Kahire Yunus Emre Enstitüsü'nde düzenlenen konferansta yaptığı konuşmada, nesir ve düz yazının aklın, şiirin ise gönlün dili olduğuna değinen Pala, "Şiir bilgiyi eğlenceli bir şekilde anlatan edebi bir türdür. Düz yazı bilimsel veya düz mantıkla bize bir şeyi anlatır. İnsanoğlu düz yazıyla anlattığı gerçekleri eğlenceli bir şekilde insanlara aktarabilmek için roman diye yeni bir alan icat etti." dedi.

Aklıyla hareket eden toplumlar ve gönlüyle hareket eden milletlere dikkati çeken Pala, Batı ülkelerinin Suriyeli mültecilerden sadece işlerine yarayanları aldığını, Türkiye'nin ise ihtiyacı olan herkesi kabul ettiğini hatırlattı.

Pala, 2018 yılının başlarında basılacak bir kitap için çalışma yürüttüğünü belirterek, eserin konusunun Hazreti İbrahim olduğunu dile getirdi. Yazar Pala, Hazreti İbrahim'in izinden, önce Harran'a gittiğini oradan Ürdün'e ve Kudüs'e geçtiğini son olarak ise Mısır'a vardığını ifade etti.

Çalışmasıyla ilgili AA muhabirine açıklamalarda bulunan Pala, tarihi gerçeklere uygun titiz bir çalışma yapma gayreti içerisinde olduğunu bildirdi.

Hazreti İbrahim'in hayatı ile birlikte Ortadoğu toplumlarının çatışmaları, bu çatışmalarda yaşanan sıkıntılar, bölgede sürmekte olan savaş, şiddet ve kanın alt temeline inmeyi planladığını aktaran Pala, "Hazreti İbrahim'in yolunu, Ortadoğu'da bir barış ortamı oluşturabilecek önerilerde bulunacak şekilde takip ediyorum. Hazreti İbrahim ile firavun arasında yaşanan tatsız bir hadise var. İslam tarihinde de Yahudi kaynaklarında da anlatılan bu kıssayı burada hissedebiliyorsunuz." diye konuştu.

Konferansa Kahire Yunus Emre Enstitüsü'nde Türkçe öğrenen Mısırlı kursiyerlerin yanı sıra, bu ülkede yaşayan Türkler ve diğer davetliler katıldı.