İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, mahkeme heyeti başkanı Ali İhsan Horasan ile yaşadığı "beddua" tartışmasından sonra yeniden başlayan duruşmada savunmasına devam eden Yılmazer, savunma hakkının kısıtlandığını iddia etti.
Duruşmaya ara verilmeden önce mahkeme heyeti başkanı Horasan'ın, avukatına "sen" diye hitap ettiğini savunan Yılmazer, bir proje mahkemesi olduğunu iddia ettiği mahkemeden adalet beklemediğini söyledi. Adalet beklemediği halde savunmasını tamamlamaya çalıştığını kaydeden Yılmazer, aynı zamanda kızı olan avukatı Fatma Saadet Yılmazer'in duruşmadan ayrılmasını istediğini dile getirdi.
Yılmazer, "Duruşmada kimseye saygısızlık ve hakaret etmedim. Avukatım benim kızım, saygı göstermelisiniz. 'Sen' diye hitap edemezsiniz. Benim savunmama müdahale edemezsiniz." dedi.
Başkan Horasan'ın, "Hakime beddua ettiğiniz için müdahale ettim" demesi üzerine, Yılmazer, bu durumu baskı olarak algıladığını kaydederek, "Ben bu şartlarda savunma yapmayacağım. Barodan tayin edilecek avukatla sorulara yanıt vereceğim." şeklinde konuştu.
Dink ailesinin avukatlarından Hakan Bakırcıoğlu ise savunmasını önemsediklerini belirterek, Yılmazer'in savunmasına devam etmesini dilediklerini aktardı.
Yılmazer'in savunma yapmayı reddetmesi ve yeni avukat istemesi üzerine mahkeme heyeti duruşmayı 16 Mart Perşembe gününe erteledi.