İİT'nin kuruluşunun 49. yıl dönümü dolayısıyla Ankara'da bir otelde resepsiyon düzenlendi.
Resepsiyona, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Selçuk, İslam Ülkeleri İstatistik, Ekonomik ve Sosyal Araştırma ve Eğitim Merkezi (SESRIC) Genel Direktörü Büyükelçi Musa Kulaklıkaya, İslam Tarih, Sanat ve Kültür Araştırma Merkezi (IRCICA) Genel Direktörü Dr. Halit Eren ile Filistin'in Ankara Büyükelçisi Faed Mustafa'nın yanı sıra çok sayıda davetli katıldı.
Bakan Selçuk, burada yaptığı konuşmada, İİT'nın 49. kuruluş yıl dönümünü tebrik ederek, "El Aksa Mescidi'nin kundaklanması üzerine kurulan bu ittifak, bugün 57 üye ülkeyle dünyada BM'den sonra en güçlü teşkilat konumundadır." ifadesini kullandı.
İİT'nin istikrarlı ve kuşatıcı çalışmalarıyla 49 yıllık süreçte siyasi olarak son derece etkili bir noktaya geldiğini belirten Selçuk, "Bu şüphesiz ülkelerimiz arasında karşılıklı iş birliğinin artırılması, teşkilat bünyesinde oluşturulan komisyon çalışmalarının başarıyla yürütülmesine bağlı olarak gelişmektedir." diye konuştu.
Selçuk, İslam'ın ve Müslümanların ittihadını temsil eden teşkilatın, Türkiye'nin ev sahipliğinde Aralık 2017'de Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın çağrısıyla toplandığını hatırlatarak, "Teşkilat, kuruluşuna vesile olan Kudüs davasına bir kez daha sahip çıkarak Doğu Kudüs'ü Filistin'in başkenti ilan etmiştir." dedi.
Kudüs'ün Müslümanların ilk kıblesi olduğuna işaret eden Selçuk, "Kudüs, İslam dünyasının kalbidir. Kur'an-ı Kerim'de zikredilen iki kutsal mekandan biridir. Kudüs, insanlığın ortak mirasıdır. Sevgi ve hoşgörünün, dini ve kültürel mirasın yaşatıldığı özgür şehirdir." diye konuştu.
Bakan Selçuk, Kudüs'ün aslına rücu etmesi için siyasi, ekonomik ve sosyal alanlarda desteklerini sürdüreceklerini vurgulayarak, "Savaşın, kan ve gözyaşının durdurulması için sarf ettiğimiz çaba sadece İslam dünyasının değil, insanlığın da kurtuluş reçetesidir." değerlendirmesinde bulundu.
Selçuk, teröre karşı ortak iş birliğini geliştirmeye ve terörle küresel düzeyde mücadeleye devam edeceklerinin altını çizerek, "Terörün her türlüsüyle mücadele eden bir ülke olarak terörün dininin, ahlak ve vicdanının olmadığını en iyi biz biliyoruz." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın girişimleriyle İdlib'de çatışmasızlık bölgelerinin oluşturulmasının yüz binlerce masum sivilin hayatını kurtardığına dikkati çeken Selçuk, bölgede barışın kalıcı hale gelmesinin en büyük temennileri olduğunu dile getirdi.
- "İİT, Müslümanların ortak sesi ve temsilcisidir"
IRCICA Genel Direktörü Eren ise İİT'nin kuruluşunun, Müslüman ülkelerin paylaşılan ortak hatıralarının, uzun geçmişinin bugüne ve geleceğe yönelik benzer kaygılarının temeli üzerindeki dayanışma niyetlerine dayandığını söyledi.
İİT'nin kurulduğu günden bu yana dünya nüfusunun yaklaşık dörte birine tekabül eden ve 56 üye ülkesi olan tam teşekküllü bir teşkilat haline geldiğini belirten Eren, "İİT, üye ülkeleri arasında kalkınma ve uluslararası ilişkilerin çeşitli alanlarında iş birliğini geliştirmiştir." ifadesini kullandı.
Eren, Kudüs ve Filistin davası hakkında hiçbir çözüm ve iyileşmenin görülmediğini, aksine durumun daha da kötüleştiğine işaret ederek, şunları kaydetti:
"IRCICA, yaklaşık 40 yıldan beri Kudüs ve Filistin hakkında ve bunların kültürel kimliği ve mirasının korunması üzerinde çeşitli araştırmalar, kültürel, sosyal, mimari ve akademik incelemeler yürütmektedir."
SESRIC Genel Direktörü Büyükelçi Kulaklıkaya da resepsiyonu IRCICA ile iş birliği içinde düzenlediklerini aktararak, bu programla İİT'nin 49. kuruluş yıl dönümünü anmayı amaçladıklarını söyledi.
İİT bünyesinde çalışan SESRIC'in teşkilata üye olmasından duyduğu memnuniyeti dile getiren Kulaklıkaya, geniş bir coğrafyaya hakim olan İİT'nin, yaklaşık 1,8 milyar Müslümanın ortak sesi ve temsilcisi sayıldığını bildirdi.
- "İİT, BM'den sonra en büyük ve kapsamlı kuruluş"
Filistin'in Ankara Büyükelçisi Mustafa da İİT'nin BM'den sonra en büyük ve kapsamlı kuruluş olduğuna dikkati çekerek, teşkilatın 1969'da bir Yahudinin Mescidi-Aksa'yı yakma girişiminin ardından kurulduğunu hatırlattı.
Mustafa, Kudüs'ün bugün bile hala gelişmelerin odağında, gözlerin ve kulakların her zaman üzerinde olduğunu belirterek, "Bizler kutsallarımızı, vatanımızı ve değerlerimizi sonuna kadar savunmaya devam edeceğiz." dedi.
Resepsiyona katılan Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın Din İşleri ve İslami İlişkiler Danışmanı Mahmud Habbash da Kudüs ve Mescid-i Aksa'nın çok tehlikeli bir dönemden geçtiğine işaret ederek, "Mescid-i Aksa'nın şu an maruz kaldığı durum orta çağda, haçlı seferleri döneminde maruz kaldığı tehlikeden daha kötü." diye konuştu.
Kudüs'ün bugün İslam tarihinin yaşadığı en büyük dezenformasyon ve yıkımla karşı karşıya kaldığına dikkati çeken Habbash, buna İsrail'in sebep olduğunun altını çizdi.
Resepsiyon, konuşmaların ardından davetlilere verilen yemekle sona erdi.
