Yapıcıoğlu, Gaziantep'de bir otelde düzenlediği basın toplantısında, Mecliste grubu bulunan 4 partiden hakkında soruşturma dosyası olan milletvekillerinin ifade vermeye gittiğini ancak HDP'li vekillerin daha önce gitmeyeceklerini beyan ettiğini hatırlattı.
Çağrılara rağmen ifade vermeye gitmeyen HDP milletvekilleriyle ilgili "zorla getirilme" kararı bulunduğunu aktaran Yapıcıoğlu, şunları kaydetti:
"Tutuklanıp tutuklanmayacaklarına ilişkin soru işaretleri vardı. Gözaltına alınanlardan 3'ü serbest bırakıldı, 9'u tutuklandı. Dosyaların içeriğinde ne olduğunu bilmeden tutuklama kararaları hakkında bir şey söylemek istemiyorum. Fakat şu kadarını söylemek gerekir ki tutuklama bir tedbirdir ve belki de başvurulacak en son tedbirdir. Ama eğer tutuklama kararı verilmişse dosyaların içeriğinde ne olduğuna bakmak gerekir. Bundan daha önemlisi tutuklama kararlarından hemen sonra Diyarbakır'da bir minibüs patlatıldı. 11 can kaybı yaşandı, 300'ün üzerinde yaralı olduğu söyleniyor. Ben bu vesileyle bir kez daha yaralanlara acil şifalar diliyorum. Dilerim can kaybı artmaz. Tutuklama kararları doğru ya da yanlış bunun faturasının halka kesilmesi çok yanlış. Bunun savunulacak hiçbir tarafı yok. Saldırıları PKK üstlendi, daha sonra inkar edildi, en son kendilerine bağlı TAK bu saldırıyı üstlendi. Bu zihniyet istemedikleri herhangi bir gelişme olduğunda hemen şiddete başvuran zihniyettir."
- 6-8 Ekim olayları
Yapıcıoğlu, HDP'lilerin 6-8 Ekim'de Kobani olaylarını bahane ederek çukur siyaseti yaptığını ve böylece sonun başlangıcı olan bir yola girdiklerini belirtti.
Şiddetin devam ettirilmesi halinde kaçınılmaz bir sona doğru yaklaştıklarını, yok olacaklarını yakın bir zamanda göreceklerini vurgulayan Yapıcıoğlu, "2014 yılının Kurban Bayramı'nda DEAŞ'ın Kobani'ye saldırılarını bahane ederek pek çok şehirde şiddet olayları ve 50'nin üzerinde can kaybı yaşandı. En fazla can kaybı Diyarbakır'da oldu. Yasin Börü ve arkadaşlarının katledilmesiyle ilgili yargılama bugün Ankara'da devam edecek. Tutuklanan HDP milletvekillerinin özellikle eş başkanlarının bu davayla ilgilisi olup olmadığı hakkında henüz bilgi yok. 6-8 Ekim olaylarında hayatını kaybedenlerin yakınları savcılığa dilekçe vererek olayın azmettiricilerinin ve bu olaylara seyirci kalan güvenlik güçlerinin yargılanmasının istedi."
Yapıcıoğlu, gazetecilerin sorusu üzerine idamın geri dönüşü olmayan bir uygulama olduğunu, HÜDA PAR olarak idamı istemediklerini söyledi.