İçişleri Bakanı Soylu Batman'da: (1)
'Bu iş bitmeden dağlardan inmeyeceğimizi bilmenizi istiyorum. Hani sürekli kararlılık vurgusu yapıyoruz ya bizim kararlılığımız tam anlamıyla budur. Türkiye terörle mücadelede ipi asla gevşetmeyecektir'- 'Geçmişteki olay sonrası operasyon yapma stratejisinden kesintisiz operasyon stratejisine döndük'- 'Bizim derdimiz bu ülkede sadece okul, hastane, yol, havalimanları yapmak değildir. Haykırar

Oluşturma Tarihi: 2017-11-12 17:58:01

Güncelleme Tarihi: 2017-11-12 17:58:01

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, terörle mücadelede kararlılık vurgusu yaparak "Bu iş bitmeden dağlardan inmeyeceğimizi bilmenizi istiyorum. Hani sürekli kararlılık vurgusu yapıyoruz ya bizim kararlılığımız tam anlamıyla budur. Türkiye terörle mücadelede ipi asla gevşetmeyecektir." dedi.

Bakan Soylu, bir düğün salonunda düzenlenen AK Parti Batman Merkez İlçe Başkanlığı Olağan Kongresi'nde yaptığı konuşmada, Türkiye'nin, vesayetçilerin düdüğünün çalmadığı, darbelerin demokrasisini engellemediği, yabancı ülkelerin ekonomik fırtınalarla insanını bitap duruma düşürmediği yeni sisteme 2019'da geçeceğini söyledi.

- "Demokrasinin en güçlü olduğu bir Türkiye var"

Türkiye'nin son 15 yılda bu yolda önemli gelişmeler katettiğine işaret eden Soylu, şöyle konuştu:

"Artık ayakları titreyen bir Türkiye yok. Artık süklüm püklüm bir Türkiye yok. Artık 'istediğimiz zaman istediğimizi Türkiye'de yaptırırız, boyun eğdiririz.' diyenlerin olduğu bir Türkiye yok. Artık 'İstediğimiz şekilde Türkiye'de oyun kurarız.' diyenlerin olduğu bir Türkiye tablosu yok. Bugün 11 bin dolar kişi başına gelirin olduğu, yerli üretimimizin olduğu, sarsmak istedikleri ama bir türlü sarsamadıkları ve Allah'a şükürler olsun ki demokrasinin en güçlü olduğu bir Türkiye var. Bu ülkede milletin iktidar olmaması için başbakan astılar."

- "Derdimiz dünyaya barış, huzur getirmek"

Bakan Soylu, ülkeyi kardeş kavgasına sokmak, bitkin bir duruma sokmak isteyenlere karşı mücadele verildiğine işaret ederek, "Derdimiz 780 bin kilometrekare değil. Derdimiz dünyaya barış, huzur getirmek, kan ve gözyaşı döktürenlere 'bunu yapamazsınız.' diye haykırmaktır. Bizim derdimiz bu ülkede sadece okul, hastane, yollar, havalimanları yapmak değildir. Haykırarak söylüyorum, Türkiye'nin sözünün bütün dünyada hüküm olarak geçtiği bir ülke haline getirmektir. " ifadelerini kullandı.

Türkiye'nin yıllardır darbelere maruz kaldığını anımsatan Soylu, "Ama bizim dönemimizde iki darbe girişimine karşı devlet ve millet cevap vermiştir. 27 Nisan'ı kabul etmedik, 15 Temmuz'da da sahaya indik, darbecileri bastırdık." dedi.

-"Hem terörle hem de terörü besleyen unsurlarla mücadele ediyoruz"

Soylu, Türkiye'nin 40 yıldır terörle mücadele ettiğini vurgulayarak, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Teröre karşı 40 yıldır en üst ve en üstün durumdayız. Teknolojik gelişmeler olarak da, beşeri avantajlar olarak da çok üstün bir durumdayız. Hangi noktalardan geçtiğimizi, samimiyetlerimizin nasıl istismar edildiğini, bu ülkede attığımız adımların kendilerine yönelik bir anlayış oluşturması için nasıl demokrasiyi istismar ettiklerine hep beraber şahit olduk. Hem terörle hem de terörü besleyen unsurlarla mücadele ediyoruz. Bir yandan savunma sanayimizde millilik oranımızı artırıyoruz. Böylelikle silahlı kolluk güçlerimizin kapasitesini artırıyoruz. Geçmişteki olay sonrası operasyon yapma stratejisinden kesintisiz operasyon stratejisine döndük."

- "Türkiye terörle mücadelede ipi asla gevşetmeyecektir"

"Bu iş bitmeden dağlardan inmeyeceğimizi bilmenizi istiyorum. Hani sürekli kararlılık vurgusu yapıyoruz ya bizim kararlılığımız tam anlamıyla budur. Türkiye terörle mücadelede ipi asla gevşetmeyecektir." diyen Soylu, şunları kaydetti:

"Türkiye'nin doğusunda yaşayan bir vatandaşımızın yaşam standardı, İstanbul'da yaşayan vatandaşımızla eşit olana kadar durmak yok, yola devam. Yani sadece teröristler yakalanınca işimiz bitmiyor. Nihai hedefimiz, bölgesel gelişmişlik farklarını tamamen ortadan kaldırmaktır. Bunu sağlayamadığımız müddetçe muasır medeniyet seviyesine ulaşabilmemiz mümkün değildir. Sadece büyük şehirlerdeki hayat standartları üzerinden kalkınma hedefi tarif ederek, orayı ölçerek bir yere varamayız. Dolayısıyla bizim, özellikle bu kadim medeniyet coğrafyasında ayağımıza dolanan terör meselesini acilen bertaraf etmek ve bölgesel kalkınmayı arzu ettiğimiz seviyeye ulaştırmak zorunluluğumuz vardır."

(Sürecek)