Soylu, AK Parti Arsin İlçe Başkanlığı'nın 6. Olağan Kongresi'nde yaptığı konuşmada, eski milletvekili Aysel Tuğluk'un annesinin cenazesinin iki gün önce defnedildiğini, orada meselelerin huzura erebilmesi için bir çalışma yaptıklarını belirtti.
Bakan Soylu, "Oradaki çalışmalarda karakola da gittim, 3,5 saat civarında karakolda kaldım. Karakolda hem başsağlığı diledim. Orada jandarmanın elinde bulunan annesi rahmetli olan Aysel Tuğluk'a hem de o olayları ondan da dinledim. Bu 45 dakika sürdü, 1 saat de olaylarla ilgili birtakım iddialar var, videoları izledik. Kim ne yaptı, ne etti onu seyrettik." diye konuştu.
- "Biz bunu kabul etmeyiz"
Sonra ilgililere gerekli talimatları verdiğini aktaran Soylu, şöyle devam etti:
"Biz Müslümanız cenazenin defini başka bir şeydir, biz bunu kabul etmeyiz. Bununla ilgili tahkikatları derinleştireceksiniz, kim varsa bununla ilgili ifadesini alacaksınız ve bu işi aydınlığa çıkartacaksınız' talimatını verdim. Tam çıkarken oradaki vatandaşlar, polisler, bütün arkadaşlar, 'Biz sizle fotoğraf çektirelim.' dedi. Biz de çektirdik. Onlardan bir tanesi de bu işlere karışan bir kişi. Geceleyin baktım ki fotoğrafı koymuşlar, at kaçtı, torba düştü. Bugün de Kılıçdaroğlu diyor ki 'Bu İçişleri Bakanı biraz ahlaklıysa' diyor, bende ahlak yokmuş, 'Biraz inanç varsa, bunun derhal istifa etmesi lazım.' diyor. Şimdi bir fotoğrafla istifa edeceksem... Bir fotoğrafla ben ahlaksız oluyorsam ki gereğini yapan bir adamım ben. Bana demesi lazım ki biraz aklı çalışsa, 'Helal olsun, adam gecenin bir yarısında bu işlere müdahale etti, Cumhurbaşkanı'na, Başbakanı'na bilgi verdi, Valisi, Emniyet Müdürü, Emniyet Genel Müdürü orada. Meseleye vaziyet etti, çıkabilecek bir olayı engellemeye çalıştı ha bu arada da bu olayları yapanlardan biri, iddia edilenlerden bir tanesi de geldi bununla bir fotoğraf çektirdi, bütün vatandaşlarla beraber. O da buna rağmen bütün hepsini gözaltına aldırdı, bütün hepsinin ifadesini aldı, devlet dediğin de böyle bir şeydir kardeşim.' dese, bu anlaşılabilir bir şey."
Bakan Soylu, değerlendirmelerini şöyle sürdürdü:
"Ben bir fotoğrafla istifa edeceğim, etrafın FETÖ'cü kokuyor senin ya. PKK ile fotoğraf çektirdin, PKK'yı destekleyenlerle fotoğraf çektirdin, DHKP-C'yi destekleyenlerle fotoğraf çektirdin, ömrün böyle geçti, ömrün. Bu millet senin dününü, bugününü, yarınını biliyor. Bugün ne günlerden, 16 Eylül 2017. Bundan tam 56 yıl önce bu ülkenin iki güzel hizmet eden insanı idam edildi. Demokrat Parti'nin Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu, Maliye Bakanı Hasan Polatkan. Birgün sonra da sabah 17 Eylül'de rahmetli Adnan Menderes idam edildi. Aynı bu iftiralarla. Onlara ne iftira atmışlarsa Cumhurbaşkanımıza aynı iftiraları attılar, rahmetli Özal'a aynı iftiraları attılar, onlara ne iftiralar atmışlarsa bu memlekete hizmet eden kim varsa aynı iftiraları attılar. Bunların istedikleri bunu gerçekleştirmek, başka bir şey değildir. Yalan, dolan ve iftirayla bu işleri yapmak. Siyaset dediğin bina etmeye, ikmal etmeye çalışırlar ama bunları en iyi vatandaşımız bilir. Bütün bunlarla ilgili elbetteki daha fazla kararlı olmak, daha fazla yarınlara adım atmak, daha fazla gelişmemizi, zenginleşmemizi sağlamamız lazım."
(Sürecek)