikkati çeken Çelik, "Şunu kimse unutmasın, İsrail'in bu imzayla eş zamanlı olarak Gazze'ye başlattığı bu saldırı şunu gösteriyor ki bu imzanın altında ve arkasında kimlerin ismi varsa Gazze'de öldürülen o çocuklardan, kadınlardan ve sivillerden onlar da sorumludurlar." diye konuştu.
"İşte Türkiye'nin gücü bunun için önemli" diyen Çelik, şöyle devam etti:
"Türkiye olmadığı zaman dünyada bu tip meselelere karşı güçlü bir ses çıkması mümkün olmuyor. Yeni Zelanda'da o caninin gerçekleştirdiği saldırıya karşı en yüksek ses Türkiye'den çıktı. Aynı şekilde Uygur Türkleri'nden Gazze'deki kardeşlerimize kadar dünyanın neresinde zulme uğrayan varsa, onlara sahip çıkmak uğruna en büyük inisiyatif yine Türkiye'de gerçekleşiyor."
Çelik, ülkeyi çok daha iyi noktalara getirirken, aynı zamanda dünyada Türkiye'nin gücüne ve desteğine ihtiyacı olanların da arkasında durmaya devam edeceklerini sözlerine ekledi.
(Sürecek)