Hollandalılar, ırkçı söylemler, İslam karşıtlığı, yabancı düşmanlığı ve Türk bakanlara yönelik skandal tavrın gölgesinde seçime gitti. Yerel saatle 07.30'da (TSİ 09.30) başlayan oy verme işlemi 21.00'de (TSİ 23.00) sona erdi. Bin 114 aday ve 28 partinin 150 sandalye için yarıştığı seçime katılım oranı, 2012 seçimlerindeki 74,6'yı geçerek, yüzde 82 oldu.
- Rutte'nin partisi birinci oldu
Sandık çıkışı anketlerinden farklı olan ilk sonuçlara göre, Başbakan Rutte'nin liderliğindeki VVD, güçlü rakibi aşırı sağcı Özgürlük Partisi'ni (PVV) geride bıraktı. Türk bakanlara yönelik skandal tavır ve aşırı sağ söylemlerinin ardından son anketlere göre oyunu artırdığı görülen Rutte'nin partisi, 33 milletvekili ile ilk sırada yer aldı. Ancak Rutte, yine de aldığı oyla, 2012 seçimlerinde elde ettiği 41 sandalyenin gerisinde kaldı.
Sonuca ilişkin konuşan Rutte, VVD'nin seçimlerden üçüncü kez en büyük parti olarak çıktığını belirterek, "Brexit ve ABD'de Trump'n kazanmasından sonra Hollanda yanlış bir popülizme 'hayır' dedi. Artık kampanya bitti. Beraber olup istikrarlı bir hükümet kurmamız lazım." dedi.
- CDA, ikinci oldu
VVD'yi son zamanlarda İslam karşıtı söylemlerde bulunan Hristiyan Demokrat Parti (CDA) takip etti. CDA, 25 milletvekili kazanarak, milletvekili sayısını 12 arttırdı.
CDA'yı, 18'er sandalye ile aşırı sağcı Geert Wilders'in liderliğindeki Özgürlük Partisi (PVV) ve Demokratlar 66 (D66) takip etti. 2012'de 15 milletvekili çıkaran yabancı ve İslam karşıtı PVV, az da olsa gücünü artırdı. 2012 seçimlerine göre D66 6 milletvekili daha fazla çıkardı.
Jesse Klaver liderliğindeki Yeşil Sol (GL) ise önemli bir çıkış yakaladı. Parti, güçlü kampanyasıyla 2012'de 4 olan milletvekilini 13'e yükseltmeyi başardı.
- İşçi partisi büyük kayıp yaşadı
Seçimde, hükümet ortağı Lodewijk Asscher liderliğindeki İşçi Partisi (PvdA) hezimet yaşadı. 2012 seçiminde 38 milletvekili kazanan parti, 29 sandalye kaybederek, 9'da kaldı. PvdA'nın gerilemesinde, savunduğu kemer sıkma politikasının büyük etkisi oldu. Oy kaybındaki diğer bir sebep de, hükümette olmasına rağmen ırkçı ve İslam karşıtı söylemlere karşı alternatif bir söylem geliştirememesi ve bu nedenle de göçmen kökenlilerin desteğini yitirmesi gösteriliyor.
PvdA lideri Asscher, "Geçtiğimiz 4 yılda yaptıklarımızla ve gelecek için planlarımızla seçmenlerimizi tekrar kazanmayı başaramadık. Ama bizim vizyonumuza ve ideallerimize güvenim aynı şekilde devam ediyor. Ama zor da olsa seçmenin tercihine saygımız var." değerlendirmesini yaptı.
Parti üyesi Hollanda Maliye Bakanı ve Avro Grup Başkanı Jeroen Dijsselbloem'in yeni hükümet kurulduktan sonra bu görevlere veda edeceği öngörülüyor. PvdA üyeleri arasında ayrıca, Türk bakanlara karşı tavrıyla tepki çeken Rotterdam Belediye Başkanı Ahmed Aboutaleb, Türkiye'nin AB üyelik müzakerelerinin dondurulması tartışmalarını başlatan Avrupa Parlamentosu (AP) Türkiye Raportörü Kati Piri ve AB Komisyonunun Birinci Başkan Yardımcısı Frans Timmermans da bulunuyor.
- "Hollanda hepimizin"
PvdA'nın entegrasyon politikasına güvenoyu vermedikleri için ihraç edilen Türk milletvekilleri Tunahan Kuzu ve Selçuk Öztürk'ün kurduğu DENK Partisi ise 1 sandalye elde etti. Son yıllarda Hollanda'da Müslüman ve Türk karşıtlığının giderek artması üzerine sesi duyulmayan insanların sesini duyurmak için siyasi arenaya giren DENK'in katıldığı ilk seçimde milletvekili çıkarması önemli bulundu.
Kuzu, ilk açıklamasında "Selçuk Öztürk ile partiyi kurduğumuzda hayalimiz vardı ve biz bunu şimdi gerçekleştirdik. Yabancı kökenliler birlik olarak bu başarıyı elde ettik. Hollanda'da artan Irkçılık ve İslamofobi'ye karşı en güzel cevabı oylarınızla verdiniz. Hollanda hepimizin." diye konuştu.
Avrupa'da hiçbir zaman yabancı kökenlilerden oluşan bir partinin seçimlere katılmadığını ifade eden Kuzu, "Biz bu insanların sesini duyurmak için var olacağız. Bugün hep birlikte tarih yazdık." ifadesini kullandı.
- En az 3 partili koalisyon
Sonuçlara göre, hiçbir parti tek başına hükümet kuracak çoğunluğa ulaşamadı. En az 3 partili bir koalisyon bekleniyor. 21 Mart'ta resmi sonuçların ardından koalisyon görüşmeleri başlayacak. En fazla milletvekili çıkaran partinin diğer partilere hükümet kurma teklifi götüreceği sürecin, günler, haftalar hatta aylar süreceği belirtiliyor.
Rutte liderliğindeki liberal VVD'nin Hristiyan Demokrat CDA ve AB yanlısı D66 ile hükümet kurmak isteyeceğine kesin gözüyle bakılıyor. Eğer sonuçlarda değişiklik olmazsa, dördüncü partiye gerek duyulmadan 76'ya ulaşabiliniyor.
1977'deki seçimin ardından hükümet 208 günde kurulmuş, 2012'de ise sonuca 54 günde ulaşılmıştı.