İçişleri Bakanlığı Aylık Basın Bilgilendirme Toplantısı (2)
İçişleri Bakan Yardımcısı ve Bakanlık Sözcüsü İsmail Çataklı:- '(15 gün süreli toplantı ve gösteri yürüyüşü kısıtı) Alınan karar sadece baroların yapmak istediği gösteri ve yürüyüşle alakalı değil, 15 gün süreyle her türlü toplantı ve gösteri yürüyüşü yasaklandı'- 'Haziran ayında 1816'sı denizlerde olmak üzere toplam 5 bin 900 düzensiz göçmen yakalanmış, 242 organizatör gözaltına alınmış, bunl

Oluşturma Tarihi: 2020-07-03 14:18:32

Güncelleme Tarihi: 2020-07-03 14:18:32

İçişleri Bakan Yardımcısı ve Bakanlık Sözcüsü İsmail Çataklı, Ankara Valiliğince alınan 15 gün süreli toplantı ve gösteri yürüyüşü kısıtına ilişkin, "Alınan karar sadece baroların yapmak istediği gösteri ve yürüyüşle alakalı değil, 15 gün süreyle her türlü toplantı ve gösteri yürüyüşü yasaklandı." dedi.

Çataklı, Bakanlıkta düzenlediği Aylık Basın Bilgilendirme Toplantısı'nda haziran ayında yürütülen çalışmalara ilişkin bilgi verdi.

Siber suçlarla mücadelede terör suçları kapsamında haziranda 5 bin 871 sosyal medya hesabıyla ilgili çalışma yürütüldüğünü belirten Çataklı, tespit edilen 2 bin 508 kişi hakkında yasal işlem yapıldığını bildirdi.

Düzensiz göçle mücadeleye ilişkin Van Gölü'nde kaybolan tekneyle ilgili de bilgi veren Çataklı, gözaltılar olduğunu, olayı yetkililere yaklaşık 20 saat sonra bildirdiği için muhtarın açığa alındığını söyledi.

Çataklı, "Şu ana kadar maalesef bugün sabah hayatını kaybettiği tespit edilen, cansız bedenine ulaşılan bir kişiyle sayı 7'ye ulaştı. Bu olayla ilgili şu ana kadar 3 şahıs tutuklandı, 6 şahıs halen gözaltında, biri adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. 5 kişi ile ilgili de yakalama kararı var, aranıyor." dedi.

Türkiye'nin, Suriye krizinin başından beri 9 yıldır oradaki istikrarsızlığın, terör ve şiddetin yansıması olan büyük bir göç dalgasıyla karşı karşıya bulunduğuna dikkati çeken Çataklı, "Buna bir de Afganistan, Irak, İran, Pakistan, Türkmenistan, Afrika ülkeleri gibi göç kaynakları eklenmiştir. Ülkemiz bu durumun müsebbibi ve sorumlusu olmamasına rağmen coğrafi konumu gereği, buna ait ciddi maliyetleri de yüklenmek zorunda kalmaktadır." ifadelerini kullandı.

Yakalanan düzensiz göçmen sayısının 2017'de yıllık 175 bin kişiyken 2018'de 268 bin kişi olduğunu belirten Çataklı, "2019 için 300 bin gibi bir tahminde bulunmuştuk ama 2019 sonunda yakaladığımız düzensiz göçmen sayısı ise 454 bin 662'ye, 2018'den 2019'a yüzde 69'luk bir artış yaşandı. Öyle ki bu yıl virüs sebebiyle azalmasına rağmen eldeki sayı 63 bin 405'tir. Bu, büyük bir sayıdır." dedi.

- "Göç hareketliliği de yeniden hızlanmıştır"

İsmail Çataklı, sadece Van'da 4 ayrı rotadan kaçak göçmen akışı olduğuna işaret ederek, şöyle konuştu:

"2011-2014 yıllarında ortalama 1500 kişi göçmen kaçakçılığından yakalandı, 2015 ile 2017 arası 4 binli rakamlara çıktı, 2018'de 6 bin 278, 2019'da ise tam 8 bin 996 kişi bu suç sebebiyle yakalandı. Virüs nedeniyle düşmesine rağmen bu yıl bile sayı 3 bin 776 kişidir. Bu rakamlarda dikkatimizi çeken bir değişim, özellikle haziran ayının ilk haftasından itibaren bu konudaki tüm sayılar, hızlı bir ivmeyle artmaya başlamıştır. Yani virüsün aslında tehlikesinin geçmemesine rağmen dünya gündeminde nisbeten gerilemesiyle göç hareketliliği de yeniden hızlanmıştır."

İçişleri Bakanlığı Sözcüsü Çataklı, sınır dışı işlemleri de yaptıklarına dikkati çekerek, 2016'da yıllık 15 bin sınır dışı işlemi yaparken 2019'da bu sayının 103 bin 858 yani yüzde 555'lik bir artış olduğunu dile getirdi.

Haziran ayında gerçekleştirilen Göç Filmleri Festivali'ne değinen Çataklı, göçün kültürlere ve medeniyetlere katkısını anlatmayı hedefleyen festivalin, dijital platformda gerçekleştirildiğini söyledi.

Düzensiz göçmen verilerine ilişkin de bilgi veren Çataklı, "Haziran ayında 1816'sı denizlerde olmak üzere toplam 5 bin 900 düzensiz göçmen yakalanmış, 242 organizatör gözaltına alınmış, bunlardan 177'si tutuklanmıştır." dedi.

Çataklı, "Ülkesine geri dönen Suriyeli sayısı güncel olarak 403 bin 810'dur. Bugün itibarıyla ülkemizde kayıt altında 3 milyon 591 bin 892 Suriyeli bulunmaktadır." bilgisini paylaştı.

- "2020, trafik kazalarında azalışların yılı oldu"

Çataklı, ölümlü ve yaralanmalı trafik kazalarındaki can kayıplarında ve yaralanan sayısında alınan etkili tedbirlerle farkındalık ve bilinçlendirme çalışmaları sayesinde 2020'nin azalışların yılı olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:

"2020 yılı haziran ayında meydana gelen 170 ölümlü trafik kazasında 208 kişi hayatını kaybetmiş, 13 bin 577 yaralanmalı trafik kazasında 21 bin 293 kişi yaralanmış, 19 yaya meydana gelen kazalarda olay yerinde hayatını kaybetmiştir. 2020 yılının ilk 6 aylık dönemi ile geçen yılın aynı dönemi değerlendirildiğinde ölümlü trafik kazası 882'den yüzde 13 azalışla 764'e, olay yerinde hayatını kaybeden sayısı 1052'den yüzde 16 azalışla 879'a, yaralanmalı trafik kazası 78 bin 166'dan yüzde 23 azalışla 60 bin 401'e, yaralı sayısı 128 bin 775'ten yüzde 27 azalışla 94 bin 19'a düşmüştür."

İçişleri Bakanlığı açısından haziran ayının diğer gündemlerini ise depremler ve sellerin oluşturduğunu belirten Çataklı, bu konuda Türkiye Afet Müdahale Planı çerçevesinde hareket edilerek herhangi bir aksaklık yaşanmadan sürecin yönetildiğini anımsattı.

- "Diyarbakır'da 940 kilogram esrar ele geçirildi"

Çataklı, Diyarbakır İl Jandarma Komutanlığınca 2 Temmuz'da bir operasyon gerçekleştirildiğini söyleyerek, "67 timle icra edilen, Lice ilçesi Dibek köyü kırsalında yapılan operasyonda 14 milyon 771 bin 978 kök kenevir bitkisi, 826 kilogram kubar, 116 kilogram toz esrar olmak üzere toplam 940 kilogram esrar ele geçirilmiştir. Bu operasyon 109 farklı koordinatta yapılmıştır." diye konuştu.

- Sorular

Toplantıda gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Çataklı, baro başkanlarının düzenleyeceği mitingin Ankara Valiliğince durdurulmasına ilişkin soru üzerine, son dönemde 5 ilin günlük koronavirüs vaka sayılarında ciddi artış olduğunu söyledi.

Artan vakalar nedeniyle birtakım kararlar alındığını ve kararlardan birinin de her türlü toplantı ve gösteri yürüyüşleriyle ilgili olduğunu belirten Çataklı, "Alınan karar sadece baroların yapmak istediği gösteri ve yürüyüşle alakalı değil, 15 gün süreyle her türlü toplantı ve gösteri yürüyüşü yasaklandı. Yani değişik kurumlar, kişiler tarafından yapılacak her türlü etkinliği kapsıyor bu yasaklama kararı." diye konuştu.

Anayasa ile Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'nun ilgili maddelerini anımsatan Çataklı, "İçinde bulunduğumuz dönemde salgınla mücadele edilirken böyle bir fotoğrafın ortaya çıkmasının çok uygun olacağını düşünmüyoruz." dedi.

Barolarla ilgili 17 Haziran'dan itibaren 58 ilde aynı konuyla ilgili baro başkanlıkları, çeşitli siyasi partiler ve sivil toplum kuruluşlarının organize ettiği, bugüne kadar 13 bin kişinin katıldığı 196 etkinliğin düzenlendiğini dile getiren Çataklı, "Barolarımızın belirlenen çerçeve içerisinde kendilerini ifade etme hakkı zaten var." ifadesini kullandı.

Çataklı, salgın ortamında dikkatli ve duyarlı olunması gerektiğini vurguladı.

- Tunceli'de kaybolan Gülistan Doku'yu arama çalışmaları

Bir gazetecinin 5 Ocak'ta Tunceli'de kaybolan üniversite öğrencisi Gülistan Doku'yu arama çalışmalarına ilişkin sorusu üzerine Çataklı, kayıp ihbarından itibaren yapılan çalışmaları anlattı.

"180 gündür kızımızı bulmak için yoğun bir çaba ve gayret sarf edilmiştir." diyen Çataklı, gelen her ihbarın değerlendirildiğini, bölgedeki KGYS kameraları ve etrafı gören tüm kameraların ekiplerce tek tek incelendiğini anlattı.

Bu kapsamda toplam 85 kameradan 900 saat detaylı izleme çalışması yapıldığını anlatan Çataklı, şunları kaydetti:

"AFAD koordinesinde, Emniyet Genel Müdürlüğü Koruma Daire Başkanlığı kurbağa adam ekipleri, Tunceli, Van il jandarma komutanlıkları arama kurtarma ekipleri, Jandarma Genel Komutanlığı (SAK Timi), Deniz Kuvvetleri Komutanlığı su altı ekibi, 7 Büyükşehir Belediyesinin arama kurtarma ekipleri, Munzur Üniversitesi, Tunceli 112 Acil sağlık ekipleri, Elazığ Kızılay olmak üzere 59 arama kurtarma ekibi, 392 personel, 67 araç, 23 bot, 7 su altı görüntüleme cihazı, 6 drone, 3 sonar, 3 köpekli arama ekibi çalışmalara katıldı. Tüm bu çalışmalara, gayrete rağmen maalesef kızımıza ulaşamadık. Geldiğimiz noktada su altı arama çalışmaları sonlandırıldı ancak diğer arama-tarama faaliyetleri devam etmektedir.

Esasen bu bu tür aramalar su altında standart 7 gün yapılır. Olağanüstü durumlarda bu süre 15 güne uzatılabilir. Bu olayda su altı aramasını da 180 gün sürdürdük. Tüm imkan ve kabiliyetlerimizi kullandık ama maalesef bir sonuç alamadık."

İsmail Çataklı, bu konunun özellikle siyasi bir malzeme yapılmadan dikkatle takip edilmesini istedi.

(Bitti)