Küçükcan, yaptığı yazılı açıklamada, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, Hollanda'daki diplomatik misyon mensupları ve amacı sadece kendini temsil eden bakanları ile görüşmek olan Türk vatandaşlarına yönelik Hollanda hükümetinin gösterdiği muameleyi şiddetle kınadığını ifade etti.
Hollanda makamlarının demokrasi, ifade ve barışçıl toplanma özgürlüğünü gözardı eden popülist tutumunun ve Türk vatandaşlarının Rotterdam Başkonsolosluğuna erişiminin engellenmesinin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nde (AİHS) yer alan Avrupa değerlerini ve Diplomatik İlişkiler Hakkında Viyana Sözleşmesi ile Konsolosluk İlişkileri Hakkında Viyana Sözleşmesi'ni açıkça ihlal ettiğini belirten Küçükcan, "Hollanda güvenlik makamları, geçtiğimiz hafta sonu yaşanan olaylarda barışçıl toplantı hakkını kullanan kişilere orantısız müdahalede bulunmuş, insanlık dışı ve aşağılayıcı yöntemler kullanarak Türk toplumunu kötü muameleye maruz bırakmıştır. Bu uygulamalar temel insan haklarının, AİHS'den kaynaklanan yükümlüklerin ve ilgili sözleşmelerde tanımlanan uluslararası sorumlulukların ağır ihlalini oluşturmuştur." değerlendirmesinde bulundu.
Olayları takip eden basın mensuplarının haber alma ve haber yayma hürriyetlerinin de yine orantısız güç kullanılarak engellendiğini anımsatan Küçükcan, şunları kaydetti:
"Uluslararası sözleşmeler ile AİHS'den kaynaklanan yükümlülüklerini açıkça ihlal eden Hollanda makamlarının bu uygulamaları karşısında Avrupa Konseyi organları ve AKPM'nin sessiz kalmayarak en kısa sürede gerekli adımları atması çağrısında bulunuyorum. Söz konusu ihlallerin en kısa sürede araştırılması, vatandaşlarımıza kötü muamelede bulunan, barışçıl toplantı hakkı ile basın özgürlüğünü gözardı eden güvenlik yetkililerinin tespit edilerek, cezai yaptırımlara tabi tutulmaları ve bu hususların Avrupa Konseyi organlarınca takip edilerek Hollanda makamlarına gerekli uyarılarda bulunulması ortak değerlerimizin korunması yönünden zaruridir.
Irkçı partilerin ve ırkçı söylemlerin giderek yükselmesi Avrupa'nın geleceğini tehdit etmektedir. Avrupalı siyasiler, ırkçılığı ve İslam düşmanlığını bir kenara bırakarak ortak geleceğimiz konusunda neler yapabileceğimizi konuşabileceğimiz bir iklimin tesisi için çalışmalıdırlar."